3. Bölüm

3.5K 305 160
                                    

Bebişlerim bölüme başlamadan bir şey söylemek istiyorum. Lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin çünkü yorumlarınızı görmek beni çok mutlu ediyor ve mutlu olunca daha çok bölüm yazasım geliyo. Bu yüzden lütfen bir sürü yorum yapın ki daha çabuk yb gelsin<3 sizi seviyorum hadi okuyun.

6 gün sonra

Üstüme en rahat kıyafetlerimi giydim, çantama ne olur ne olmaz yedek kıyafetler ve su koydum, ardından ise evden ayrıldım. Hergün yaptığım gibi durağa gittim, otobüse bindim ve okulun önünde indim.

Yarın Seul'e gideceğim için iyice hazır olmak amacıyla bu günü ful Yongsook hocayla çalışmak için ayırmıştım. O yüzden üst katta ki pratik odasına girip hocanın gelmesini bekledim. Birkaç dakika sonra odaya giren hocayı görünce hemen selamlaştım.

"Heyecanlı mısın yarın Seul'e gideceğin için?" diye sordu sırıtarak.

"Pek sayılmaz."

"Ben senden daha heyecanlıyım. Aslında bu günü sadece dans pratiği için ayırmadım, bir yandan da senle bunun hakkında konuşmak istiyorum." Durup nefes aldı ve devam etti. "Seçmelerde 3 aşama var. 1; ezbere bir dans. 2; freestyle dans. 3; ise şirketin seçtiği bir adayla beraber kendi koreografinizi oluşturacaksınız. Eğer bu aşamaların hepsini geçebilirsen gruba alınırsın."

"Peki ya kaç kişi seçilecek, ve ya kaç kişi başvuru yapmış?"

"Hatırladığıma göre 500 kişiden sadece 4 kişi seçilecekmiş."

"Öyleyse seçilme ihtimalim hiç yok. 500 kişinin arasından ben seçilecek değilim ya."

"Öyle deme, şansın var en azından."

"Her şeyi geçtim ama şirketin seçtiği biriyle dans etmek... ya anlaşamazsak." dedim çaresiz bir sesle.

"Anlaşırsınız merak etme. Sen rahat ol, her şey iyi gidecek." dedi güven vermek için elini omzuma koyarak.

"O zaman son kez bir pratik daha yapalım hocam." Başıyla onayladı ve bilgisayardan şarkıyı hoparlöre bağladı. Elimden gelenin en iyisini yapmalıydım. Zaten ezberimde olan hareketleri sert ve enerjik bir şekilde yapmaya başladım.

Sorunsuz bir şekilde dansı bitirdikten sonra yere oturup derin derin nefes aldım. O sıradada Yongsook hoca alkışladı beni.

"Mükemmeldin Felix, eğer bu performansla bile seçilmezsen oraya gelir jurileri boğarım." Nefes nefese olan halimle büyük bir kahkaha attım. "Çok iyisin fakat çok küçük bir sorun var, şu hareket geçişlerini fazla sert yapıyorsun. O kısımı biraz daha denemelisin."

Önüme geçti ve hareketin daha doğru bir şekilde nasıl yapıldığını gösterdi.

"İşte bu şekilde, hadi şimdi sıra sende." Oturduğum yerden ayağı kalkıp ayna kaplı duvarın önüne geçtim. Gösterdiklerinin tıpatıp aynısını yapıyordum ama yinede onun gibi olmuyordu.

"Olmuyor hocam."

"Olmuyor yok Lee Felix. Bugün sadece beraberiz, önümüzde koca bir gün var. Gerekirse tüm gün boyunca aynı harekete çalışacaksın." Hareketi tekrar denedim ama bi öncekinden farkı yoktu.

"Hadi, tekrar dene." Bir kez daha hareketi yaptım fakat nafile.

"Olmuyor işte."

"Tekrar." Ve yine olmadı.

"Hoca-"

"Hadi tekrar~" Bıkkınlıkla tekrar yaptım. Olmuyor işte neyini zorluyor bu hoca?!

"Ya olmuyor işte görmüyor musun!" Diye sesimi yükselttim birden. Yaptığım bu büyük terbiyesizliğin farkına sonradan vardım.

"Hocam... şey ben yanlışlıkl-"

"Madem öyle, hareketi doğru yapana kadar dansı aralıksız yapıcaksın. Şimdi başlasan iyi edersin yoksa burdan çıkamazsın." Evet, ayvayı yedim. "Ne bekliyorsun, hadisene."

Terden suratımın erimesine rağmen sevgili (!) öğretmenimin emri ile dansa başladım. O kadar yorulmuştum ki zar zor hareket ediyordum. Baştaki enerjik hallerimi unutun.

"Sanki bu müzik fazla yavaş, sanırım biraz hızlandırmalıyım." Bilgisayardan şarkının hızını arttırdığı için bende hızlanmaya başladım. Normalde zor değilmiş gibi birde hızlandırıyordu.

Bu sefer iyice yorgun düşmüştüm, bayılmama az kaldı denebilirdi. Yinede pes etmemiş, hala devam ediyordum. Ortalama 1 saattir aralıksız dans ediyordum.

"Hocam lütfen durdurun artık." dedim bir yandan dans ederek.

"Hayır, hala tam olarak istediğim gibi değil."

"Lütfen, bari müziği yavaşlatın."

"Olmaz."

Hafiften gözlerimin karardığını, vücudumun uyuşmaya başladığını hissettim. Sanırım daha fazla dayanamayacağım.

...

Gözlerimi açtığımda anlamlandıramadığım bir şekilde hastane yatağında, kolumda bir serumla yatıyordum. Baş ucumda ise hoca vardı. Neden buradayım ben?

"Burası neresi? Niye burdayız?"

"Dans pratiği yaparken çok yorulup bayıldın. Merak etme, şimdi her şey yolunda." Dedikleriyle beraber tamamen kafamdaki parçalar oturmuştu. En son hatırladığım gözlerimin kararıp yere düşmemdi.

"Özür dilerim, çok üzerine gittim." dedi pişmanlıkla. Sorun değil desem yalan olurdu, çünkü şu an heryerim ağrıyordu.

"Saat kaç şu anda?" Kolundaki saate bakıp cevap cevap verdi;

"Saat 18:30." Yuh! Bu kadar uzun süre baygın mıydım?!

"Benim eve dönmem lazım! Daha bavulum bile hazır değil." Hemen yakınımızdaki hemşireyi çağırıp kolumdaki serumu çıkarttırdım. Koşar adımlarla hastaneden çıktıktan sonra otobüse, oradan da evim vardım.

Kilerdeki koca bavulumu çıkarttım ve dolabımdan en sevdiğim ve en ihtiyaç olacak kıyafetlerini bavula yerleştirdim. Takı kutumuda içine attım. Ardından da tüm ayakkabılarımı bir poşetin içine doldurdum. Sonra ise parfüm, krem tarzı bakım eşyalarımı da bavula koyup kapattım. Bunları yapana kadar saat çoktan dokuzu bulmuştu bile. İlk başta ne kadar istemesemde içimi kemiren bir heyecan vardı. Sanki bu seçmeler tüm hayatımı değiştirecek gibiydi.

Devam Edecek...

Değişecek zaten şewöidwliföw

Of şu sıralar çok fazla mal mal şeylere gülmeye başladım imdat

Neyse ileriki bölümlerden spoiler vericem

Yada vermicem ağlayın

Şaka şaka ağlamayın seviyorum sizi

Neyse ben gidiyorum dudaklarınızdan öptümm

~Daisy

Dance With Me | HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin