5:Baji no Shigoto

437 51 140
                                    

Fazlasıyla iç karartıcı bir geceydi ve sanki zaman o anda durmuştu. Mikey daha fazla tahammül edemeyeceği için eve dönmeye karar vermişti. Sabaha kadar Baji'nin yanında kimin kalacağını bilmiyordu, merak da etmiyordu. Herkesi bir süre başıboş bırakacaktı. 

Sıkıntılı bir dönüş yolculuğunun ardından eve girdiği gibi, hırsından kum torbalarını yumruklamaya başladı. Elleri ağrısa da durmadı ta ki birisi yaklaşıp, ona arkasından sarılana kadar. Artık parmaklarının sızladığını hissedebiliyordu.

"Yine sinir krizi mi geçiriyorsun, Manjiro?" Shinichiro, erkek kardeşinin saçlarını karıştırarak karşısına geçti "Çok sinirlenince gözünün feri gidiyor biliyorsun, değil mi? Böyle oluyorsun." Shinichiro gözlerini patlatarak kardeşinin taklidini yaptı. "Bu arada, motorunun yağ akıtıyor. Bir el at da içeride bakayım neyi var." 

"Yapamam. Eve gelirken kaza geçirdim. Kırmızıda geçmişim, arabanın teki yandan geçirdi. Bacaklarım ağrıyor. Motor da o yüzden yağ akıtıyordur. Daha sonra bakarsın." Mikey pantolonunun paçalarını dizlerine kadar çekti. Alt bacağı yara bere içindeydi. Sakatlanmadığı için şanslı görüyordu kendini. 

Shinichiro onu önüne oturttu, yaralarıyla ilgilenirken sordu. "Ne olduğunu anlatmayacak mısın? Bu saate kadar evde değildin ve döndüğünde de bu haldesin." 

"Senin sürekli 'benim ufaklık' dediğin çocuk var ya. Baji. İntihara kalkıştı bugün. Sonra onu kurtaran arkadaşımıza sert çıkıştı. Ben de onun ağzına sıçtım. Sözlerim onda gelişme etkisi gösterir mi bilmiyorum. Bu sıralar hiçbir şeyden emin olamıyorum. Kazutora dışında kimin ne yapmaya çalıştığını anlamıyorum. Bir de ona belirsiz herifin teki olduğunu söylerdik."

"Kazutora net ise elinde hala tutunabilecek bir şey var. En azından diğerlerini çözene kadar  dikkatini sadece ona verebilirsin." Shinichiro, Mikey'nin tek dizini sarıp, diğerine geçti.

"Sorun da orada, ağabey! Kazutora, Baji'nin hayatına devam etmesini istiyor; Baji ise ölmek istiyor. Kendi halinde depresif depresif takılmaktan öteye geçti artık. Çektiği acıyı inada bindirmeye başladı ve sınırlarıyla birlikte sinirlerimi de zorluyor. Onunla kötü olmak istemiyorum ama resmen gel ve ağzıma sıç diye yalvarıyor. Kazutora, Baji iyi olsun diye her şeyi kabullendi hatta yerini Baji'den hoşlanan bir çocuğa verecek kadar kabullendi."

"Kazutora'nın konumu kaptan yardımcılığıydı." Shinichiro düşünceli düşünceli hesap yaptıktan sonra ağzı o şeklinde açıldı. "Şu an kaptan yardımcılığında Baji'den hoşlanan bir oğlan mı var? İ-na-na-mı-yo-ruuum! Baji'nin bundan haberin var mı? Ve senin nasıl haberin oldu?"

"Ben cinim çünkü." Mikey bön bön ağabeyine baktı, ondan yardım alarak ayağa kalktı; sarılarak yürüdüler. "Nereden bildiğimiz Toman sırrı. Seninle paylaşamam, istihbarat birliğime ihanet etmiş olurum. Baji de bilmiyor çünkü Tora'ya o kadar aşık oldu ki dibinde alev alev yanan herifi görmüyor." 

Baji için alev alev yanan herif şimdi onun yüzünden pek keyifsizdi. Mitsuya, Mikey'nin talebi üzerine onu evine kadar götürmüştü. Chifuyu sessizce odasına geçerken, Mitsuya da çocuğun ev arkadaşına, Takemichi'ye, ayaküstü neler olduğunu anlatıp gitti.

Kapının açılma sesine dönen Chifuyu, Takemichi ışığı açtığı için gözlerini kıstı. "Şey- Takemichi- Alınmazsan, yalnız kalmak istiyorum." Ayağa kalktı, Takemichi'yi dışarıda tutacak şekilde yavaşça kapısını kapattı. "Yarın konuşuruz." 

Chifuyu yatağına girdikten sonra düşünmemeye çalıştı ama iki kere Baji'nin öldüğü, bol kanlı kabuslar görerek uykusundan uyandı. Yirmi dört yaşındaydı ama konu gönül işi olunca, bir yetişkin gibi davranmakta zorlanıyordu. Baji konusunda ne yapacağını bilmiyordu.

Tora no Fuyu 卍 Bajifuyu + BajitoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin