AYBER/ İÇİMİZDE KALANLAR

PART 5: YALNIZLIK

Selamm. Bugün de 5. part ile karşınızdayım. Biraz uzun bir bölüm oldu. Yorum ve oylarınızı bekliyorumm.

Ömer ve Doruk zar zor Berk'i çocuğun üstünden almaya çalışırken o sırada polis geldi.

- Beyler sakin olun lütfen. Yaşanan kaza hakkında geldik biz de.

Berk nihayet polislerin kaza demesiyle duraksayıp dikkatini polislere vermişti. Oğulcan ve Şengül de polisleri dinlemek için yanlarına gelmişlerdi. Ömer kendine gelerek hemen konuşmaya başladı polislerle çünkü diğerlerinin mantıklı düşünemedikleri her halinden belli oluyordu.

- Buyrun memur bey. Kazada yaralanan kuzenim oluyor, Aybike Eren. Nasıl olmuş kaza?

Berk sinirlerine hakim olamayarak
- Ömer dalga mı geçiyorsun, bu şerefsiz çarpmış işte itiraf etti ya biraz önce kendi ağzıyla. Bir de utanmadan buraya gelmiş.

Polis memurları ortamın gerilmemesi için hemen araya girerek

- Öncelikle geçmiş olsun, sizi anlıyorum ama lütfen sakin olmaya çalışın. Kaza anının kamera kayıtlarına ulaştık ve izledik. Araç sahibi Kaan Bey'in bir suçu gözükmüyor, üzgünüm Aybike Eren dalgın bir şekilde yaya yolu veya trafik ışıklarına bakmadan işlek bir caddede karşıdan karşıya geçmek için yola atlıyor birden. Ayrıca Kaan Bey de incelememize göre tüm kurallara ve hız sınırına uygun bir şekilde kullanıyor arabayı.

Herkes duydukları karşısında şokla üzüntü karışık duygular içindeydiler. Berk yine de kabul etmek istemiyordu bu durumu sesini yükselterek

- Nasıl bir suçu olmaz ya benim sevgilime çarptı o sonuçta. Şu anda içerde benim sevgilim kaç saattir, kimse bir şey de demiyor belki de...

Burada boğazı düğümlendi kızıl çocuğun, gözünü kapayıp başını hızlıca salladı ve sözlerine devam etti.

- Bir de o mu suçlu oluyor bunda da? Korumayın şu adamı boş yere o çarptı işte onun yüzünden benim sevgilim ameliyatta tamam?

- Beyefendi üzgünüm ama gerçek bu, tabi ki de Aybike Hanım suçlu değil ama dikkatsizliği sebebiyle yaşandı bu kaza. Ayrıca Kaan Bey de bu durumdan çok üzgün ve hastaneye kadar kendisi de yardımda bulunmuş. Lütfen daha fazla zorluk çıkarıp bizi hakkınızda işlem yapmak zorunda bırakmayın.

Ömer, Berk'i ne olur ne olmaz tutmaya devam ederek bir yandan da polislere teşekkür edip kontrolün kendisinde olduğunu söylemişti. Zira polis delirmiş gibi olan gencin sorun çıkarmayacağına tam olarak güvenemiyordu. Ömer'den tasdik alınca onlar da geçmiş olsun diyerek gittiler. Araba ile çarpan genç Kaan ise hala yaşadığı şoku atlatamadan gözleri dolu ve üzgün bir şekilde:

- Bakın ben gerçekten çok üzgünüm. Evet suçum yok ama ben duramadığım için kendimi çok suçlu hissediyorum. İnanın lütfen bana, burada kalmama da izin verin iyi olduğunu görene kadar hiç değilse, vicdanımın iyi olması için buna ihtiyacım var.

Berk sevdigi kız yara bere içinde bu haldeyken şu anda hiçbir mantıklı açıklamayı dinleyebilecek ya da kimseye anlayış gösterebilecek durumda değildi. Bunu anlayan Ömer, sorun çıkmaması için Kaan'a tamam anlamında kafasını sallayıp Berk'i oradan uzaklaştırmaya çalıştı.

Tam o sırada ameliyathaneden nihayet doktor çıkmıştı. Berk başta olmak üzere hepsi anında doktorun çevresini sarmıştı.

Doktor:

- Aybike Eren'in yakınları sizsiniz değil mi?

- Evet doktor bey ben annesiyim. Kızım iyi değil mi, iyileştirdiniz onu?