YARALI MİNİK KUŞ

Sonsuza Kadar Sevişelim

Değerli oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum..
Seviliyorsunuz..
Keyifli okumalar dilerim..

-------------------------------
27.06.2017 / Salı
Şikago / USA

Artık daha iyiydi genç kız, bu güzel günde kötü olmak istemiyordu, o pislik hayatlarından çıkmıştı ve artık ne geçmişte yaptıklarını yada gelecekte yapacaklarını düşünmek istemiyordu. Hayatlarına devam edeceklerdi, bebeklerin hediyesini seçecek, akşama çok güzel bir parti vereceklerdi.

Sevgilisinden ayrıldı ve gülümsedi, uzanıp dudaklarına kapandı, sakince öpüştüler kimseyi umursamadan, dakikalarca kopmadı dudakları birbirlerinden. Genç adam gülerek geriye çekildi ve kızın alnından bir kez daha uzunca öptü ve ellerinden tutup onu kaldırdı.

" Hadi güzelim gidelim artık, bebeğimize çok güzel bir ilk yaş partisi hediyesini seçelim ve keyfimize bakalım."

" Gidelim sevgilim, seni çok seviyorum, canımsın."

" Ruhumsun, seni çok seviyorum."

Genişçe gülümsediler ve el ele hareket ettiler, az önce çıktıkları mağazaya tekrar girdiler ve oyuncaklara göz atmaya başladılar. Küçük bey için ona uygun bir hediye seçtiler ve eve geldiler. Eve gelince hemen ilk iş bebeğini doyurdu genç kız, Leo hala emiyordu, onu emzirdikten sonra uyuması için beşiğine koydu, üzerindeki kaseti açıp uyuyana kadar yanında bekledi.

Bebeği son zamanlarda kendi kendine uyumaya alışmıştı, ışığı kısıyor yanında bekliyordu ve uyuyunca da çıkıyordu. On dakika geçtikten sonra müziği kapattı, sonra da odadan çıktı. Telsizi mutfak tezgahına koydu ve Sindy ile işe koyuldu. İlk olarak kurabiyelerden başlamışlardı, gerçi tatlı yapma konusunda sevgilisi en iyisiydi onun eline kimse su dökemezdi.

Belki de bebeği için bir şeyler yapardı, kendi taktığı önlüğün diğer çiftini eline aldı ve çalışma odasında olan genç adamın yanına ilerledi. Aralık kapıdan yavaşca girdi ve elindeki dosyalara göz atan genç adamın arkasından sıkıca sarıldı. Steven önce irkilsede daha sonra genişce gülümsemiş, genç kızın, karnındaki kollarını okşamıştı.

" Neler yapıyorsun aşkım, işin çok mu?"

" Yeni bir dava aldım biliyorsun bebeğim, onun dosyasına göz atıyordum, işim fazla yok."

" Hımmm bu iyi haber o zaman."

" Ne oldu, beni kaçırmaya mı geldin?"

Steven bunu eğlenen bir tonda söyledi ve kızı ön tarafına getirip kucağına oturmasını sağladı. Kailey hemen bacaklarını genç adamın beline doladı ve sırıtıp dudaklarına uzandı. Usulca öptü sevgilisini, dilini emdi ve ona yaptığı gibi dudaklarını çekiştirdi. Kıstığı gözleri ile ona baktı. Genç adam çok fena haldeydi, sevgilisi üzerinde kıvranırken sakin kalması beklenemezdi.

Özellikle güzel gözlerini süzerken, ve elleri boş durmayıp onu okşarken hiç kalamazdı. Genç adamda boş durmuyordu, büyük elleri ile kızın kısa şortundan görünen güzel bakacaklarını, harika seksi poposunu okşuyordu. Bu on aydır ona doyacağını sanmıştı ama yanılmıştı, her birleşmelerinde, bir öncekinden daha güzel ve özel oluyordu, ona olan açlığı daha da artıyordu, sanırım ölene kadar ona doyamayacaktı.

Hayatına giren minik kuşu onu bu dünyanın en mutlu ve şanslı adamı yapmıştı, kendisi gibi bir minik kuş daha getirmiş, genç adamın karanlık hayatını aydınlatmışlardı, onlar için canını hiç düşünmeden verir, kıllarına zarar gelmesin diye bu dünyayı yakardı.

" Seni seviyorum."

Genç kız onun bu duygu yüklü haline kıkırdamış, omuzlarını ve karnını okşarken uzanıp tişörtünün yakasını indirmiş ve ufak ufak öpmüştü. Sonra genç adamın homurdanmasıyla kafasını kaldırmış, kendini onun giderek büyüyen erkekliğinin üzerinde hareket ettirmeye devam etmişti.