38.BÖLÜM "AYRILIK"

35.8K 2.9K 1.8K
                                    

Selam canımın içleri ✨

Bölüme başlamadan önce sol alt köşedeki yıldızı parlatırsanız çok sevineceğim.💫

Buraya ben de sizin için kalp ve yıldız bırakıyorum.⭐♡ Sizinkileri de bekliyorum.❥

Bu bölüm için seçtiğimiz şarkıyı açıp arkanıza yaslanarak okumaya başlayabilirsiniz.♡

Keyifli okumalar.🍒

*****

*****

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

38. BÖLÜM "AYRILIK"

ARAF KESKİN

Basketbol topunu üç defa sektirdikten sonra önümde duran Toprak'ın başının üstünden potaya doğru fırlattım, fileden geçti, basket oldu, güldüm. Toprak potaya bakarken "Siktir!" dedi, elimi kaldırdım, ensesine bir tane vurdum.

"Küfür etme lan!" dedim, bakışları beni buldu.

"Kardeşim her seferinde sen kazanmak zorunda mısın? Tabii buldun amatör adamı, al sayıları! Gerçekten bilenle oynada göreyim seni!" Her kazandığımda olduğu gibi söylenmeye başlarken dudaklarım yana kıvrıldı.

"Gerçekten bilen gelsin o zaman," dedim, ayaklarımın dibine duran topu aldım, ona attım, göğsüne çarpacakken tuttu. "Kaybetmeye doymuyorsun Toprak, bunun rövanşını almak için birkaç gün içinde zorla yine beni buraya getireceğini biliyorum," deyip ileriye doğru yürüdüm, arkamdan konuştu.

"Lan dur gitme! Bir kez daha oynayalım! Bu sefer ben kazanacağım!" dedi, peşimden koştu.

"Yoruldum." Tek kelimelik bir açıklama yaptıktan sonra yerdeki çantayı aldım, içinden suyumu çıkardım, içtim.

"Yarın akşam görüşecegiz ama seninle!" O kendi kendine konuşup suyunu içerken elimdeki suyu yeniden spor çantama koydum. İçindeki telefonu çıkardım, ekrana baktım ve ne bir arama ne de mesaj gördüm, iç geçirdim.

"Hâlâ seninkinin aramasını mı bekliyorsun?" Göz ucuyla ona baktım, ıslak saçlarını karıştırırken devam etti. "Daha çok beklersin," deyince kaşlarımı çattım, gözlerimi önüme çevirip telefonu yeniden çantanın içine atarken konuştum.

"Niye çok bekliyormuşum?" Sordum, o sırada çok fazla terlediğimi fark edip bundan rahatsız oldum.

"Oğlum kıza git demişsin, şimdi de sana geri dönmesini mi bekliyorsun?" Sıkıntıyla nefesimi dışarıya verdim, bin kere anlatsam o kendi anladığı gibi davranmaya devam edecekti.

"Git demedim, düşün ve kararını ver dedim. Çünkü bu ikimiz için de en iyisi olacaktı. Şimdi de o kararı vermesini bekliyorum işte." Bunu ona kaçıncı açıklayışım olduğunu ben bile unuttum.

STAJYERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin