bu öykü simsiyah ve kimsenin de keyfi yok ✓

6.0

50K♥️

[asu]

Spor salonunun alt katındaki kapalı havuzun olduğu salonda şezlonga oturmuş, Feza'nın üzerini değiştirip gelmesini bekliyordum.

O yukarıda arkadaşıyla konuşurken ben çoktan üzerimi değiştirmiştim. Geriye de onu beklemek kalmıştı. Ben de o sırada annemleri aramayı tercih etmiştim.

Gün içinde birkaç kez ya onlar beni arıyor ya da ben onları arıyordum. Doğal olarak akılları bende kalıyordu ve ben de rahat rahat tatillerini yapmaları için her aradıklarında akıllarının bende kalmaması için elimden geleni yapıyordum. Lakin bu onları deli gibi özlediğim gerçeğini değiştirmiyordu...

Annemin kulağıma ulaşan sesiyle tüm düşüncelerimi bir kenara bırakarak sorduğu sorulara cevap verdim. Ardından annemin tatillerinin nasıl geçtiğine dair anlattığı şeyleri dinlemeye devam ettim.

Ben öylece konuşmaya dalmışken bir anda kabinlerin olduğu köşeden dönüp yanıma doğru gelen Feza'yı görmemle duraksamama engel olamadım.

Annem hâlâ daha telefonda bir şeyler anlatırken bakışlarım Feza'nın çıplak üstüne ve altındaki siyah şorta kaydı. Farkında bile olmadan dişlerimi dudaklarıma geçirdiğimde Feza'nın yüzündeki eğlenen ifadeyle karşılaşır karşılaşmaz derhal bakışlarımı kaçırdım.

"Annecim ben seni daha sonra arayacağım, tamam mı?"

Annemin cevap vermesine bile izin vermeden telefonu kapattım. Bakışlarım tekrardan onu bulduğunda onun elindeki havluyu hemen benimkinin yanındaki şezlonga bırakmasını izledim.

İşini bitirdikten sonra odağı havuza yöneldi. Ardından "Havuz 1.80'miş," dedi bana yönelik. İstemsizce kaşlarım çatılırken hayıflanmadan edemedim. "Ben bu kadar derin olacağını tahmin etmiyordum."

"Yanımdan ayrılmazsan olmaz bir şey."

Onu başımla onaylayıp ayağa kalktım. İçimdeki bikininin üzerine öylesine geçirdiğim oversize tişörtü çıkarmak için hareketlendiğim sırada bir anda önümde biten Feza ile duraksamak zorunda kalmıştım.

"Yardım edeyim."

Sanki ben kendi başıma çıkaramayacakmışım gibi bir de yardım edeyim diyordu...

Bir şey söylemeyip tişörtün eteklerinde duran ellerimi çektim. Feza da çok geçmeden tişörte uzanıp yavaşça üzerimden sıyırırken nefesimi tutmuştum.

"Siktir."

Tişörtü çıkarır çıkarmaz ettiği küfürle birlikte dişlerimi yanağıma geçirdim. O vücudumu baştan aşağı süzmeye başlarken ben de onun tepkisini izliyordum. Karşısında olabildiğince sakin kalmaya çalışıyordum fakat ne kadar başarılı olduğum konusunda hiçbir fikrim yoktu.

"Çok güzelsin lan."

Gülümseyip "Sen de fena sayılmazsın sevgilim," diye karşılık verdim. Feza hâlâ daha beni izlemeye devam ederken gözlerimi havuza çevirdim. Acilen konuyu değiştirmem gerekiyordu yoksa utanıp kızaracaktım.

"Su soğuk değildir, değil mi?"

Feza sorduğum soruya karşılık belli belirsiz bir şeyler söyledi. Bense bir an önce onun âdeta beni yiyecekmiş gibi olan bakışlarından kaçmak amacıyla havuza doğru adımlamıştım.