Bir şeyler mırıldanarak gözlerini açmaya çalışan Ozan ile hızla oturduğu yerden kalkıp yatağın kenarındaki boşluğa oturan Serhat, Ozan'ın elini sıkıca tuttu.
" Serhat."
" Burdayım oğlum buradayım. Canan doktoru çağırır mısın?" Onaylayarak hızla odadan çıkan Canan çok geçmeden yanında doktorla beraber tekrar gelmişti.
" Biraz çekilir misiniz?" Doktoru onaylayarak oturduğu yerden kalkan Serhat elini çekmek istese de Ozan sıkıca tutmuş bırakmıyordu.
" Bırakma." Ozan'ın kısık sesli konuşmasından sonra yatağın dibine çöküp konuştu Serhat.
" Şş tamam buradayım gitmiyorum bir yere."
Doktor, Ozan'ı kontrol ettiğinde herhangi bir sorun olmadığını, biraz daha dinlenip dilerse hastaneden çıkabileceğini söylemişti.
Ozan'ın başında beklediği iki saattir korkuyla bekleyen Canan derin bir nefes alarak elini kalbine götürdü. Ozan çok korkutmuştu onları.
Abisi ve Ozan eve geç kaldıklarında merak edip aradığında Ozan'ın hastanede olduğunu duyunca ne kadar telâşlanmıştı Allah biliyordu. Korkuyla ve hızla Ozan için, abisinin isteği üzerine, kıyafet almış ve Melek'e, onu korkutmayacak şekilde açıklama yapıp evden çıktığında hastaneye nasıl geldiğini bile bilmiyordu.
" Ozan. İyi misin ablacım?" Başını sallayarak onayladıktan sonra yüzünü buruşturarak elini kafasına götüren Ozan elini tutan diğer ele, Serhat'a döndü.
" Başında çok şükür dikiş olmasa bile sargı var ve açıklık var. O yüzden ani hareket yapmamalısın doktor söyledi." Bu defa aynı hataya düşmeyerek küçük onaylama mırıldanan Ozan kuruyan boğazını hatırlayınca Canan ile konuşan Serhat'ın elini şıktı. Evet hâlâ el ele duruyorlardı.
" Serhat su." Küçük bir çocuk gibi istemesine karşı gülümseyen Serhat hızla komodinin üzerindeki şişe suya bakmış daha sonra Ozan'a dönerek yavaşça elini çekmişti.
Hızla suyu bardağa doldurduktan sonra Ozan'ın sırtına destek vererek suyu içirmiş daha sonra tekrar yatırmıştı.
" Canan, abim hadi sen git. Biz bu gece kalırız burada."
" Hayır. Gidelim eve."
" Ozan burada daha iyi bakılacaksın ama."
" Sen bakarsın bana. Serhat lütfen." Ozan'ın küçük bir çocuk gibi dudağını büzerek konuşmasına daha fazla dayanamayan Serhat başını sallayarak onayladı.Çok geçmeden Ozan'ın son kontrolleri yapılmış, reçetesi alınmış ve üstü değiştirilmişti. Son olarak da çıkış işlemlerini hallettiklerinde Ozan'ı kucağına alarak hastaneden çıkan Serhat araba anahtarını verdiği kardeşinin arabayı açmasını bekledi.
Hızla yanlarına gelip arabayı açan Canan yolcu kapısını da açarak abisinin Ozan'ı koltuğa yerleştirmesini bekledi. Ozan'ı koltuğa yerleştirdi kemerini de takarak geri çekilen Serhat, kardeşinden anahtarı alıp şoför koltuğuna geçtiğinde Canan'ın da arabaya binmesini bekledikten sonra park yerinden çıkmıştı.
Sürekli olarak baygın gözlerle etrafı izleyen Ozan'ı kontrol eden Serhat ileride gördüğü nöbetçi eczane ile arabayı park edip dörtlüleri de yakarak indi arabadan.
Hızla içeriye girip reçeteyi ve Ozan'ın kimliğini verip beklemeye başladı Serhat. Çok geçmeden eczacı ilaçları ayarlayıp Serhat'a, ne zaman, nasıl içmesi gerektiğini anlatıp ilaçları poşetledi. Teşekkür ederek parayı ödeyip arabaya geçen Serhat, uyuyan çocuğa kıyamayarak arabayı daha yavaş ve dikkatli kullanmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Reis -Gay
Fiction généraleÜlkücü reis Serhat ve tüm zorluklara rağmen ayakta kalmayı başarıp kardeşine bakan Ozan...