55

409 8 0
                                    

" Evet şimdi sana birkaç soru sorucam küçük oğuz. Bana cevap verir misin"
" Veririm tabiki"

Oğuz hakimin sorduğu soruya cevap vermek için ayağa kalkmıştı.

" Annen nasıl biri"
" Çok güzel biri"

Dediği bu laftan sonra hepsi gülmeye başlamıştı.

" Dünyanın en tatlı annesi"
" Seviyorsun yani anneyi"
" Çok seviyorum"
" Pekii annen seninle ilgileniyor mu"
" Her gece bana masal okuyor, yatmadan önce sütümü içiriyor. Bazen çikolata istediğim zaman almıyor ama dişlerim çürümesin diyeymiş."
" Doğru demiş annen çikolata dişlerini çürütür. Pekii baban nasıl biri"
" Babamı çok seviyorum"

İpek hakimin fatihi kastederek sorduğunu anlamış fakat oğuzun merte söylediğini biliyordu. Avukata söyleyip hakime iletti. Hakimin yüzünü ciddi bir ifade almıştı.

" Senin babanın adı ne"
" Mert"

Fatihin yüzü düşmüştü. Mert ise gururla bakıyordu oğuza. Hakim oğuzun dışarı çıkarılmasını söyledi. Ayşe dışarı çıkardı oğuzu. Fatihe söz verdi hakim.

" Anlat bakalım fatih. Öz oğlun seni babası bilmiyor"
" Gençtim hakim bey. Hata yaptım. Şimdi ki aklım olsaydı yapmazdım"
" Sen bu kızı seviyor muydun"
" Evet"
" Peki neden bıraktın"
" Yapamadım. Bir aile kurmaya hazır değildim"
" Ama bak sensiz tek başına oğlunu doğurmuş ona annelik yapmış."
" Görüyorum efendim."
" Peki sen oğlunla tanıştın mı hiç"
" İpeğin evini öğrenip girdiğimde tanıştım. Ama babası olduğunu söyleyemedim"
" Anlıyorum. Otur. Mert sen kalk"

Mertte ayağa kalktı.

" Sen peki oğuza neden baba oldun"
" Oğuz beni ilk görünce babası sandı. Bana koşarak baba dedi. Şaşırdım. Beklemiyordum. Sonra ben baban değilim diyemedim. Zamanla oğuzla daha iyi anlaşmaya başladık. Oğuz da beni sevdi."
" Seni sevdiği belli zaten."

Yanındakilerle konuşup karar vermişti hakim.

" Karar verilmiştir"

Herkes ayağa kalktı.

" Oğuz kozoğlunun velayeti annesi ipek kozoğlunda kalmasına, öz babası fatih arıcının ise haftada bir gün sadece 5 saat görebilmesine karar verilmiştir."

Annesi ile mertle yan yana olunca sevinçten birbirlerine sarıldılar. Mahkeme salonunun dışına çıkınca ipek koşup sarıldı merte. Mert onu etrafında döndürdü 2 kez. Onları el ele görünce gizem kalakalmıştı. Bilmiyordu. O an öğrenmişti. Fatih mahkeme çıkışı oğuzun yanına gitti.

" Oğlum, en yakın zamanda görüşeceğiz seninle"
" Sen annemin arkadaşı değil misin"
" Değilim. Ben senin babanım"
" İyi de benim babam var zaten"
" Hayır. Senin öz baban benim"

Ayşenin elini bırakıp mertin bacağına sarıldı. Mertte fatihin gözünün içine bakarak nispet yapıp oğuzu kucağına alıp saçından öptü.

" Sen benim babam değilsin"

" Oğlanı kandırmışsınız. İçerde de yok bana baba dedi falan filan uydurdunuz. Velayeti almak için de hemen evlendiniz. Yemem bu numaraları ben ipek hanım"
" Bu çocuk senin oyuncağın değil. İlk başta istemeyip sonradan çıkıp oğlum benim diyip aklını karıştıracağın biri değil"
" Sen ne dersen de. O çocuk benim. Babası benim"

Mert fatihin hadsizce konuşmasına çok sinirlenmişti.

" Oğuzu al arabaya geçin hadi"

Oğuzu ipeğin kucağına bırakıp anahtarı verdi eline.

Küçüğüm Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin