Chifuyu sanki bulutların üzerinde uçuyordu. Baji'nin kolları ona öylesine rahatlık veriyordu ki yerinden kalkmayı düşünmüyordu bile. Biraz tuhaf olmuştu ama sevdiği erkeğe kavuşmayı başarmıştı.
"Fuyu'm." dedi Baji, sarışın çocuğun şakaklarını öperken. "Son zamanlarda neden saçmaladığını anlıyorum artık. Sen anlatmaya karar verene ve anlatmanın bir yolunu bulana kadar seni zorlamayacağım."
Dudakları yeniden kavuştu. Chifuyu rüya gördüğünü düşünmeden edemiyordu. Sahi sahi Baji'yi öpmek inanılır gibi değildi.
İlişkilerinin kazandığı yeni adı kutlamak için anadan doğma soyunarak okyanusa girdiler. Henüz bahar ayları ve gece olduğu için üşüdüler ve çığlık çığlığa kumsala geri döndüler.
Çıplak ciltleri ıslakken ay ışığında çizgi filmlerdeki periler gibi parlıyordu. Baji başını Chifuyu'nun beline koyarak ellerini de kalçalarında gezdirdi. "Götün de taş gibiymiş ha!.. Sikilir."
Kahkaha atan Chifuyu yeni sevgilisine takıldı. "Göt fetişin mi var oğlum ne manyak adamsın!" Sarışın çocuk kalçasında oluşan yanma hissiyle bağırdı. "Aa! Ne ısırıyorsun?"
"Pardon! İnanılmaz tatlı görünüyordu, dayanamadım."
Baji'nin özrü üzerine Chifuyu, onun bacak arasına baktı. Cinsel organı yeni bir deneyim için hazır görünüyordu. Önce biraz korktu ve hatta çekindi ama sonra dişi kediler gibi partnerine sürünmeye başladı.
Bir süre kur yaptıktan sonra Baji göğsünü sarışın çocuğun sırtına yasladı; kulağına fısıldadı, boynunu öperek onu tam anlamıyla hazır hale getirdi. Baskınlık kurduğu için memnundu. Altındaki çocuğun yavaşça içine girdi.
Domine edilen Chifuyu da halinden memnundu. Tek sorunu Baji onu zevkin doruklarına çıkarırken tutunacağı hiçbir yer yoktu. Kavradığı kumlar avuçlarının arasından kayıyordu. Son çare olarak sevgilisinin kollarına tutundu.
卍 卍 卍
"Oha sevişmişleeeer! İnanmıyoruuuuum!" diye böğürdü Kazutora hemen ertesi gün. Baji'nin çürümüş kollarını ve Chifuyu'nun morarmış boynunu gördüğü gibi. "Ne biçim sikiştiniz lan! Dayaktan çıkmış gibisiniz."
"Ay n'oluyo n'oluyo!" Sanzu da olay yerine damlamıştı. "Kimler sevişmiş? Baji ve Gayfuyu mu? Tamam, şaşırmış gibi yapıyoruz."
"Kazutora, Sanzu." Mikey'nin uyarıcı sesi duyuldu. "İnsanları utandırmayın lan." Böyle demiş olmasına rağmen o da yeni çiftle uğraştı. "Şimdi, asıl sorun şu: hanginiz hamile?"
Sanzu ile Kazutora patlarcasına gülerken, Baji bayık gözlerini Mikey'ye dikti. "Size de iyi malzeme çıktı amına koyayım!"
Yeni kankalarının deli gibi güldüğünü duyan Rindou neler olup bittiğine bakmak için gelmişti. "Ne oluyor lan burada?" Sanzu kulağına fısıldayıp, durumu izahat edince o da kahkahalarıyla onlara katıldı.
Draken kolunu Baji'nin omzuna attı. "Abi bırak çoluk çocuk biraz eğlensin. Zaten zamanla normal gelmeye başlayacağı için sıkılacaklar. Sen de onlar birbirine çaktığında dalga geçersin."
Baji göz kısarak alaycı ikiliye baktı. "Elbet elime, dilime düşeceksiniz oğlum!" eğilerek Chifuyu'yu yanağından öptü. "Sen bu öküzlere bakma, balım."
"BEYLER!" Öyle bir ses duyuldu ki herkes bir anda susarak, konuşan kişiye baktı.
Kısa boylu bir insan olduğu için Senju kutulara çıkarak dikkatleri üzerine daha çok çekmeye çalıştı. Hemen bir basamak altındaki kutuda Takemichi duruyordu ama kızdan uzun görünmüyordu. "Beni dinleyin! Size çok önemli bir duyuru yapmak için sizi buraya çağırdım."
