Bölümü okuduğunuz tarihi buraya yazarsanız çok sevinirim! Keyifli okumalar. ♥️
Lütfen puanlamayı unutmayın. ♥️
BÖLÜM 4 – ŞAŞIRTICI GELİŞMELER
LUCAS
Gözlerimi San Francisco manzarasından ayırıp ofisime yöneldim. Ne zaman boğuluyor gibi hissetsem büyük terasım ilk kaçış noktam oluyordu. Bugün her şey üstüme üstüme geliyordu zaten.
Hera'nın sinir bozucu erkek arkadaşı elbette ki bu üstüme gelen sebeplerden birisiydi. Bu kadını etkilemek için önce sevgilisini yolumdan çekmem gerecekti ve bu ekstra efor demekti. O kadar zor olmamalıydı, bana bakışlarından ve duruşundan anladığım kadarıyla buna meyilli gibiydi. Belki sadece biraz üstüne gitmem yeterdi.
Viski bardağımı alıp dudaklarıma götürdüm ve sert içkim boğazımdan süzülürken bu içkiyi bulana binlerce şükür yağdırdım.
"Gören de viskiyle seviştiğini zannedecek."
Aldığım zevk buna yakın denebilirdi. Gülerek kafamı sesin geldiği yöne çevirdim. Gözlerim Sam'in dağılmış suratını gördüğünde yuvalarından çıkacak gibi açıldı.
"Sana ne oldu böyle?"
Sam omuz silkerek bana yaklaştı.
"Dün bir kavgaya karışmış olabilirim."
"Kavga mı?" İnanamayarak yüzüne baktım. "Ne tür bir avukat kavga eder? Sen delirmişsin Sam."
Elimle koltuğu işaret ettiğimde sessizce bir şeyler mırıldandı ve kendini büyük L koltuğuma bıraktı. Bardağımla beraber masama doğru ilerledim ve bir açıklama yapmasını bekleyerek oturdum.
"Sokak kavgasıydı. Birkaç gaspçı tarafından saldırıya uğradım."
Hırıltılı nefesleri, ciğerlerine sağlam bir darbe yediğini açıkça gösteriyordu.
"Bu basit bir şey gibi durmuyor. Aldığın darbeleri buradan bile anlayabiliyorum. Doktora gittin mi?"
Kafasını salladı. "Evet. Seninle görüşmemi kaçırmak istemediğim için buraya uğradım. Normalde dinlenmem gerekiyor." Arkasına yaslanırken yüzünü buruşturup göğsünü tuttu.
"Canına sağlam okumuşlar dostum."
"Hadi ya?"
Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım ve viskimin son yudumlarını bir dikişte bitirdim.
Sam bir şey diyeceği sırada kapı hafifçe tıklatıldı ve Hera içeriye doğru süzüldü. Bu kadının bu kadar güzel olması normal değildi. Eğer irademi kontrol etmeyi öğrenmiş olmasaydım ya da aramızda bir soğuk savaş olmasaydı, onu gerçek anlamda yatağa atmak için yapmayacağım şey yoktu.
"Kusura bakmayın, biraz geç kaldım." Sesi sanki bir şeylere sinirlenmiş gibiydi. Gerginliği bariz bir şekilde yüzünden okunuyordu.
Tek kaşımı kaldırıp elimle çenemi sıvazladım. "Sen iyi misin?"
"Evet." Dedi ve birkaç adım atarak yanıma doğru yaklaştı. Gözleri Sam'e doğru kaydığında olduğu yerde donup kaldı.
"Sen..." sesi titredi ve yüzü dehşet dolu bir ifadeye büründü. Anlam veremeyerek ikisi arasında gözlerimi gezdirdim.
"Tanışıyor muyuz?" Sam kaşlarını çatıp Hera'ya baktı. Doğrulmak istediği belliydi fakat ciğerleri göğsüne baskı yapınca kendini tekrar koltuğa bıraktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜMÜŞ TAHT (+18) KİTAP OLDU!
Romance*Karanlık Romantizm (FANTASTİK DEĞİL) *Enemies to Lovers *Ortak düşmana karşı birlik olma *Güçlü kadın karakter *Ters köşeler *Yetişkin İçerik Hera ve Lucas'ın yolları kesiştiğinde ikisinin de düşündüğü tek şey aralarındaki soğuk savaştı. Biri diğer...