16:Sanzu no Shi

405 42 58
                                    

O gece Chifuyu eve resmen bulutların üzerinde döndü. Beyaz yanakları sakura yaprakları kadar pembeydi ve göz bebekleri o kadar büyümüştü ki sanki yeşil değil de siyah gözlere sahip bir insandı. 

"Obaaa!" dedi Takemichi, ayakları yere değmeyen kankasına bakarak. "Chifuyu, ne oldu?" Onu omuzlarından tutup sarstı ama Chifuyu'nun kafası gidikti. Hali Takemichi'yi hem meraklandırmış hem de ürkütmüştü. "Ne oldu lan? Anlatsana!" 

"Baji-san..." Takemichi yumruğuyla Chifuyu'nun kafasının tepesine hafifçe vurunca, çocuk fabrika ayarlarına döndü. "Baji-san beni öptü. Hem de dudağımdan. Sonra konuştuk ve ben onu öptüm. İşte, bir şeyler oldu falan derken eve döndüm. Heyecandan çişim geldi!" 

"Dur lan! İşersin birazdan." Takemichi de heyecanlanmıştı ve arkadaşının mutluluğu onu memnun ederek, gülümseme halinde yüzüne yansıdı. "Detay versene! Ne konuştunuz? Bir şeyler oldu dediğin ne? Ne oldu?"

"Motorlara atladık ve Minato'daki kumsala gittik. Bokum bile dondu ama yanımda Baji-san vardı. O an bölgenin çeteleri tepemize üşüşse bile sorun etmezdim çünkü yanımda Baji-san vardı." Chifuyu gülerken kontrolsüzce ağlıyordu. "Başardım lan!" 

Bu geceden sadece iki gece sonra Chifuyu ile Baji randevuya çıktılar ve harika bir gece geçirdiler. Chifuyu kendini rüyada gibi hissediyordu ve hiç uyanmak istemiyordu ama gözardı ettiği bir gerçek vardı. Assassins denen çete yüzünden her an korkunç şeyler olabilirdi. 

Baji suratına yumulunca Chifuyu kendine geldi. Birinci Bölük karargahındaydılar ve sözde yaklaşan Assassins meydan kavgası için iki kişilik bir toplantı yapmaları gerekiyordu. Biraz konuşmuşlardı tabii ama ateşle barut yan yana durunca işler beklemedikleri şekilde gelişti.

Chifuyu öpüldükçe gevşiyordu. "Baji!" Elini sevgilisinin boynuna götürdü, ensesini okşadı. Boynu öpülürken bedeni kasıldı, vücudunu sevgilisinin vücuduna yasladı. Bakir bedeni çabucak tahrik oluyordu ama neyse ki cesurdu. Karargahtan sevişmeden çıkmayacağını biliyordu. (Y.N: Bu bir TW'dir.)

Daha fazlasını arzulayarak Baji'nin göğsüne bastırdığı gibi onu yatırdı, üzerine çıktı. Baji'nin elleri Chifuyu'nun yusyuvarlak kalçalarındaydı. Aniden dönerek üzerine çıktı, şevkle kulağına fısıldadı. "Ben asla altta olmam." Chifuyu için, inan hiç fark etmez ruh halindeydi. 

Sessize aldıkları telefonları deli gibi çalarken soyundular. Chifuyu süreci hızlandırmak için Baji'nin cinsel organını okşadı, sertleşmesine yardım etti. Telefonlarına üçüncü arama ve sekizinci mesaj gelirken, Chifuyu bacaklarını güçlüce sevgilisinin beline doladı. Baji ise yıllar sonra ilk kez altında bir bakirin olduğu bilinciyle nazikçe içine girdi. İlk deneyimi travmaya dönüştürmemek için onu nazikçe okşadı.

Baji'nin endişelerine rağmen Chifuyu çok hoş vakit geçiriyordu. Artık sadece bacakları değil, kolları da Baji'yi sarıyordu. Gözleri birbirini yakalayınca Baji sırıttı ve sevgilisinin dudaklarını öptü. Bu öpücüğün arasında Chifuyu inledi. 

Toplamda dokuz cevapsız çağrı ve yirmi üç mesaj. Buna rağmen Chifuyu ile Baji umarsızca sevişiyorlardı. Sanki yokluk içinde geçirdikleri günlerden intikam alıyorlardı. Birbirlerinin nefes sesi bile tahrik edici geliyordu. 

Orgazm anında durdular, terli alınları birbirlerine değdi. Öyle mutlulardı ki gözleri o an birbirlerinden başka bir şey görmüyordu. Baji kenara uzanarak Chifuyu'yu kolları arasına aldı. Her şeyden bihaber bir halde uyuyacaklardı.

Tam da bu esnada hastanede işler karışıktı. İğnelenmiş Toman üyelerinden biri olan Sanzu son nefesini vermek üzereydi. "Arıyorum, açmıyor." Mikey telefonunu cebine soktu. "Özür dilerim, sana Baji'yi getiremedim." 

Güçlü bir nefes almaya çalışan Sanzu ciğerlerini oksijenle dolduramadan konuşmaya çalıştı. "Önemli- değil- Mikey-" Her kelimesi onu çok yoruyordu. "Denedin... Baji'ye- Baji'ye- söyleme- pişman- olmasın-" Çocuğun gözleri doldu, çocukluk arkadaşının elini tuttu. "Mikey- ölüyorum- son sözlerim-"  

Bu anı daha önce Kazutora ile yaşamış olan Mikey gözleri dolarken Sanzu'nun yatağına oturdu ve kulağını ona verdi. "Her- şeye- rağmen- arkadaş- arkadaş- olduk- böyle- değil de- meydanda- yanında- savaşırken- ölmek isterdim- değer- verdiğim- her- her- şey-" Gözyaşları yanaklarından süzüldü. "Sana- emanet-" 

Son sözlerinden birkaç dakika sonra Sanzu da hayatını kaybetti. Bu, Toman'ın ikinci kaybıydı ve Mikey bu iki kayba da anbean şahit olmuştu. O kadar öfkeliydi ki bundan sonra yapacağı hiçbir şey için sorumluluk kabul etmeyecekti, kimseye merhamet etmeyecekti. 

Vahşet dolu bir meydan kavgasına çok az kalmıştı. Bir yanda kayıplarıyla kinlenen Toman, diğer yanda biyolojik silahıyla Assassins.

Tora no Fuyu 卍 Bajifuyu + BajitoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin