Bence de çok şükür..
.....Serhat'ın kolları arasında gözlerini açan Ozan ağır baş ağrısıyla inleyerek kafasını biraz daha bastırdı Serhat'ın göğsüne. O sırada uykusu açılmaya başlayan Serhat, Ozan'ın inlemesi ile hızla gözlerini açtı.
" İyi misin yavrum?"
" Başım çok ağrıyor." Bir şey demeden Ozan'ın saçları arasına bir öpücük konduran ve daha sonra yavaş yavaş okşamaya başlayan Serhat ile çok geçmeden kolları arasındaki Ozan tekrar uyuyunca çocuğu uyandırmadan yatağa bırakıp telefonunu da alarak odadan çıktı.
Saate bakıp Selda'ya gelmemesi için kısa bir mesaj atarken daha sonra saatin erken olmasını umursamadan Faruk'u aradı. Birkaç çalıştan sonra küfürle açılan telefona sırıttı Serhat.
" Ne var amk sabahın bu saatinde?"
" Bugün gelmeyeceğim başının çaresine hak demek için aradım."
" Ulan piç madem gelmeyeceksin zıbarıp yatsana da sabahın bu saatinde arıyorsun beni."
" Maksat seni uyandırmak olsun. Neyse kapatıyorum yatarsın artık." Faruk'un bir kere uyandıktan sonra uyuyamadığını bildiği için alayla konuşup telefonu kapatan Serhat ardından küfürler yediğini biliyordu.
Ki kulağı da uzun bir süre çınlamıştı.
Hafta içi olduğu için çok geçmeden Melek'in alarmı çalmış ve Serhat mutfaktan çıkarak küçük kızın odasına ilerlemişti. Kapıyı çalarak içeri seslenen Serhat içeriden gelen uykulu sesle birlikte içeriye girdi.
" Prenses? Uyandın mı?"
" Evet Serhat abi."
" Gelebilir miyim?" Tekrar onaylayan bir cevap alan Serhat içeri girip uykulu uykulu kendisine bakan küçük kıza doğru ilerleyip kucağına almıştı.
" Günaydın prensesim." Küçük kız boynuna sarılarak uyuklamaya devam ederken Serhat da kucağındaki prenses ile mutfaga geçip Melek'i tezgaha bırakmıştı.
" Serhat abi, abim gece neden yanıma gelmedi?" Salatalık doğrayan eli duran Serhat ne cevap vereceğini düşünürken bir şeyler saçmalamaya başlamıştı.
" Sen.. gece... abini yatakta düşürmüşsün abin de bir daha düşmemek için benim yanımda uyudu gece." Melek, abisinin başkalarının yanında uyuyamadığını bilse de sadece başını sallayarak onaylamış hemen ardından ise kollarını Serhat'a uzatmıştı.
" Hazırlanmam gerek Serhat abi." Küçük kızı tezgahtan indirerek odasına gitmesini izleyen Serhat hemen ardından ise salatalıkları da masaya bırakıp odalarına ilerledi.
Yavaşça içeri giren Serhat, Ozan'ın hala uyuduğunu gördüğünde gülümseyerek yatağa ilerlemiş ve boşluğa oturmuştu.
Serhat gülümseyerek Ozan'ı izlerken Ozan ise ağzını şapırdatarak Serhat'a dönmüş ancak uyanmamıştı.
" Ozan... Ozan hadi kalkman gerek." Onaylanaz mırıltılar çıkaran ve kaşlarını çatan Ozan ile çocuğun yüzüne eğilen Serhat ilk önce yanaklarına, sonra alnına öpücük kondurunca Ozan uyku halinden sıyrılmış ancak gözlerini açmadan öpücükler keyfini sürüyordu.
Bunu fark eden Serhat ise hızla Ozan'ın dudağına öpücük kondurup geri çekildi. Ani gelen bu öpücük ile gözlerini kocaman açan Ozan yutkunarak doğrulup elini dudağına götürmüştü.
" Ama.. ama hani devamı."
" Ne?" Ozan'ın sorusu üzerine şaşkınca kendisine bakan Serhat ile bu şaşkınlıktan yararlanan Ozan hızla Serhat'ın kucağına çıkıp dudaklarını birleştirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Reis -Gay
Художественная прозаÜlkücü reis Serhat ve tüm zorluklara rağmen ayakta kalmayı başarıp kardeşine bakan Ozan...