18. Bölüm

204 7 16
                                    

Selamun aleyküm cemaaaaat
-----------------------------------------------------------

İmamnur: Şey, yani o zaman biz napcaz? Yani ben nasıl davrancam sana. Ölene kadar hiç yüzüne bakmicam mı? E o zaman nasıl 5 tane çocuğumuz oluyor ki?

Cankır benim bu heyecandan sorduğum saçma sorulara güzel gülümsemesiyle gülüyordu.

Halbuki iç sesim yerin dibine giriyor bu cümleyi kuracak beynim dumur yani

Sonra birden gülümsemesi durdu. Merakla baktım yüzüne, sonra bakmamam gerektiği aklıma geldi, anında kafamı eğdim, omzuna bakmaya başladım.

Cankır birden utangaç bir ses tonuyla konuşmaya başladı. Kızarmış mıydı o? Bir dakika ben ne zaman bu kadar utangaç bir şey olmuştum.

Ne zaman böyle imanlı olmuştum. Sanırım Cankır'ın bana öyle demesi benim içimdeki iman gücünü ortaya çıkarmıştır.

Allah iflah etmişti işte bizi

Cankır: Yani 5 veya daha fazla çocuğumuz olması için evlenmemiz gerekiyor.

Ne? Kıpkırmızı oldum sanırım. Ne diyor ya bu çocuk?

İmamnur: Ne? 5 tane büyütmek çok zor olur zaten sen bir de daha fazla mı istiyorsun?

Aklımı çalıştırmadan söylediğim sözleri sonradan kulaklarım duydu. Ne dedim ya ben? Affff

Cankır: Sadece sen tek bakmayacaksın ki. Ben de bakarım çocuklarıma, sana yardım ederim.

İmamnur: Sen mi?

Cankır: Evet neden ki, edemez miyim?

İmamnur: Yok hayır edersin.

Sonra biraz sessizlik oldu. Neden konuşmuyor bu çocuk.

İmamnur: Biz şimdi evlenecek miyiz?

Cankır duyduğu şeyle şok olmuştu. Niye ki? Biz bu konu hakkında konuşmuyor muyduk zaten

Cankır: Yani şuan bile evlenebiliriz bana kalırsa ama biraz beklememiz lazım bunun için

İmamnur: Şey senin bu dediğin evlenmek normal evlenmek dimi yani

Cankır: Yani dini nikah yapıp daha sonra da evlenebiliriz

Bir dakika ya, biz şuan napıyoruz olum. Çocuk karşıma geçmiş evlilik konuşuyor.

İmamnur: Hayır bir dakika ya. Ben hiç zor kız oynamadım. Allah Allah. Evlenmiyorum ben şimdi daha teklif bile yok niye evleniyim ki

Ben az önce neden kıpkırmızı oldum ki? Ben azgın tarafım kendine gel!

Cankır yandan ufak bir gülümseme bahşetti. Yok anam ben nazlı kızı oynayamam ya.

Cankır: Seni kaçırıp zorla nikah basınca da bakalım böyle diyebilecek misin.

Ona 'hadi ordan lan' bakışı attım.

İmamnur: Tamam o zaman sen evlenmeyeceksen benimle gidelim artık yurda yeter geç kaldık zaten.

Cankır gözlerime baktı bir an. Şimdi ona ceza olsun diye bakmak vardı ama günahtı işte. Çektim gözlerimi. Cankır gülümsedi sanki bir şeyden emin olmuş gibi...

Cankır önden önden yürürken ben onun arkasında yere bakarak takip ediyordum. Gideceğimiz yer aynı zaten niye etrafa bakiyim ki

Cankır'ın sırtına çarpmamla durdum. Niye duruyo la bu daha gelmedik ki yurda.

İmamnur: Hayırdır niye durdun

Kafamı kaldırdığımda karşımda çok büyük ve çok güzel bir cami vardı. Tam o an akşam ezanı okundu. E oruç??

İmamnur: Aha ezan, oruç, yemek...

Cankır: Gel geç bu camide her gün iftara yemek verilir. Gel bugün de burda yiyelim. Mi? İster misin?

Bide soruyor mu? AÇIM BEN AÇ! Hızlı hızlı camiye girdim. Yemeğimi alıp milletin içine karıştım Cankır'ı beklemeden. İllaki gelir dimi...

Cankır: Camiye girmek için bu kadar hevesli olacağını düşünmemiştim.

İmamnur: Yemekten sonra da akşamı kılarız olur mu?

Cankır: Sen namaz kılıyor musun?

Yüzüne 'ayıp ediyorsun gavur muyuz biz' bakışı attım.

İmamnur: Yani pek dikkat etmesekte yaşantımızda 5 vakit namazımızı kılıyoruz evelallah

Ulan acaba Cankır'a hidayet gelmeseydi ben ne zamana kendime gelirdim? İyi eş seçimi budur arkadaşlar

Cankır bana öyle güzel bakıp gülüyordu ki... Sanırsın çocuğu sınavdan 100 almış gibi...

Yemeklerimizi yedik, abdestlerimizi aldık, akşamı kıldık ve Cankır'ın yanına gittim.

İmamnur: Hadi çıkalım, geç kaldık zaten yurda

Cankır: Yok ben babamdan izin aldım az önce. Hatta geliyorlar şimdi, babanlar ve babamlar. Tabi sizin kızlar ve bizden birkaç erkek de geliyor.

Oha, neden? Bir de babamlar taaa Kocaali'den neden geliyorlar nasıl bide nasıl?

İmamnur: Babamlar nasıl geliyor ya?

Birden caminin büyük kapısı açıldı ve sürü gibi anamlar ve anası ve kızlar ve erkekler içeri daldı.

Ağzım açık olanları izlerken kızlar ve annemler beni alıp bayanlar tarafına çıkarttı. Noluyor kardeşim ne bu tantana

Aşağı erkek tarafına bakiyim derken Cankır'ın annesi elime vurdu.

Selma annem: Kız ayıp bakma

Beni giydirmeye başladılar. Ne giyindiğimi görmedim bile o kadar hızlı gerçekleşiyor ki herşey.

Kafama birşey taktılar. Aşağı doğru itmeye başladılar. Elbise mi giydim ben eteğimi var sanırım. Yere bile bakamıyorum ki direk itiyorlar beni Aşağı düşmemeye çalışıyorum.

Bayan kısmından çıkıp caminin iç tarafına gelince imamı ve yanında damatiıkla duran Cankır'ı gördüm.

Bu çocuk niye damatlıkla? Kendi üstüme bakma gereksinimi duydum. Yan tarafa bakınca caminin camından kendimi gördüm.

Gelinlik? Çok mükemmeldi. Kabarık eteği vardı. Bir dakika biz ne yaşıyoruz.

Anamlar beni itmeyi bırakıp damadın yanına geçmemi söyledi.

Bir dakika ben evleniyor muyum noluyor burda? Babamlar neden vurmuyor Cankır'a?

Lan ben Selma teyzeye anne mi dedim? Tövbe bismillahirrahmanirrahim. Kafayı yiyorum. Lan ben evleniyorum mu?

Cankır'ın yanına geçtiğimde kısık sesle bana seslendi ve göz kırptı.

Cankır: Ben sana demedim mi seni kaçırıp zorla nikah basarım diye

-----------------------------------------------------------

Azgın İmamnur Ve Cankır Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin