Dance With Me | Hyunlix

34. Bölüm

Maxident'tan taste'i dinlediniz mi

Şahsen ben mezardan yazıyorum

Dinlemediyseniz koşun dinleyin

Konser alanına geldiğimizde arabayı bir yere park edip çıktık. Anında gözüme çarpan kuyruk aklımı başımdan aldı. Bu sırayı beklersek konser bitene kadar anca içer girebilirdik.

"Ne yapacağız. Bekleyecek miyiz?" diye sordum Hyunjin'e.

"Hayır tabii ki. Bir çözüm bulacağım merak etme." diyip elimi tutarak birlikte kuyruğun yanına doğru yaklaştık. Uzun kuyrukta bir göz gezdirince kendi kendime kıkırdadım "Bu kadar çok kişinin içinde kaynak mı yapmaya çalışacağız." dedim dalga geçerek. O ise benim tam tersim ciddi bir yüz ifadesiyle "Evet." dedi. Verdiği cevapla yüzümdeki gülümseme yavaşça söndü.

"Kafayı mı yedin! Öldürürler bizi yemin ediyorum."

"Kimse sana dokunamaz." dedi sert bakışlarla. Bunu sadece mecaz anlamda söylemiştim. Neden bu kadar ciddiye aldı ki?

Daha da ön sıralara doğru yaklaşıp kaynak yapmak için birini arıyorduk. Açıkcası birisi bana kaynak yapmaya çalışsaydı bu konserden onun cesedi çıkardı.

Bakınmaya devam ederken o sırada ön sıralardan bir kadın bize doğru konuştu "Dance Racha!!" Şimdi boku yedik.

Hyunjin kadına parmağıyla 'sus' işareti yaptı. Sonra da kadın bağırmayı bıraktı. Tanımamız kötü olmuştu.

"Lütfen, bizi burda gördüğünden kimseye bahsetmeyin. Yoksa mesleğimiz kayar." dedim nazik bir ses tonunda. Şansımıza kadın anlayışlı bir kadına benziyordu. Hemen dediğimizi kabul etti.

"Bu kadar sırayı nasıl bekleyeceksiniz? İsterseniz önüme geçebilirsiniz." dedi kadın güler yüzle. O sırada Hyunjin'le göz göze geldik. Biraz fazla mı şanslıydık bugün? Genelde bu kadar şanslı şeyler yaşayınca başımıza mutlaka bir olay gelirdi. Şimdilik sadece öyle olmamasını umdum.

Hyunjin başını sallayıp kadının teklifini onayladı. Ardından ikimizde kadının önüne geçtik.

...

Yaklaşık bir yarım saat sonra konser alanına giriş açıldı. Önümüzde fazla kişi olmadığı için sıra çok çabuk bize gelmişti. Kadına gerçekten çok minnettarım.

İçeride sadece bir kaç kişinin olduğu boş arenayı görünce gözlerim kocaman açıldı. Burası çok büyüktü. Beklediğimin beş katı falandı nerdeyse. Bir an kendimi bu sahnede hayal ettim. Yüzbinlerce kişinin sadece beni, ve üyeleri izlemek için burada olacağını düşünmek bile çok güzel hissettiriyordu. Umarım birgün bizde bu sahnede olabiliriz.

Hyunjin yeniden sıkıca eliminden tutarak beni yürütmeye başladığı an hayallerimden ayrıldım. Ön sıraları kapıp derin bir nefes verdik.

"Çok heyecanlı hissediyorum." dedim gülümseyerek. O da aynı sıcak gülümsemeyi sergileyerek beni göğsüne bastırdı. Bir anlık içtiğim alkolun etkisiyle başımın döndüğünü hissettim. Kısa bir süre sonra geçince yeniden sevdiğimin gözlerinin içine bakmaya devam ettim.

"Bende çok heyecanlıyım Lixim. Ama bunun konserle alakası yok." dedi dudaklarına taktığı yamuk gülümsemeyle. Anlamadığımı belirtir bir şekilde hafifçe kaşlarımı çatıp sordum.

"Neyle alakası var." dedim az önceki yaşananlar yüzünden sersemlemiş çıkan sesimle.

"Kahretsin Felix. Çok seksi duruyorsun. Kendimi çok zor tutuyorum dudaklarına kapanmamak için." dedi etraftaki seslerden dolayı kulağıma doğru. Kendimi tutamayıp kıkırdadıktan sonra cümlesine yanıt verdim "Senin içkinin içine biraz da afrodizyak koymuşlar herhalde."