AYBER/ İÇİMİZDE KALANLAR

PART 2: OYUN ARKADAŞIM

Selamm. Yeni bölümle geldimm. Biraz üzülüp biraz da heyecanlanacağız bu bölüm.. keyifli okumalar💗

Oy ve yorumlarınızla beni mutlu etmeyi unutmayınn💌🥲

Berk tüm gece kızla konuşmak için arasa da bir türlü ulaşamamıştı kıza. Bu yüzden içi tüm gece boyunca rahat etmemişti. Kızın üzüldüğünü bilmek kötü hissettirmişti kendini. Daha öncesinde de kızı üzmüştü ama bu seferkinde amacı gerçekten üzmek değildi. Kendisinin bencilliği yüzünden üzülmesini de kaldıramamıştı.

Tüm bunların üstüne zaten yalnız olduğunu gördüğü kızın bu sevgililik oyunuyla gerçekten yalnız kalmasının da vicdan azabı vardı. Onun yaşadığını en iyi o bilirdi, yalnızlığı.. Ama Aybike haklıydı, kız onun gibi yalnızlıktan korkmuyordu. Tek başına da mücadele ediyordu.

Aybike ise okuldan geldikten sonra  hiç odasından çıkmamıştı. Kuzenlerinin ve abisinin onu yargılayan bakışlarına daha fazla maruz kalmak istemiyordu ya da kavga etmek. Tepki vermelerini zaten bekliyordu ama bu tepkiyle birlikte ona hiç güvenmediklerini ve tüm öfkelerini kendisinden çıkarmalarına çok kırılmıştı. Nedense yine Asiye'ye verilmeyen tepkiler ona veriliyordu?

Berk'e de sinirlenmişti. Kendi bencilliği yüzünden dün gece ona söylediklerini kullanmıştı bugün. Aybike aslında herkesin kendine ufak da olsa değer verdiğine inanarak en büyük hatayı başta yapıyordu.

Kızıl çocuğun aramalarına bu yüzden cevap vermemiş ve kendisini yine günlüğüne vermişti. Bu kalabalığın içindeki yalnızlığının tek dostuna.. Yazıp rahatlarken aynı zamanda okuyup her seferinde kendine unuttuğu gerçekleri hatırlatacaktı.

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

Berk ertesi gün okulda öğle tatiline kadar her seferinde Aybike ile konuşup kendisini açıklamak istemişti. Ama Aybike buna izin vermeyerek her fırsatta kaçmıştı. Abisi ve kuzenleriyle de arası bozuk olduğu için yalnız takılmıştı gün boyunca.

Ne kadar onunla birebir konuşmasa da Berk kızın fazlasıyla üzgün olduğunun farkındaydı. Sadece bu üzüntüsünü takındığı öfke maskesiyle gizlemeye çalışıyordu herkesten. Berk ise bu hisse fazlasıyla tanıdıktı. Aybike'yi bu kadar iyi analiz etmesinin sebebinin ise ne olduğundan tam olarak emin değildi.

Öğle arasında Aybike herkesten önce sınıftan çıkmış, kimseyi beklememişti. Arkasından direkt olarak çıkan Oğulcan'ın ise kızın canını sıkacağından adı gibi emindi Berk. Bu durum gittikçe canını sıkarken kızla nasıl iletişim kuracağını düşünmekten kendini alamıyordu. Bu sırada üstündeki nefret ve öfke dolu bakışlardan haberdardı ama bu kesinlikle takıldığı bir nokta değildi.

Az biraz sonra hiddetle sınıfa giren Oğulcan ise kızılın tahminini doğrular nitelikteydi. Oğulcan'ın, Ömer ve Asiye ile yüksek sesli konuşmalarından anladığı kadarıyla Aybike ile kavga etmişlerdi. Berk ise o an kendini tutamayarak Oğulcan'a doğru dönerek konuştu.

Berk
- Amacın ne senin oğlum? Neden durmadan Aybike'yi üzüp duruyorsun sen?

Oğulcan kızılın kendini suçlarcasına konuşmasının ardından hiddetini daha da artırarak cevap verdi.

Oğulcan
- Oğlum asıl sen kendinde misin? Şu anda tüm bu tartışmalarımızın sebebi sensin farkındasın sen bunun değil mi? Ayrıca kardeşimi düşünüyormuş triplerine girip üste çıkmaya da çalışma.

Berk de hafif bozulmaya başlayan sinirlerine karşı oturduğu sıradan kalkıp masaya hafifçe yaslanarak tamamen karşısındaki üçlüye dönmüştü. Her ne kadar sinirlenmeye başlasa da Aybike'ye verdiği sözü hatırladı, kavga etmeyecekti. Anlaşma bozulduğu takdirde Aybike'nin ona yapacaklarından korkmuyordu ama kız bu haldeyken iletişimlerinin kopmasını da istemiyordu.