KÖY İŞİ AŞK 1 (+18)

44. BÖLÜM 🔥

Merhabalarrrrrrr özlemiş miyizzzz❤️❤️❤️
Yorucu bir senenin ardından nihayet kavuştuk. İnşAllah bölümleri üst üste atmaya çalışacağım.. Artık bekletmek yok😂❤️

2 Ay Sonra

"Ay yengeee... kız bitmedi mi daha bunlar!!"

Annemin telaşla kurduğu cümleler açık olan camdan içeri kadar giriyordu. Tepemde saçımı taramaya çalışan Gül'ü iteleyip cama çıktığım gibi bahçedeki fırına börek tepsileri yerleştiren yengemlere doğru bağırdım.

"Yetişmedi mi yoksa onlar! Ay birazdan konu komşu gelicek hiçbir şey yok ortada! Düğün evi yemeksiz olur mu hiç!"

Büyük amcamın karısı ellerini beline yaslayıp cazgır bir şekilde diklendi.

"Sus kız, gelin dediğin accık hanım hanımcık our! Çıkmışın ordan patırdanıyon! Sabahın körü daha ,  yetişecek elbet bunlar."

Fatma yengeye laf yetişmeyeceğini bildiğim için gözlerimi devirip içeri geçmiştim.

"Of Gül.. içim daraldı kız, kaç kadın iki tepsiyi becerip pişiremediler. Sanki her şey ters gidecek gibi.."

"Yok kız darlama kendini, sen streslisin sana ondan öyle geliyor. Düğün günüm bende böyleydim. Ali'nin canına okumuştum."

"Ay yok.. ben Civanıma kıyamam.."

"Ayh.. aşıksın arkadaşım anladık."

Gözüm dolabın önünde asılı olan gelinliğime kayınca bütün gerginliğim gitmiş, yerini yeniden büyük bir heyecana, mutluluğa bırakmıştı. Dönüp geriye bakınca ne ara düğün gününe geldiğimize şaşırıyordum . Zaman gerçekten hızlı geçiyordu.. Gerçi.. düğünü aceleye getirmiştik. Civan bütün işleri iki aya sığdırmıştı. Beklemenin anlamsız olduğunu söylemişti. Bana kalsa abimden sonra evlenirdim ama.. abimin de acelesi yoktu. Gözümden kaçmıyordu hareketleri.

"Yeşimde olsaydı keşke.."

İç geçirerek kurduğum cümleye Gül de katılmıştı.

"Valla senin annenin muzurluğu. Neymiş, o nikah kıyılmadan aynı evde olmazmış. Ne saçma şey.. zaten orda burda oynaşıyorlar. Kızcağız misafir gibi geldi gitti kınandan da.."

Söylediklerine istemsizce kıkırdadım. Yeşim'in hiçte oynaşacağını düşünmüyordum. Utanırdı o.

"Ne alıyorsun günahlarını kız. Usludur benim abimle arkadaşım. Yapmazlar öyle şey."

Gül bilmiş bir şekilde güldü.

"Hepinizden önce geçtim o yolları. Anlarım tabi. Yeşim'in yürüyüşü bile değişti kız. Daha bir süzülüyor sanki.. azcık da etlendi sanki. Bir el değmiş, belli."

"Hiiii.. tövbe de kız. Eni konu gıybet ediyor benle aaa.."

"Aman görümcesinin sen onun olur o kadar. Ayrıca Yüzüne de söylerim canım ne var?"

Dudaklarımı ısırarak bir müddet düşündükten sonra Gülün yanına oturup aklımdakileri söyledim.

"Biz hiç çok fazla yakınlaşmadık. Nasıl yapcam inan ki bilmiyorum."

"Merak etme, o yol gösterici olur sana. Ben de bilmiyordum ama Alim sağolsun hiç zorlanmadım. Sonrada biraz tafra yaptım bu kadar şeyi kimle yaşadı diye."

İkimizde sesli bir şekilde gülmeye başladık. Doğru diyordu Gül.. ben de mi yapsam biraz afta tafra..

"Nazlı nazlı ol ki sözün geçsin."