Tamamen sessizlik sağlanınca kız devam etti. "Tokyo Manji Çetesi, Brahman ve Haitani kardeşler resmi olarak müttefikler ve hepimizi ilgilendiren bir sorunumuz var. Bunu sizinle paylaşan kişi ben olmalıyım çünkü Mikey ile ilişkim olduğu için Toman'la, büyük ağabeyim ile çok sevdiğim yakın arkadaşları üyesi olduğu için Brahman'la ve hem Ran hem de Rindou ile arkadaş olduğum için Haitani kardeşlerle güçlü bağlantılarım var."
Baji, Mikey'ye ters bir bakış attı. "Lan! Senju ile mi çıkıyorsun? Bir de gizlemiş bizden. Köpek Mikey! Konuşma lan! İt!"
Mikey şaşkın şaşkın etrafına bakınırken kendini savundu. "Yani ne bileyim, abi. Çıkıyormuşuz. Ben de şimdi öğrendim."
Senju avucunu alnına vurdu. "Hay aptal ben! İlişkimiz daha sonra başlıyordu." yüksek sesle ekledi. "Şu an kafanızı karıştırdığımı biliyorum ve dahasına hazır olun! Takemichi ile ben gelecekte geliyoruz. Toman kurucularının yirmili yaşlarının sonunda, Brahman kurucularının otuzlu yaşlarının sonunda ve Haitani kardeşlerin otuzlu yaşların başında olduğu yıllar. On sene sonrasından geliyoruz."
"Zamanda yolculuk mu yaptınız?" Herhangi bir çetenin üyesi olmasa da Shinichiro da buradaydı. Bu çok geniş bir ittifak toplantısıydı. "Nasıl yaptınız? Teknoloji on yılda o kadar ilerledi mi? Bir de neden geldiniz?"
"Teknolojik bir gelişme olmadı." diye yanıtladı Senju. "Takemichi ile ben bu yetenekle doğduk. Tam olarak nasıl işliyor bilmiyoruz. Bildiğimiz tek şey bizi geçmişe gönderecek, geçmişte bir şeyler değiştirmek isteyen bir tetikleyiciye ihtiyaç duyduğumuz. Takemichi'nin tetikleyicisi Chifuyu ve neler olup bittiğini biliyor, benimki ise Rindou ve her şeyi şu an sizinle birlikte öğreniyor."
"Ben mi?" Tüm bakışlar üzerine çevrilen Rindou çok şaşkındı. "Niye geçmişte bir şey değiştirmek istemiş olabilirim ki? Şu an hayatım mükemmel. Yeni arkadaşlarım var, iyi para getiren bir işim var ve hala ağabeyimin yanındayım."
"On sene sonra Kazutora, Haru ağabeyim, Mikey ve Ran ölecekler. Onlar dışında diğer önemli isimler risk altında; Waka, Benkei, Draken, Rindou ve dahası. Chifuyu ile Rindou, Takemichi ile beni bugüne yılanın başını daha küçükken ezmemiz için gönderdiler."
Bu duyurudan sonra Senju gelecekten ve henüz hiç isim vermeden Assassins çetesinden bahsetti. Tıpkı tahmin ettiği üzere, herkes ona inanıyordu ve suikastçıların isimlerini vermesi için baskı yapıyorlardı.
"Bizim içimizdeki hain Kugyo." diyen Rindou nokta atışı yaptı. "Chifuyu-kun ile listemizi hazırlarken Kugyo ilgisini çekmişti ve Kugyo bir kimyager. Bizi kimyasal silahla öldürebilecek tek kişi o olmalı. Diğer ikisi de çıraklarıdır."
"Çetenin kurucusu karizma sahibi Endo. Öğrendiğim kadarıyla Toman'ın içinde." Senju derin bir nefes aldı. "Evet, Rindou. Kugyo konusunda haklısın. O sizin içinizdeki hain. Aynı zamanda muhtemelen planın beyni. Bir de Gensai var. Tahmin edersiniz ki o da Brahman'ın içinde. Bizi içten çökerttiler."
"O zaman çözüm belli." Ran çok rahat konuşuyordu. "O üç piçi geberteceğiz. İsimleri ve nerede oldukları belli. Geriye sadece onları gebertmek kalıyor. Geleceğin suikastçı çetesine sağlam bir suikast düzenlersek ve şu an buradaki herkes işbirlikçi olursa, en azından çenesini tutarsa, kimse bizden şüphelenmeden sorunu ortadan kaldırmış oluruz."
"Aslında onları öldürmek dışında bir seçenek bulabilir miyiz diye bu duyuruyu yaptım ama sanırım elimizden başka bir şey gelmez. Risk almadan onları yok etmenin tek yolu bu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tora no Fuyu 卍 Bajifuyu + Bajitora
FanfictionBaji genç yaşta bulduğu aşkını trajik bir şekilde kaybettikten sonra tekrar denemeye korkar olmuştu. Chifuyu'nun bu kırgın çocuğu iyileştirmesi zaman alacak gibi görünüyordu. BAŞLANGIÇ TARİHİ: 02.02.2022 FİNAL TARİHİ: 03.05.2022