Kura Oyunu

584 52 6
                                    

Siyah perdenin arasından yansıyan güneş ışınları gözlerime vurduğunda ne kadar istemesem de rüya âleminden sıyrılıp gerçek ve acı dolu hayata geçmemi sağlamıştı.

Gözlerimi ovuşturup yattığım yerden doğruldum. Kendimi düne göre daha iyi hissediyordum. Ruhum dinlenmişti ve enerjimi toparlamıştım. Odamdan çıkıp banyoya doğru ilerlediğimde Merih'in daha uyanmadığını fark etmiştim. Banyoda ki işlerimi halledip Merih'in odasına doğru ilerledim. Odasına girdiğimde hala uyuduğunu görmüştüm. Okul formaları yerde ve üstünde ki pike yere düşecek şekildeydi. Merih'se yüz üstü uyuyordu. Aklıma bana yaptığı uyandırma şakası geldiğinde dudaklarımda sinsi bir sırıtış yerleşmişti. İntikam soğuk yenen bir yemektir Merih Öztürk.

Vampir hızımla yatağın üstüne çıkmam ve zıplamam bir olmuştu. Ama Melih den bir tık yoktu. Hala uyuyordu. Yataktan indim ve ayaklarını tutarak onu sertçe yere doğru çekmem bir oldu. Merih uyku sersemliği ile ne olduğunu anlamasa da sonunda kendine gelerek acı içinde inlemişti.

"Lan ne oluyor!" diye kızgın ve ne olduğunu anlamaya çalışan bir sesle yerden kalkmıştı. Karşısında beni gördüğünde çatılı olan kaşları daha da çatılmıştı. "Mira?" diye sorgulayan bir tavırda adımı söylediğinde gülerek "İntikam soğuk yenen bir yemektir Merih." Diyerek gözlerimi büyüttüğümde çatılı kaşlarını serbest bırakmıştı. "Günaydın gıcık ikiz," Diyerek arkamı döndüm ve odasından çıktım. Kendi kendine konuşurken odama geçtim ve hazırlanmaya başladım.

🩸🐾

Bitmiş kan torbasını ağzımdan çektim ve arabadan çantamı alarak indim. Okula doğru ilerlerken elimde ki bitmiş kan torbasını çöpe atarak Merih'in yanında rolümü almıştım. Bahçeye geldiğimizde herkesin dışarı da olduğunu ve gruplar halinde beklediğini fark etmiştim.

Arya ve Toprağı köşede bekleyenlerin arasında gördüğümü de Merih'le yönümüzü o tarafa çevirmiştik.

Merih "Ne oluyor burada? Neden kimse sınıflara geçmiyor?" dediğinde Arya bakışlarını Merih'e çevirdi.

"Yarışma konusunda bilgilendirme yapacaklarmış ve takımları belirleyeceklermiş." Dediğinde Merih'le birbirimize bakmıştık.

"Hani şu kurtlar ve vampirler arasında yapılan yarışma mı?" dedikten sonra Merih cümlemin geri kalanını tamamlamıştı.

"Kazanalar diğer klanlarla ya da soylarla tekrar bir yarışmaya giriyorlar?" dediğinde Toprak ve Arya başını sallamışlardı.

"Peki, hangi takımlar olur?" dediğimde arkamızda bir hareketlenme hissetmiştim.

"Takımlar az çok belli oluyor yavru ceylan. Yenecek takımlar da belli."

Arkamı döndüğümde okyanus rengi mavi gözlerin ela gözlerimi esir almıştı. Ukala bir şekilde yüzüme bakarken ben arkasından gelenlere bakmıştım. Bir kişi dışında hepsinin yüzünü görebiliyordum.

"Takımların kim-kim olacağı daha belli değil. Bence şimdiden o egonu konuşturmaya başlama derim." Dediğimde bakışlarını bahçede gezdirdi. Sonra geri bana döndü.

"Takımlar belli, yenecek takımda belli yavru ceylan." Diye soğuk ve mesafeli bir sesle yanımdan ayrılmıştı. Sürüsü peşinden giderken o yüzü gözükmeyen kendini gizlemeye çalışan çocuk omzunun üstünden bana baktıktan sonra yürümeye devam etmişti.

Toprak "Şu çocuğu öldürmemek için zor duruyorum." Diye sesini yanımda duyduğunda kimden bahsettiğini biliyordum.

Merih "Niye oğlum, bence zararsız birisi, hem az çok tanıyorum onu." Dediğinde Toprak yüzünü buruşturdu.

Melez Kız / Kanlı AyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin