25. Bölüm

538 29 4
                                    


Aybars'ın Anlatımından....

Bir hafta geçmişti ve Hira hala uyuyordu yatağın yanındaki koltuğa oturup onu izlemeye başladım. Hiç bir şey yapamıyordum uyanması için çaresizce bekliyordum sadece, onlarca doktor geldi ve hepsi sağlık durumunun iyi olduğunu söyledi ama uyanmıyordu. Deniz çok uğraşmıştı ama oda yapamamıştı onu eğiten büyücünün yanına gitmişti şehir dışına olayı ona anlatıp yardım isteyecekti. Derin nefes alıp Hira'nın yüzünü inceledim, kırmızı dudaklarının rengi solmuştu bu hali canımı yakıyordu ona doğru eğilip elimi yanağına koydum ve yavaşça okşadım.

-Uyan artık bebeğim.

Bakışlarını, gülüşünü, utanınca pembeleşen yanaklarıyla verdiği tepkileri özlemiştim uyurken onu izlemeyi seviyordum ama bu çok fazlaydı. Ona yaklaşıp boynundan öptüm kafamı kaldırmayıp bir süre bekledim, kokusunu içime çektim istemsizce gözlerim kapandığında gülümsedim kokusuna bayılıyordum ahh şimdi kıkırdayıp beni itmesi gerekiyordu huylandım diye mızmızlanması ama tepkisizce yatıyordu. Kapının tıklatılmasıyla ondan uzaklaştım, Kerem içeri girip yanıma yaklaştı ve elini omzuma koydu.

-İyi misin?

Başımı evet anlamında salladım ama iyi değildim Hirayı istiyordum, tepki vermeden yatıyor oluşu ve yardım edememem canımı yakıyordu. Kerem boğazını temizler gibi ses çıkarttığında ona döndüm.

-Aslında sana söylemicektim ama olay büyüdü.

Kaşlarımı çatıp ona baktım.

-Ne olayı?

-Mahzende olaylar karıştı Emiri depoda tutmamız yüzünden Demir sorun çıkardı. Seninle görüşmek istiyormuş.

Sinirle derin nefes aldın ve ayağa kalktım. Emiri depoda tutuyordum bir haftadır onu sıkıştırıp konuşturmaya çalışmışlardı ama işe yaramamıştı. Hira'nın yanından Deniz beni odadan kovduğunda ayrılmıştım o zamanda iki dakika geçmeden odaya yeniden dalmıştım ve yanından hiç ayrılmamıştım. İlk Emirin yanına sonrada mahzene gidicektim tüm sinirimi onun üzerinden çıkarmak için aklımdan planlar kurarken giyinme odasına girdim. Üzerime siyah kapüşonlu giyip altımada siyah pantolon giydim silahımıda belime takıp odaya geri döndüm. Yatakta yatan kelebeğimi görünce Emire olan nefretim dahada artıyordu kaçıran kişinin o olduğunu düşünüyordum. Aklıca Hira'nın gözünde kahram olup kendisini iyi biri olarak tanıtıcak ve ona yaklaşıcaktı.

Yazarın Anlatımından....

Aybars evden çıktıktan sonra Aylin Hira'nın yanına gitmişti. Odanın kapısını açıp yatakta yatan arkadaşına baktı, gözleri dolmuştu onu öyle görünce içeriye girip kapıyı ardından kapattı ve yatağa yaklaştı.

-Pandaaa uyan artık yaa özledim seni.

Genç kız kendini tutamayıp ağlamaya başladı dizlerinin üzerinde yere çöktü ve arkadaşının elini tuttu.

-Hira lütfen artık uyan.

Hira başından beri her şeyi duyuyordu ama tepki veremiyordu. Kalkıp Ayline sarılmak istiyordu ama yapamıyordu vücudunu hareket ettiremiyordu ses çıkartamıyordu. Aylin kafasını kaldırdı ve Hira'ya baktı.

-Hira aklıma bişe geldi dur gelicem.

Aylin göz yaşlarını silip koşarak odadan çıktı. Sofi ve bellanın odasına gidip yatakta yatan sofiyi kucağına aldı Hira uyuduğundan beri Sofi'de uyuyordu ara sıra uyanıyordu ama yemek yemiyordu sofiyi Hira'nın odasına götürdüğünde sofi Hira'yı gördüğü anda Aylin'in kucağından atlayıp yatağa tırmandı ve sahibin yanına sırnaştı. Sofi miyavlayıp başını Hira'nın eline sürttü onu sevmesini istiyordu adeta. Aylin sofinin bir anda hareketlenmesine şaşırmıştı, şuan yaptığı hareketlerde gözlerinin dolmasına sebep olmuştu.

Bay Safkan ve Kelebek (Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin