Bölüm 20

35K 1.4K 720
                                    

Merhaba güzellerim nasılsınız bakalım?

Bölüme geçmeden önce Yıldıza basmayı unutmayın:)

Çok çok yorum yapmayıda unutmayın ne kadar çok yorum o kadar erken bölüm:)

İyi okumalar❤️

Ölürüm hasretinle

İnsanlar kendilerini diğer insanlara karşı tamamen açmazlar. Bu nedenle kişinin içinde bulunan fırtınaları çoğu zaman kimse bilemezdi.

Kendi içimde'ki ruhumdan özür dilemek istiyorum. O çok zor olan yükleri omzuma alıp yaşamaya çalıştığımdan, değmeyecek olan kişilere güzel duyguları yaşattığımdan, beslediğimden ve en çok kendi ihtiyacım olan değeri veremediğimden kendimden özür diliyorum.

İnsanlar yavaş yavaş inanmamayı, güvenmemeyi, kronik şüpheci olmayı öğrenir. Bu gerçekleştiğinde, artık ne yazık ki çok geçtir. İnsanların "tecrübe"Dediği şey budur.

Kalbiyle bağlantısını kaybetmiş bir insana tecrübeli denir.

Bende kalbimle bağlantımı kaybetmiştim...

Burak'ın bakışları dikiz aynasından beni bulduğunda kafasını iki yana sallamıştı.

Yapma der gibi

Onu umursamayarak Ateşe döndüm.
Gözlerinin içi parlayarak bana bakıyordu. Nefes almamla omuzlarım inip kalkmıştı dudaklarımı aralayıp."Ateş ?"Dediğim de bana döndü.

"Söyle güzelim?"

"Ben boşanmak istiyorum!"Dedim
Keskin sesim arabanın içini doldurmuştu

Gözlerinde'ki pırıltının an be an koybolduğunu gördüm, gözlerinde'ki ifade hayal kırıklığı yerini almıştı. Sertçe yutkunduğunu gördüm

Gülümsemesi solduğunda bakışlarım dudaklarına gitsede yeniden gözlerine baktım. Kalkıp onu çekip vursaydım bile bana öyle bakmazdı dumura uğramıştı.

Sadece gözlerime baka kaldı

Alt dudağımı ıslatarak dudaklarımı aralayıp"Ateş"Dedim yeniden.

Ateş zar zorda olsa bakışlarını benden alıp Burak'a baktı."Hastaneye gidiyoruz"Dedi sesi içine kaçmış gibiydi.

Gerçeklerden kaçıyordu

Burak dikiz aynasından Ateşe baktıktan sonra bakışlarını bana çevirdi. Kafamı iki yana salladım, benim daha fazla canımın yakmasını istemiyordum

Nurulah arabayı çalıştırdığın'da arabada kimseden çıt çıkmıyordu. Kafamı arabanın koltuğuna yaslayıp gözlerimi kapattım.

Yüzümde kuruyan kanın kokusu ciğerlerime doluyordu, midemin daha da bulanmasına neden oluyordu.

Başım ne kadar ağrısa'da umursamadım. Ateşin yan tarafımda oturan varlığı içimi daraltmaya yetiyordu bile. Bana yaptıklarını unutacak değildim
Boşanacaktım daha fazla yanında kalıp ona mahküm kalmayacaktım.

Beni sevmesi yanlıştı..

Zihnimde, ruhumda, bedenimde o kadar yorgundu ki, hiç birşey düşünmek istemedikçe olaylar üzerime geliyordu.

Ölmek istedim bin kere ölmektense bir kere'de bitsin diye, ama kimse anlamadı ya ben Azrail'in, ya Azrail benim kapımı çalıcaktı birgün.

Birgün

Kaderim

Kaderime binlerce kez lanet ettim

Başım bir kez daha sızladığında dişlerimi sıktım. Lanet olası baş ağrısı, beni fazla zorluyordu. Yan tarafımdan bir inilti duyduğumda, gözlerimi açıp Ateşe baktım.

Ateşin ÇemberiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin