Bölüm 8 Part 7

828 80 3
                                    

Jaeyoung tamamen hazırdı. Bütün kuvvetiyle çizdiği ilk taslağa ek olarak, 2 tane korkuluk taslağı hazırlamış, 3 tane daha az detaylı olanlardan eklemiş ve proje önerisinin çıktısını almıştı bile. Sayfalar numaralanmış ve düzgünce zımbalanmıştı. Chu Sangwoo ölüp dirilse bile dikkat etmeyecek olsa da, giydiği kıyafetlere de özen göstermişti.

"Um..."

Sangwoo'nun proje önerisini incelemesine katlanmak zordu. Eğer şapkanın altındaki o kafanın ne düşündüğüni bir bilseydi!.. Yüzü ifadesizdi ama elmacık kemikleri hafifçe yükselmiş gibi göründü. Jaeyoung bilerek sandalyeye yaslandı ve sanki Sangwoo'nun en içteki endişeli düşüncelerini fark etmesini istemiyormuş gibi kibirli bir ifade yaptı.

"Sunbae, ingilizcen de mi iyi?"

Başlık önerisine bakınca öyle görünüyordu. Jaeyoung zaten projeyi bitirmeye niyetlenmemişti ama 'Yachae Man'in iyi olduğunu düşünmüyordu bu yüzden onu 'Sebze Girişimcisi' yaptı. Hatta onu 'SeGi' ya da 'VV' olarak kısaltmak iyi olur diye düşündü.

"Derdimi anlatabilecek kadar biliyorum işte."

"Beklenmedik bir şekilde birçok şeyde iyisin."

"Sen de 2 dil biliyorsun ya."

"Bu doğru. Korece ve Çince konuşabiliyorum."

"Korece ve bilgisayar dili demek istemiştim. İkisi de anadilin gibi."

Sangwoo Jaeyoung'un şakasını anlamadı ve bir süre boş bir yüz ifadesi takındı ama daha sonra gözlerini kıstı.

"Böyle cahilce şeyler söyleme. Bir sürü programlama dili var. Eğer bunu dahil edeceksek o zaman 6 dil biliyorum toplamda."

Bakışları geri proje önerisine döndü. İlk sayfayı çok fazla yorum yapmadan geçti. Sonraki sayfaya hiç yorum yapmadı. Jaeyoung kafasıyla verdiği hafif onayı kaçırmadı. Kalbi yarım yıldan fazla beklediği yarışma sonuçları açıklanırkenki hâlinden daha fazla çarptı.

Taslağı inceleyen Sangwoo çok geçmeden yüz ifadesini değiştirdi. Dudaklarında çok hafif bir gülümseme belirdi. Ateşli bakan gözlerinin kısılıp kenarlarının kalktığı an, oldukça dramatikti.

"Karakter sana benziyor, sunbae."

"...Neresi?"

"Benziyor işte."

1.taslak - deli bilim insanı. 2.si - korkunç kemik. 3.sü - iki aptal görünümlü karakter. Bunlardan hangisiyse onlara benzediğine hiç sevinmedi. Sangwoo Jaeyoung'un kafasını karıştırdı ve proje önerisini masaya koydu. Onunla göz teması kuran Jaeyoung yeni taze bir ifade gördü yüzünde. Hafif genişlemiş gözlerde heyecan vardı.

"İyi iş."

Beklediği takdir şaşırtıcı bir şekilde kolay ve basitti. Çok basit bir ifadeydi bu ama Jaeyoung cümle insandışı ve katı geliştiriciden geldiği için içinde gittikçe artan bir gurur hissetti. Hızlıca ifadesini boş bir ifadeye çeviren Sangwoo Jaeyoung'a döndü.

"3. karakterle devam edeceğim."

"Ne?"

O kadar derinden etkilenmişti ki bozuldu. Jaeyoung proje önerisi dosyasını aldıktan sonra sayfaları çevirdi. Bütün zamanını ve çabasını ilk karaktere harcamıştı. Yuvarlak gözlüklü, dağınık gümüş saçlı, büyük el ve ayaklı deli bir bilim insanıydı. Kasları mahvolmuş lab önlüğünden incelikle belli oluyordu ve bu karakter 1 saat boyunca özenle çizilmişti.

2 sayfa çevirdikten sonra 3.karakteri buldu. Sayfaları doldurmak için 5 dakikada çizmişti. Samimiyetsiz bir erkek ve kadın çift. Şapka takmaması dışında karakter Sangwoo'ya benziyordu. Beyaz ten, haşin ve ciddi bir tavır ve ince bir vücuda giydirilmiş bol kıyafetler.

"İşte bu. Bu sunbae, değil mi?" dedi Sangwoo kadın karakteri göstererek.

Jaeyoung somurttu. Yüzündeki ifadeye bakarak bunun şaka olup olmadığını anlamak zordu.

'Benimle dalga mı geçiyor?'

Turuncu kısa saçları ve yüzünün yarısını kaplayan gözleri olan karakterin hiçbir kısmı Jaeyoung'u andırmıyordu.

"Ben ilk karakteri tercih ederim ama."

"3'ü daha çok sevdim ama."

Jaeyoung kafasını salladı. Kafası karışmış olsa gayet iyi konuşmasını bilen bir tasarımcıydı o. Basit ve dekoratif sayılabilecek veya sıradan ve renkli tasarım isteyen müşterilerle muhatap olduktan sonra bu hâle gelmişti. 2 dakikasını ilk karakterin projeye ne kadar iyi uyduğunu ve bu yüzden iyi seçenek olduğunu anlatmak için harcadı. Sangwoo her şeyi sonuna kadar dinledi ve sadece 1 şey dedi.

"Seni anlıyorum ama üçüncüyle devam edeceğim."

"Doğru. Bir bilim adamı maceraya gitmek için genç bir kadın ve erkekten daha uygun."

"Haklısın ama üçüncüyle devam edeceğim."

"Ne diye??"

"Bu kapsamlı bir karar."

Sangwoo karakterine uymaz bir şekilde bunun üstünü kapatmayı denedi. Belli ki bu iki aptala kendini kaptırmıştı.

"Hey, birinciyle devam edelim."

"İstemiyorum."

Onu ne kadar ikna etmeye çalışırsa çalışsın Sangwoo son derece kararlıydı.

"İyi, öyle yap."

Jaeyoung birkaç girişimden sonra pes etti. Hedefini elde edip bu projeyi bırakacaktı zaten. Sangwoo öneri planını dikkatlice dosyaya koydu ve vücudunu Jaeyoung'la yüzleşmek için geri çevirdi.

SEMANTIC ERROR NOVEL (BL) ~ TR ÇEVİRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin