Güçlü Kadın

453 40 10
                                    

Başımı kaldırıp kapının kenarına yaslanan Siraç'ı görmüştüm. Tanrım rakibimden yardım alacağıma inanamıyorum. Şuan cidden Siraç'ın eline mi düşmüştüm ben?

"Gerek yok!" diyerek yerimde doğrulmaya çalıştığımda örümceğin bacağı içimde hareket etmeye devam ediyordu. İnleyerek geri yüzümün üstünde düşmüştüm.

Siraç'ın sert adımları olduğum yere yaklaştı ve tam önümde durdu. "Eğer daha çok hareket edersen çıkartamam o bacağı," dediğinde ona sertçe baktım.

"Senden yardım istedim mi ki, çıkartmayı düşünüyorsun?"

"Sen bilirsin ama ben rakibimin zehirli bir bacak yüzünden kaybetmesini istemem bilgine," diyerek hizama inmişti. Ona cevap vermediğim zaman elini yüzüme götürüp çenemden tuttu ve ona bakmamı sağladı.

"Şuan bana muhtaçsın Mira Öztürk."

"Sana muhtaç olacağıma- Ah!" diye cümlelerim inlememe dönüşmüştü. Zehir çok hızlı yayılıyordu, başımda şiddetli ağrılar oluşmaya başlamıştı. Siraç çenemi bırakarak arkama geçmişti. Yumurtamı yakacağını düşündüğümde elini sırtıma koymuştu.

"Çok içine girmiş, elimle çıkartmam imkânsız."

"Senden yardım istedim mi?"

"Evet, kabul etsen de etmesen de şuan bana muhtaçsın, ayrıca rakibim de olsan seni böyle bırakmam." Dediğinde ona sertçe baktım.

"Sebep, bıraksana işte kazanmak için bir fırsat."

"Sen basit sevebilirsin ama ben karşımdakinin sınırlarını zorlayarak kazanmasını severim. Anlıyor musun? Zor severim. Şimdi sus yoksa seni sustururum." Dediğinde sinirden gülmeye başlamıştım.

"Sustursana o zaman," dediğimde arzız bir şekilde gülmeye başlamıştı.

"Şu durumda olmasak seni farklı yöntemlerimle sustururdum, ama çok susturulmak istiyorsan yarışmadan sonra bol bol susturabilirim."

"Senin o iğrenç sesini öyle bir keserim ki beni susturmana fırsat bile vermem! Şimdi çıkartıyorsan çıkart şu lanet bacağı!" diye bağırdığımda gülerek elini tekrar belime attı.

"Bunun çıkması imkânsız yavru ceylan." Dediğinde ağlamak üzereydim. Ne demek imkânsız!

"Sonsuza kadar bu bacakla yaşayacak değilim Siraç!"

"Sonsuza kadar seni bunla yaşatacak halimde yok Mira, aklımda bir şey var ama acısına dayanabilir misin?" dediğinde derin ve titrek bir nefes bıraktım. Alnımda boncuk, boncuk terler akmaya başlamıştı.

"Kurttırnaklarını içime mi geçireceksin?"

"Öyle bir şansım bile yok, eğer kurttırnaklarım içine girerse daha da kötü olur."

"O zaman ne!"

"Bacağı komple içine sokacağım ve..." dedikten sonra durdu. Kurduğu cümle şuan içimi titretmeye yetmişti.

"Ve ne?"

"Bana güveniyor musun?"

"Asla" dedim tereddüt etmeden, Siraç derin bir nefes aldı ve "O zaman özür dilerim." Diyerek örümceğin bacağını daha çok içime itti. Çığlıklarım odayı kaplarken bayılacak gibi olmuştum. Bacağın sivri ucu karımdan çıktığında Siraç belimden tutarak sırtımın üstüne yatırdı.

"Özür dilerim, gerçekten özür dilerim." Dedikten sonra bacağın ucunu hızla içimden çıkartmıştı. Gözyaşlarım yanağımdan süzülürken yaramın kapandığını düşünmeye çalıştım.

Melez Kız / Kanlı AyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin