AYBER/ İÇİMİZDE KALANLAR

PART 1: SONDAN SONSUZA

Selamm. Bu aralar durmadan düşüyorum galiba bildirim kutunuza😋

Bu kurguda üniversiteli ayber'le bambaşka bir evrende geldimm. Yorumlarınızı çok merak ediyorumm. Lütfen eksik etmeyin🤗

Aybike tüm kantinin ortasında o anki siniri, öfkesi ve hayal kırıklığıyla hiç kimseyi umursamadan bağırmaya başladı.

Aybike
- Ya sen ne kadar adi, ne kadar yüzsüz bir insansın. Sen var ya insan bile değilsin hatta. Ya sen bana neler yaptın, neler yaşattın gerizekalı? Bir de hâlâ arkamda peşimde koşuyorsun. Delirtmeye mi çalışıyorsun sen beni?

Aybike arka arkaya tüm cümlelerini sıralarken karşısındaki çocuk önce rahatça sırıtsa da çevredeki herkesin onlara baktığını görmesiyle gerilmeye başladı. Sonuçta ne de olsa herkesin önünde azarlanıyordu.

Tolga
- Aybike otur şuraya doğru düzgün konuş, benim canımı sıkma.

Aybike bu cevaba karşı alaylı sesini biraz daha yükselterek konuştu.
- Nolur canını sıkarsam senin? Allah aşkına senin bir canın sıkılsın ya lütfen. Bak ya peşimi bırakırsın ya da ben seni doğduğuna pişman ederim. Beni tanıdığını falan sanıyorsun ya sen? Beni hiç tanımıyorsun. Senin kabusun olurum, burada kimse seni insan yerine koymaz. Bu da sana son uyarım gerizekalı.

Aybike önündeki boş sandalyeyi masaya doğru sertçe çarpmasıyla masanın Tolga'ya çarpmasını sağlayarak hızlı adımlarla kantinden çıktı.

○●○●○●○●○●○

Berk ise her zamanki gibi kantinde ev arkadaşlarıyla daha doğrusu geçen seneki eski ev arkadaşlarıyla oturuyordu. Bu arkadaşları ise Doruk, Ömer, Kaan ve Emir'di. Bu grup üniversiteye ilk başladıkları haftalarda bir şekilde kurulmuş ve şimdiye kadar sağlamca devam etmişti. Hepsi şu anda Türk Dili ve Edebiyatı 2. sınıftalardı. Aralarında isteyerek bu bölüme gelmeyen olsa da Berk onlardan değildi. Bölümünü çok seviyordu ve içten bağlıydı.

Berk gözünü ayırmadan biraz uzaklarındaki kavga eden kıvırcık saçlı kızı izliyordu. Adı Aybike'ydi, o da kendileriyle aynı sınıftaydı. Hatta Berk'in dönem içindeki rakibiydi de.. Karşısındaki ise yaklaşık bir buçuk senedir sevgili olduğu Tolga'ydı. Tolga ise işletme bölümündendi ve hâlâ birinci sınıftaydı.

Doruk
-   Aybike'nin özellikle yaklaşık bu bir aydır Tolga şerefsizine koyduğu kaçıncı postadır? Hani ben sayamadım da.

Ömer
- Ama Tolga yine bildiğimiz gibi utanmıyor hiç. Aybike'nin bunla işi zor valla zor.

Emir
- Hayır ben anlamıyorum da. Aybike'yi tanıyoruz hepimiz. Onun gibi birinin bu seviyede bir adamla ne işi olur? Bunu hiç anlayamayacağım galiba?

Berk, gözünü kızdan ayırıp hızlıca Emir'e döndü.
- Aybike'yi tanıyor olabiliriz ama yaşadıklarını ve aralarındaki ilişkiyi bilemeyiz ama değil mi? O yüzden bence boş yere yargılama.

Genel olarak konu açıldığında Berk'in bu tarz fikirlerine alışıklardı. Berk hep böyle biriydi, anlayışlıydı, karşıdakiyle empati yapardı. Aybike ile olan az biraz konuşmuşluğunun getirdiği arkadaşlığın da bu savunma da etkisi vardı tabi arkadaşlarına göre.

Doruk
- Öyle diyorsun da Berk, sence de haklı değil mi Emir?

Berk
- Ne konuda haklı, ne de neyin hakkı? Kızın hayatı üzerinde konuşuyor sonuçta ve bunda salt doğru ve yanlış ayrımı yapamayız.