Bölüm 7: Yeniden

236 36 50
                                    

5 Yıl Sonra

"Günaydın Atlanta"

Hira yatağında doğrulup saçını topuz yaptıktan sonra kalktı ve odasının büyük camlarına doğru yönelerek perdesini kaldırıp dışarıyı izlemeye başladı. Atlanta'ya geleli tam beş yıl olmuştu ve Hira hiç tahmin etmemiş olsa da bu şehri benimsemiş hatta hukuk fakültesini bu şehirde kazanıp burada mezun olmuştu, tıpkı Barlas Kolejinden mezun olan çoğu kişi gibi. 

Bu süreçte Ege ve Hazal ile aralarındaki bağ arkadaşlıktan öteye, kardeşliğe ulaşmıştı. Hira kolay kolay arkadaş bile edinmezken bu iki insanı hayatının merkezine oturtmuştu. Okulunu üç ay önce bitirmiş olmasına rağmen ne yapacağını kararlaştırıp savcılık sınavları için çalışmaya başlama kararı almıştı.

Gökyüzüne daldırdığı mavi gözleri telefonunun mesaj sesinin tüm odaya yayılmasıyla kendine geldi. Hira mesaja bakmak adına yatağın yanındaki komodine yöneldi. "Günaydın yavrum, bugün buluşuyoruz sakın unutma." Hira Hazal'dan gelen mesajı gülümseyerek yanıtladıktan sonra telefonu yerine bıraktı ve yatağını topladıktan sonra banyoya yönelerek her sabah yaptığı gibi rutin işlerini halletmeye başladı.

Banyodaki işini bitirmesinin ardından gardırobunun önüne geçerek mavi yırtık detaylı jean şort, beyaz askılı crop ve kasım ayının sonlarında olduklarından dolayı üşümemek için siyahla lacivert karışımlı olan oduncu gömleğini çıkartıp yatağının üzerine koydu. Saçlarını tarayıp ikiye ayırarak ters örgü yaptıktan sonra yatağının üzerine koyduğu şortu ve cropu giyip beyaz spor ayakkabılarını da ayağına geçirdi. Gömleğini ve yanına bıraktığı deri bel çantasını eline alarak kahvaltıya inmek için odadan ayrıldı. Bahçede kurulan kahvaltı masasını görüp eşyalarını oturma odasındaki berjerin üzerine koyarak bahçeye çıktı.

"Günaydın."

Hira'nın kahvaltıya geldiğini gören anneannesi yanağını ona doğru uzatıp öpücük beklediğini belli etti, Hira yirmi üç yaşına gelmiş olsa da anneannesi ona küçük bir çocukmuş gibi davranmaktan asla vazgeçmiyordu. Feryal'in isteğini anlayan Hira ona yaklaşarak kocaman bir buseyi yüzüne bıraktı ve masadaki yerini alırken "Günaydın ve iyi geceler öpücüğünden hiç vazgeçmeyeceksin değil mi Feryal Sultan?" dedi. 

Feryal gülümseyip hayır diyerek Hira'ya karşılık verdikten sonra Hira da aynı şekilde anneannesine tebessüm edip Nurgül'ün önüne koyduğu kahve kupasını eline alarak yudumlamaya başladı.

Feryal çatalına aldığı salatalığı ağzına götürüp çiğnedikten sonra "Bugün ne yapacaksın, bir planın var mı?" diye sordu. Hira yudumladığı bardağı ağzından çekerek anneannesine cevap verdi. 

"Hazal ve Ege ile buluşacağım ama ondan önce almam gereken birkaç kitap var onları halledeceğim, neden sordun?" 

Feryal dudaklarını birbirine bastırıp omuz silkerek "Öylesine sormak istedim." yanıtını verdi. 

Hira anneannesini başıyla onayladıktan sonra bardağındaki kahveye odaklandı. Yaklaşık on beş dakika sonra son kahve damlalarını da içerek telefonundan saate baktı, artık kalkması gerektiğinin farkına vardığında ayaklandı.

"Ahmet bıraksın seni istersen."

"Yok gerek yok, ben giderim Sultanım."

Hira anneannesine veda ettikten sonra oturma odasına geçip bıraktığı eşyalarını aldı ve evin kapısından avluya çıkıp villanın demir kapısından çıktı. Beş yıl geçmişti bu şehirde ve Hira mutluydu. 

Villayı görüş açısına alan sokağı döndükten sonra taksi çağırmak için duvarda asılı olan butona basarak beklemeye başladığında Hazal'ın saat kaçta ve nerede buluşacakalarını yazdığı mesajı açıp okudu. On dakikalık bir bekleyişin ardından taksi geldi ve Hira binerek "Menderes Caddesine lütfen." dedi.

YAZGI:SIR PERDESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin