Savaşma Seviş

307 11 0
                                    


Değerli oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum..
Seviliyorsunuz..
Keyifli okumalar dilerim..

-------------------------------
10.07.1997 / Perşembe
Şikago / USA

Üç gün olmuştu, annesinin artık yanında olmadığını anladığı zaman, tam üç gün olmuştu. O gün eve şöförle gelmiş, o zamandan beridir de odasından çıkmamıştı. Koridora adım atmaya korkar hale gelmiş, babasının sesini duydukça yatağında gizlenmek için kaçmıştı.

Daha onunla yüz yüze gelmese de anlamıştı ona kızdığını. Çünkü o hastanedeyken hiç yanına bile gelmemişti. Ama annesi neden yanında yoktu onu anlamıyordu, ne olursa olsun annesini onu asla yalnız bırakmazdı. Üç gündür annesi neden yok, neden onun yanına gelmiyor bunu anlamamıştı.

Küçük kız, ölümün kelime anlamını bilmeden, omzuna yüklenen yükler ile yaşamak zorunda kalacaktı. Evin yardımcısı kadın, ona yesin diye bir şeyler getirmişti, ama küçük kız hiç istemiyordu.

" Aç kalamazsın bir şeyler ye."

" Hayır istemiyorum işte, annem gelene kadar yemicem."

" Bak kaç gün oldu, düşüp kalacaksın bir yerde, hadi ye biraz haaa, annen çok üzülür sonra, senin yemek yemediğini öğrendiğinde."

Yardımcı kadın, küçük kızın bu haline çok üzülüyordu, ona annesinin öldüğünü söylememişlerdi daha. Zaten nasıl söyleceklerini bile bilmedikleri için onu oyalıyorlardı. Küçük Kailey, annesinden söz edilince sakince oturdu sandalyeye, annesini üzmeyi hiç istemezdi bu yüzden düşünmek istedi.

" Gerçekten çok mu üzülür annem, ben yemek yemezsem."

" Evet yaaa, bilmiyor musun annen senin aç kalmanı ister mi hiç."

" O zaman niye gelmiyor, gelsin istiyorum, korkuyorum tek başıma."

Kailey' in güzel gözleri doldu ve minik dolgun dudakları titremeye başladı. Bir damla yaş kırmızı yanaklarına düştü ve iç çekti. Yardımcı kadın kızın yanağını sildi gülümseyerek ve çatala batırdığı makarnadan ağzına verdi. Kailey hem sessizce ağladı hemde bir tabak makarnayı yedi.

Minik kalbi acıyordu, içi yanıyordu, annesi giderse o babası ile duramazdı ki, babası onu istemiyordu. Küçüktü ama biliyordu işte, babası ona hiç bakmıyordu bile. O bunları düşünürken birden odasının kapısı sertçe açıldı ve duvara çarptı.

Yardımcı kadın hemen elindeki tepsi ile ayağa kalktı ve genç adama selam verip bekledi. Vernon, kızına öyle bakıyordu ki, yardımcı kadın bile bu bakışlardan korkmuştu. Küçük Kailey ise ağlaması durmasına rağmen, babasını görünce yeniden dolan gözleri ile ona bakmaya başlamıştı.

" Çıkın hemen."

Yardımcı kadına karşı, sert ve keskin sözleri ile, kadın ona bir kez daha selam vermiş, küçük kıza üzgün gözlerle bakıp odadan çıkmıştı. Vernon kıza yavaşça yaklaştı, Kailey oturduğu yerde iyice sinmişti.

" Senin yüzünden annen öldü, bir daha gelmeyecek, bundan sonra bir daha gelmeyecek karım. Hepsi senin yüzünden, sana olan sevgisi yüzünden öldü, şimdi mutlusundur, senin yüzünden onsuz kaldım. Bir daha bu odadan çıkmayacaksın, seni görmek istemiyorum."

Kızın ağlamasına bile aldırmadan geldiği gibi sinirle gitti, giderken odanın kapısını o kadar sert çarpmıştı ki neredeyse kıracaktı. Kailey ise babasının dediği şeyden hiç bir şey anlamasa da annesinin bir daha gelmeyeceğini anlamıştı. Babası onun yüzünden olduğunu söylemişti, ona olan sevgisi yüzünden.

YARALI MİNİK KUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin