Birinin beni dürttüğünü hissedince düşüncelerimden ayrıldım. Ve dürtüldüğüm tarafa baktım. Takemichi bana eliyle önümü işaret ediyordu. Önüme döndüğümde onu gördüm. Y/N. Ona oikawa aradan çıkınca seslendim. "Sen Y/N sin deme?" dedim. Bana 'sen salak mısın?' bakışı attı ve "'valhalla' ve takemichi nin olduğu takım savaşırken, draken-san nın beni tanıttığından eminim!"dedi. Valhalla derken işaret ve orta parmaklarıyla tırnak içine almıştı.
Cidden bu kız takemichi yle kardeş miydi? Ehhh boşversene tanımak lazım sonuçta..
" Şeyy.. Hayatımı kurtardığın için biraz onun şokundaydım.. " dedim. Elini çenesine koyup düşünür bir yüzle baktı. "Haa sen kazu-kun nun bahsedip durduğu arkadaşı olmalısın! Ara özür dilerim.. Hem kazu-kun adına hem kendi tavrım adına.. Gerçekten, aslında seni çok seviyor, saçlarından kazu-kun nun arkadaşı olduğunu anlamalıydım.." dedi.
"Saçlarımdan?" anlamamıştım kazutora benim hakkımda ne demişti. "'Saçına bir kız gibi özenle bakan bir arkadaşım var sadece o bana inanıyor' demişti. Ondan saçlarından tanımalıydım dedim" dedi güler bir yüzle.. Gülümsemesi çok garip ve huzur vericiydi.. Sesinden bahsetmiyorum bile..

(full demon slayer dan gidiyom sanki 😔)
"Benim hakkımda böyle mi dedi.. Eğer öyleyse.. Neden.. Beni öldürmeye çalıştı..." dedim. Yüzüm iyice kararmış kafam yere doğru inmeye başlamıştı.. Y/N cevabıyla tepem attı "zorunda olduğunu söyledi. Bende nedenini öğrenmek için kazu-kun nu takip ettim. Takemichi ye benzeyen ama gözlük takan biri ona 'baji yi savaşta bıçaklayacaksın dedi."
Y/N nin bahsettiği kişi bariz bir şekilde kisaki tetta ydı. Demek Y/N onun ne kadar kötü biri olduğunu biliyordu. (küfre gerek yok dljdk) Eğer Y/N bunu mikey e de derse.. İnanır mıydı?? Hayır inanmaz çünkü ihlali bir şey yapmadı deme?
Böyle düşündükçe sinirim daha fazla atıyordu.. O melek gibi olan sesi bir daha duyunca kafamı kaldırdım.. Gözlerim küçülmüştü. "İçinizde hain var. Ve bunu 'kaptanınıza' söylemekten çekiniyorsanız kötü 'takım arkadaşı' olursunuz. Ama eğer 'kaptanınız' size inanmassa kötü 'kaptana' sahip olmuşsunuzdur. Ki bu da o 'takımı' bırakmak için bir sebeptir." dedi.
Ve arkasını dönüp "Oikawa hadi devam!" diye bağırıp salondan içeri girdi. Tanrım ona asıl sormam gerekenleri sormamıştım bile.. Bi an Y/N nin o savaşta mikey e söyledikleri aklıma geldi..
"Hayat satranç oyunu gibidir. Ve sen kraliçeyi koruyorsun.. İşte bu yüzden er ya da geç kaybediceksin!"
Ne demek istediğini pek anlamamıştım ama bu sözler çok tanıdık geliyordu.. Sanki dedikleri gerçekmiş gibi.. Siyah beyaz küçük karelerden oluşan büyük bir dikdörtgenin diplerinde piyon oynatıyormuşuz gibi geliyordu..
O zaman şu an karşımdaki oyuncu kisaki ydi. Bundan emindim.. Takemichi ye baktım, bana endişeli bir şekilde bakıyordu. "Kardeşine teşekkür ettiğimi söyle.. Gerçekten aydınlanmamı sağladı. Aslında istediğim soruları soramadım ama olsun!" dedim ve motoruma bindim..
Eve giderken yeniden söylediği sözler aklımda yankılandı "Ve sen kraliçeyi koruyorsun.. İşte bu yüzden er ya da geç kaybediceksin" kralı oynamak için ne yapmam gerekiyordu?.. Eğer kendimi feda edersem mikey beni dinler miydi? Ama o zaman Y/N nin dedikleriyle yaptıkları uyuşmazdı.
Yani eğer ölerek kazanmam daha iyi bir seçenek olsaydı neden beni kurtarsın ki?! Kazanmama yardım ederdi..
Neni kurtarma.. Bi anda aydınlandım ve.. Beni kutarma nedeni eğer orda ölseydim kazanmıycaktım aksine kaybedicektim değil mi? Dedim kendi kendime.. Sonra gökyüzüne, yıldızlara, baktım. Ve
"Teşekkürler Y/N sen gerçekten bir meleksin " dedim. Sonrada eve doğru sürmeye devam ettim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
