Baji-kun bana garip bir şekilde bakıyordu. Bir kaç saniyeliğine sustu. Sonra konuşmaya başladı "takemichi... Bu 'Y/N' hakkında konuşmak istiyorum" dedi. Bir kaç defa etrafına baktı ve sonra devam etti "en kısa zamanda 'Y/N' ile konuşmak istiyorum" diye ekledi.
Tek verdiğim cevap kafa sallamaktı. Taa ki aydınlanana kadar.. Baji-kun a yavaşça seslendim "bugün antrenmanı var, istersen orda onunla konuşabilirsin baji-kun." baji-kun benim boyuma doğru eğildi ve "e o zaman yolu göstersene" dedi.
Kafa salladım ve yolu tarif ettim. Baji-kun beni de alıp motoruyla spor salonuna sürmeye başladı. Aslında draken-kun u ve mikey-kun u yalnız bırakmak başta pek iyi bir fikir gibi gelmese de draken-kun bana "baji merak ettiyse önemli bir şey olabilir. Ben mikey e bakarım" dediğinde baji-kun ile gitmiştim..
Baji-kun sürerken hiç konuşmamıştı. Gözleri çok bariz bir şekilde dediğim spor salonunu arıyordu. Spor salonunu görünce baji-kun a "geldik" dedim. Geldik dememle beraber baji-kun aniden durdu.. Yere yapışacağımı sanmıştım ama şansıma böyle bir şey olmadı. Bana sorgular şekilde bakan baji-kun u görünce "kardeşim kendini fazla zorlar ondan bazen arkadaşıyla spor salonuna gelip antrenman yapar." dedim.
Kafa sallamakla yetindi. Spor salonuna iyice yaklaştığımızda baji-kun u uyarmam gerektiği aklıma geldi.. Bazen Y/N topa o kadar sert vuruyordu ki top dışarı çıkıyordu. Tam uyarıcakken "yine mi" diye bağıran birini duyunca baji-kun u kolundan çektim ve kapıdan uzaklaştırdım.
Bana bakıp "ne yapıyorsun takemichi" dedi. Ses tonundan anlamış olduğum kadarıyla sinirliydi. Taa ki kapıdan hızlı bir şekilde top çıkana kadar. Baji-kun a baktım ve "özür dilerim başta uyarmam gerekirdi.. Bazen toplar dışarı, bu çıkan top gibi, çıkabiliyor. Ve gerçekten can yakıyorlar... " dedim.
Kafama yavaşça vurdu ve "burda asıl özür dilemesi gereken benim. Afedersin" dedi. Ve beni elimden tutup kaldırdı. Sonra yavaş yavaş salona yürümeye başladı. Tam kapıyı açacakken birinin sertçe açmasıyla durdu. O kişiye baktım. Bu oikawa değil mi? Neden hep Y/N yle beraber çalışıyor ki..
Baji-kun ve oikawa arasındaki sessizliği bozdum. "Oikawa bu baji-kun. Baji-kun bu da oikawa Y/N takım arkadaşlarından biri" dedim. Baji-kun önce bana baktı sonra oikawa ya sonra "acaba 'Y/N' müsaitse konuşabilir miyiz?" dedi. Oikawa önce biraz suskunlaştı sonra "Y/N-chan~ sana gelmişler" dedi.
~Baji' nin gözünden ~
Çok garip biriydi. Neden bana böyle bakıyordu ki.. Eğer takemichi'nin kardeşiyle görüşmeye gelmeseydim kesin bunu döverdim. Ama sakin kalmam gerekiyordu. "Y/N-chan~ sana gelmişler" diyince düşüncelerimden ayrıldım. Kazutora yı tanıyan 'Y/N' ile konuşacaktım sonuçta..
Ona böyle hitap etme nedenim ise, kazutora küçükken birbirimize her şeyi anlatıyorduk yani kazutora küçükken Y/N ile arkadaş değillerdi. Bu da tek bir yere gidiyor... Kazutora hapisteyken arkadaş olmuşlardı ya da kazutora hapse girmeden bir kaç hafta önce..
Ama nedense kazutora yı benden daha iyi tanıyormuş gibime geliyordu..
Orda hem kazutora nın hem de benim hayatımı kurtarmıştı. Hayatlarımızı kurtardığı yetmemiş gibi üstüne üstlük benim yıllardır yapamadığım şeyi mikey e ciddi bir yüzle bakıp iki cümle söyleyerek bitirmişti. Mikey e benim bile diyemiyeceğim bir şey söylemişti.. O yüzden ona orda 'melek' demiştim.
Ama mikey e söylemiş olsa da söylediği sözleri beni bile etkilemişti...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
