İyi geceleeer. 🌺🌺🌺
Yeniden ve tekrar görüşünceye kadar son kere sizlerleyim. 🙃Vizelerim başlamak üzere olduğu için ancak yazabildim bölümü. Beklettiğim için çok özür diliyorum. 🥺🙏🏻
Yazım hatalarım varsa kusuruma bakmayın lütfen. En kısa süre içerisinde düzeltmeye çalışıcam. 😊
Ve başlamadan önce tüm samimiyetimle şunları da söylemek istiyorum:
Önceki bölümde o kadaaar güzel yorumlar aldım ki gözlerim doldu. Bazıları güldürdü bazıları hüzünlendirdi. (Hüzünlendirdi derken şöyle ki, bundan asla rahatsızlık duymadım. Aksine derdine ortak olabildiysem sizlerin ne mutlu bana güzel kalpli dostlarım. 💜💗💜)
Çok mutlu oldum tüm o güzel yorumları görünce. Bir kez daha söylemek istiyorum: İyi ki varsınız. 🥺🥺💜💜💜Bu bölümde göreceğimiz güçlü Aybike'yi, daha önceki bölümlerde Gizem karşısında kendini ezdirmeyen bir Aybike görmek isteyen @ayberciii 'ye ithaf ediyorum. 💕
Yine bu bölümde göreceğimiz Berk ve Toprak'ın abi-kardeş ilişkisini daha önceki bölümlerde güzel bir abi kardeş ilişkisi isteyen @tudenisceyem 'e ithaf ediyorum. 💕
Bölümdeki minik kiss'i daha önce yorumlarda kiss isteyen ve kendisini çok sevdiğim @Prettybuse_RM e ithaf ediyorum. 💕💕
Vee yine bölümle birlikte minik kiss'i dee, güzel okuyucu arkadaşlarım, hepinize ithaf ediyoruumm. 💕
Keyifli okumalaar 🤗🧡🧡
Resul Bey, içindeki sıkıntıyla birlikte kalkıp odasına gitti; arkasında zaten çoktan yıkılmış olan bir Berk bırakarak. Bu enkazın da sorumlusu olduğunun hâlâ farkında değildi düşünceli düşünceli çıkarken merdivenleri.
Ne yapsaydı? Acaba rahat mı bıraksaydı? İzin mi verseydi o kızla birlikte olmasına? Bunu yaparsa hata mı ederdi oğlunun geleceği için? Belki şimdi çok üzülüyordu ama elbet zamanla azalacaktı üzüntüsü. Peki ya azalmaz da oğlu hep böyle kalırsa ne yapardı? Bu vicdan azabıyla yaşayabilir miydi?
Bu konuyu bir kere daha düşünmek için odasına kapattı kendini...
Vereceği karar bir şekilde Berk'in hayatını iyi ya da kötü çok etkileyecekti, bunun farkındaydı. O yüzden akşam yemeğine kadar iyice düşünüp, fikri değişirse oğluyla konuşacaktı. Hem Güliz'le kayınvalidesi de alışverişten dönmüş olurdu ve vereceği yeni kararı onlar da duymuş olurdu. Tabii vazgeçmiş olursa bu oyundan...Berk 5 dakika boyunca öylece kaldı gözyaşları içinde. Dizlerini kendine çekmiş, dizlerinin üstünde kavuşturduğu kollarına kafasını gömmüş çaresizce ağlamaya devam ediyordu. Aybike'si onu terk etmişti. Tıpkı annesinin terk ettiği gibi. Sırada ne vardı? Onu seven son kişi olan anneannesi mi?
Bu hayatta iki insanı sevmişti sadece. Sevgi görmek istediği insanlar da onlardı. Biri hep yanında olmuştu ama yaşlıydı artık. Ne zaman Berk'i terk edeceği belli değildi. Öbürünü de geç bulmuş erken kaybetmişti. Geriye neyi kalıyordu ki?
Yalnızlığı ve kendisi. Bu defa öncekinden de yalnızdı hem. Çünkü Aybike'sinden önce anneannesinin varlığı yetiyordu. Ama Aybike'sine öyle alışmıştı ki asıl onsuz geçirdiği bunca yıl yalnız olduğunu fark ediyordu yokluğunda. Anneannesine de kırgındı. Bu defa yanında olmamıştı. Babasının bağırıp çağırmasını, vurmasını sessiz sessiz izlemişti sadece.
Arkadaşları desen sırt çevirmişti. Anne babasıyla ilişkisi de belliydi. Abisi de sürekli çalışıyordu, yüzünü çok nadir görüyordu. Evet, gerçekten yalnızlığı kalmıştı yanında sadece. Tutunacak bir dal arıyordu kendine.
Nergis Hanım'ı aramayı düşünse de onun yapabileceği bi şey yoktu. Babasına daha önce kafa tuttuğuna şahit olmuştu ve konuşma babasının tehdidiyle son bulmuştu. Anlatsa durumu, kesin babasıyla konuşurdu Nergis Hanım. Onun da işinden olmasını istemiyordu.
- Allah'ım yardım et. N'apacağımı bilmiyorum. Kimsem yok derdimi paylaşacağım.
![](https://img.wattpad.com/cover/283214586-288-k159076.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aienkien
FanficAienkien (Ayenkien) : Kaderin tuhaf bir şekilde bir araya getirdiği, esrarengiz bir çift, garip ama mutlu bir ilişki. Hikâyemde kardeşlerimin ikinci sezonunda, Ayber'i hayalimdeki gibi yazacağım. Ben daha çok atışmalarını seviyorum. Biraz daha atışm...