Kaybetme Korkusu

93 10 0
                                    


Değerli oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum..
Seviliyorsunuz..
Keyifli okumalar dilerim..

-----------------------------
25.01.2016 / Pazartesi
Şikago / USA

Eric onlar gidince sinirle soludu ve hemen telefonunu alıp bir numara tuşladı, o açılmasını beklerken Tilly' de ona merakla bakıyordu, neler olduğunu anlamamıştı ama sadece susuyordu. Eric telefon açılınca hiç beklemeden konuşmaya başladı.

" Hani hiç kimse hiç bir şey öğrenemezdi, bana bunun için güvence vermiştin, bana, bizi koruyacağını söylemiştin."

" Sakin ol önce ve neler olduğunu tane tane anlat."

Eric derin bir nefes aldı, daha sonra Tilly' in ona merakla baktığını görünce hareketlendi ve koridorun sonundaki çalışma odasına girdi. Onun arkasından hareketlenen genç kız ise gözlerini kısarak yavaşça arkasından gitti ve kapının kenarından dinlemeye başladı.

" Steven geldi, baban nerede diye sordu, sonra kendi babasından bahsetti, sanki bir şeyler biliyormuş gibi bir izlenim verdi."

" Merak etme hiç bir şey öğrenemez ama yine de dikkatli ol, boş bırakma onu, ileriye gider ve kurcalarsa kötü olur."

" Bende öyle düşünmüştüm, ne yapmamı önerirsin?"

" Göz önünde tut, izle, en ufak bir yanlışında da ne yapacağını sen iyi bilirsin, şimdi kapatmam lazım işim var."

" Tamam, görüşürüz."

Genç adam telefonu kapatınca Tilly hemen ses yapmadan içeriye girdi ve koltuğa oturdu. Hala içeride olan genç adam ise dinlendiğinden habersiz düşünüyordu. Şimdilik sorun yoktu ama Steven biraz daha kurcalar ve bir şeyler öğrenirse işte o zaman biterdi, bu yüzden onun neler bildiğini öğrenmesi gerekiyordu.

Nefesini düzenledi ve odadan çıkıp salona ilerledi, koltukta oturan ve saçları ile Tilly' ye kısa bir bakış atıp oda geçip oturdu, günlerdir birlikte kalıyorlardı, genç adam onunla sevişmek istese de Tilly buna yanaşmıyordu.

" Sence Steven neden geldi buraya?"

Tilly gözlerini kısarak ve az önce duyduklarını da hesaba katarak genç adama bir soru sormuştu. Eric ise hoşnutsuz bir bakış atmıştı ona, bu işleri kurcalamaması gerektiğini hatırlatması gerekiyordu, onunla sevişmek isteyebilirdi ama bu sınırları olduğunu değiştirmezdi.

" Seni ilgilendirmeyen konulara burnunu sokma."

" Neye sokayım peki, günlerdir oyalıyorsun beni, hani Steven bana gelecekti, benim olacaktı, nerede o göremiyorum, buraya ancak hesap sormaya geliyor."

" Gerçekten salaksın Tilly, biraz önce olanları unuttuğunu inanamıyorum, adam seni iplemedi bile, hatta sevdiğine laf ettin diye sana orospu bile dedi, sen kalkmış hala bana gelecekti, benim olacaktı diyorsun."

" Sözlerine dikkat et, ben orospu felan değilim, biliyorsun ilkim seninle oldu ve senden sonra da kimse ile çıkmadım."

Tilly' nin gereksiz çıkışından sonra genç adam gözlerini devirdi ve ona baktı. Bu kızın aklı başında değildi, ne yani ondan sonra kimse ile olmadığına inanmasını beklemiyordu değil mi?

Ama Tilly haklıydı, yıllar önce onunla olduğunda bu ilkti ve ondan sonra da kimse ile olmamıştı. Steven' ı ilk gördüğü an ondan etkilenmişti, onu bekliyordu ama Steven' ın o kızı sevdiği barizdi, üstelik bir bebekleri olacaktı, bu satten sonra ikisi de onlardan vazgeçmeliydi.

Tilly yenilgiyi kabul etti, belki de genç adama olan aşkının sadece bir yanılsama olduğunu yeni yeni fark ediyordu. Genç adamın alaycı yüzüne son kez baktı ve düşünmek için odasına çıktı. Ona olan aşk sandığı saplantılı şey yüzünden bir kadını gereksiz yere üzmüş, onu neredeyse ölümle burun buruna getirmişti.

YARALI MİNİK KUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin