AYBER/ İÇİMİZDE KALANLAR

BEN SENİ RASTGELE SEVMEDİM 2

Selamm. Bugün kurgunun ikinci ve son partı ile geldim. Çook uzun bir bölüm oldu umarım beğenirsiniz:))

Recmelim bu aralar o kadar mükemmel ki aptal dizi ile moralimi bozmuyorum bile. Biz recmelden devamm:')

Bol bol yorum yapıp oy vermeyi unutmayın, iyi okumalar<33

Berk sahilde Aybike'nin daha iyi olduğuna emin olduktan sonra evine kadar bırakıp daha sonra da kendi evine gitmişti. Ama tüm gece uyuyamamıştı, aklı Aybike'yi bulduğundaki halindeydi. O kadar korkmuştu ki kız ağlayarak aradığında. Bir yandan da kendisine kızıyordu telefonu ilk çaldığında açmadığı için. Eğer ona bir şey olsaydı kesinlikle kendisini affetmezdi. Ama sahildeki konuşmaları da çok iyi gelmişti. Aybike kötü bir şekilde de olsa gerçekleri görmüştü artık. Berk bu şekilde haklı çıkmak istemezdi ama defalarca da uyarmıştı kızı.

Aybike ise eve geldiğinde annesinin ve Oğulcan'ın köfte satmak için dışarıda olduklarını bildiğinden abisine yorgun olduğunu mesaj atarak direk odasına geçmişti. Aklı, kalbi, vücudu o kadar yorgundu ki; ömrünün sonuna kadar uyuyabilirmiş gibi hissediyordu. Bugün yaşadığı iğrenç şeyle acı gerçekler yüzüne vururken Berk'i bir hiç uğruna kırması, üzmesi ise onu en çok yaralayan olmuştu.

Saatlerdir düşünüyordu, Berk haksız olsaydı bile ona böyle davranmaya, kalbini bu kadar kırmaya hakkı yoktu ki. Berk görür görmez aşık olduğu kızıl çocuktu. Nasıl bu kadar acımasız olabilmişti? Hem de babasının ölmesiyle birlikte ona en çok ihtiyacı olduğu bir zamanda. Ama Berk bugün bir sözüyle koşarak gelip yardım etmişti ona, yaralarını sarmıştı şefkatle. Asıl Aybike yerine Berk'in ona sinirli olması gerekiyordu, hesap sorması gerekiyordu. Ama Berk hiçbirini yapmamıştı, Aybike gibi sevdiğine kıymamıştı.

Aybike aklına gelenle acıyla güldü. İlk sevgili oldukları zamanda Berk onun kalbini kırar, canını acıtır diye o kadar korkmuştu ki, hatta belli zamanlarda bunu ona da hissettirmişti. Ama gel gör ki bir zamanlar Berk'ten beklediği şeyi kendi yapmıştı hem de Berk'in bile bu kadar ileri gidemeyeceği seviyede.

Aybike tüm bunları düşünürken üşümenin ve yorgunluğunun da etkisiyle uyuyakalmıştı Berk'in aksine. Uykuya dalmadan önce tek düşündüğü şey ise Berk'te açtığı yaraları tek tek iyileştirmek olmuştu.

***********

Aybike sabah erkenden uyanıp evdekilere not bırakıp evden çıkmıştı. İlk önce gece konuştuğu kişiyle görüşmüştü, sonra da okula geçmişti. Dersin başlamasına daha yarım saat olduğu için de kütüphaneye gidip Berk ile olan güzel anıları hatırlayıp daha da mutlu olmuştu sabahki olumlu geçen görüşmesine ek olarak.

Berk de normal zamana göre yarım saat erken gelmişti. Evden çıkmadan önce de Tolga ile işini Aybike gelmeden halletmeyi düşünmüştü. Aybike'nin dün akşamdan sonra daha fazla üzülmesini ya da korkmasını istemiyordu. Sınıfa girer girmez ilk olarak Tolga'yı sırasında oturur bir şekilde görmesi ise Berk'in ekmeğine yağ sürmüştü. Elindeki kitapları sırasına atıp koşarak Tolga'nın sırasına gitti, yakalarından tutarak ayağa kaldırıp hızla bir yumruk geçirdi suratına.

Berk
- Lan şerefsiz nasıl yaparsın lan bunu Aybike'ye? Ben seni uyarmadım mı vaktinde?

Tolga yediği yumrukla şaşırırken Berk tekrar bir yumruk atıp yere düşmesini sağladı. Sinirini alamayarak Tolga ile beraber yere oturup daha fazla üstüne çullanacakken hiçbir şeyden haberi olmayan Erenler sınıfa girdi. Ömer ve Oğulcan koşarak Berk'i tutmaya çalıştılar.