9.BÖLÜM🔥

102K 2.3K 144
                                    

Civanın annesi Aliye Teyzenin yoğun ısrarı üzerine onların evinde çay keyfi yapıyorduk. Daha doğrusu onlar keyifle çaylarını içiyordu, ben de Civanın gelme ihtimalinin korkusu ile yerimde huzursuzca kıpırdanıyordum . Haftalar önce bu eve gelmesini dört gözle beklerken şimdi yüzünü dahi görmek istemiyordum . Çok kırmıştı kalbimi... Her şey o kadar hızlı gelişmişti ki.. Kendimi bir anda onun kollarında bulmuşken aynı hızla da büyük bir hayal kırıklığının içinde bulmuştum. Senelerce içimde beslediğim duyguların bu şekilde gelişen ve sonuçlanan olaylar ile darmadağın olacağını tahmin etmemiştim hiçbir zaman.

"Esma, hiç sesin çıkmıyor kızım?"

Aliye Teyzenin seslenmesi ile dalgın bakışlarımı önümdeki bardaktan kaldırıp gülen gözler ile bana bakan Aliye teyzeye çevirdim.

"Hiç sorma, aklı bir karış havada bu günlerde.."

"Hayırdır , sevdalandın mı yoksa sen?"

Merakla sorduğu soru ile kaşlarımı çattım. Utanmıştım çok..  Bilmiyordu oğluyla ben... Off!

"Ay o da nerden çıktı ya? Halsizim birazcık o kadar."

"Eh nasıl diyorsan."

Saate bakıp annemlere döndüm yeniden.

"Ben artık eve gideyim. Abim gelicek hiç yemek yok."

Annem beni onaylayacakken Aliye teyze girmişti lafa.

"Aaa bırakmam sizi bu akşam. Hep birlikte yiyelim yemeği. Ne zamandır bir sofraya oturmadık."

Hayır yaaa hayır..

"Ay bilemedim ki.."

Annemin kararsızlığı ile Aliye teyze hemen ikna edivermişti annemi.

"E Mehmet gelir birazdan yemeğiniz de yokmuş hazır da.. Yetişmez bu saatten sonra, çocuk beklemesin aç aç."

Annem, Aliye Teyze ve Hasan amca içerde sohbet ederlerken ben de büyük masaya sofrayı kurmuştum. En son bardakları da koymuşken kapı çaldı. Açmamayı düşünsem de içeriden kimse kalkmayınca mecburen ben gittim açmaya. Kapıyı açtığımda iki heybetli beden karşımdaydı. Neyseki abim de yanındaydı.

"Hoş geldiniz.."

"Hoş bulduk güzelim benim."

Abim yanımdan geçmeden hemen önce başıma minik bir öpücük bırakmıştı. Abim içeri girdiği gibi ben de peşinden gitmiş, Civan ile yüz yüze gelmemeye gayret göstermiştim.

"Sofra hazır hadi buyrun."

Aliye Teyzenin seslenişi ile sofraya yerleşmiştik.

"Ne iyi etmişsiniz gelerek, yüzünüzü göremez olduk ne zamandır.."

Hasan amcanın sıcak sesi ile gülümseyerek baktım ona.

"Sorma valla Hasan amca, işler çok yoğun."

"Fark ettim, mesai alıyormuşsunuz sürekli."

Abim kış iyice yaklaşmadan yazdan hep hazırlardı kendini. Babamı erken yaşta kaybetmiştik belki ama o hiçbir zaman yokluğunu hissettirmemişti. Hiçbir şeyimizi eksik bırakmamıştı.

"Öyle öyle."

"Hayırdır? Varsa bir telaşınız bilelim aslanım.."

Hasan amcanın muziplik dolu sesi ile güldük hepimiz .

"Af buyur anlamadım Hasan amca."

"Oğlum diyorum ki, bir düğün fikri mi var hayırdır? Neye bu hazırlık?"

İstemsizce kıkırdadım.

"Ay abim mi evlenicek? Duysam görsem inanmam."

Hasan amca da gülerek dönmüştü bana.

"Doğru diyorsun güzel kızım. Bu beceriksizler birer kız bulana kadar, seni verecez her halde."

Yanaklarım utançla kızarırken önümdeki sudan minik bir yudum içtim.

"Bilmem ki..."

Kocaman adamı hitapsız bırakmamak için sessizce mırıldandım. Ay bu neydi bugün böyle? Bir annesi bir babası...

Gözlerim karşımda oturan Civana kaydı istemsizce. Bakışlarını doğrudan yüzüme dikmiş utanmadan bakıyordu.

"Yok yok, küçük o daha."

Abim bozulan sesi ile konuşunca düğün mevzusu da kapanmıştı nihayet.Gece boyunca çaylar içilmiş güzel sohbetler edilmişti. Saat epey geçi gösterdiğinde gitmeye niyet etmiştik nihayet. Abim ve annem bahçe kapısında beni beklerken portmantoya astığım hırkamı almış üzerime geçiriyordum. Serin havada içimi ısıtacak kelimeler duydum sonra kulağımın dibinde.

"Gece sizin samanlığa gelicem, yanıma gel."

Bir dahaki bölüm samanlıkta görüşüyoruz o zaman🙈🙈

KÖY İŞİ AŞK 1 (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin