PART 1: OYUN ARKADAŞIM

544 34 242
                                    

Selamm. Yeni bir kurguyla geldimm bu sefer s1 ayberine gidiyoruzz. İnşallah severek okursunuz💗

Bu kurgudaki olaylar Berk'in Melisa'dan red yedikten sonrasını konu alıyor yani Berk Aybike'nin babasına zarar vermiyor.

Oy ve yorumlarınızla beni mutlu etmeyi unutmayınn🥲💌


Aybike boş olan derslerinden bulduğu fırsatla kitabını alıp test çözmek için kantine inmişti. Gözlerden uzak bir masa bulup oturduğunda ise kafasını dağıtmak için en iyi yolun bu olduğunu biliyordu. Çünkü bugün kuzenlerinin ve abisinin de okula gelmemesiyle kafasındaki fikirleriyle gündüzden boğuşmaya başlamıştı. Hele de bu okuldayken ve Berk varken tek başına çok daha zorluyordu her şey.

Fakat kafasını kaldırmasıyla burada da rahat bulamayacağını anlamıştı. Karşıdan gülerek gevşek gevşek kendisine doğru gelen kızılı görmesiyle göz devirdi. Bu kızıl gerçekten kesinlikle hayatına zarardı. Ailesine ve kendisine yaptıkları zaten ortadaydı. Her görüşte onları aşağılıyor, dalga geçiyor, kötülük olarak da neyi yapabiliyorsa yapıyordu.

İçten içe belki de en çok üzüldüğü şey ise kalbine verdiği zarardı, her ne kadar kabul etmek istemese de. Bu okula ilk geldiği andan beri gözü sadece bu kızıl şeytanı görmüştü. Kalbine söz geçirememişti, onu seçmişti maalesef. Ve kızıl günden güne kalbinde kendisinin büyüdüğünü bilmese bile her defasında kızın kalbini elleriyle bile isteye parçalamaktan geri durmuyordu.

Ama artık Aybike söz vermişti kendine. Bitirecekti kalbindeki bu kızıl şeytanı. Yoksa kalbinde yavaş yavaş yer edindirdiği Berk onun kalbinin sonu olacaktı..

Aybike, kızıl çocuk yaklaşırken son defa içten içe kendine verdiği sözü hatırlatmıştı. Onu görmemiş gibi yaparken kızıl tam da ondan beklediği gibi utanmadan yanına oturmuş ve her zamanki laubalikle konuşmaya başlamıştı.

Berk
- Aybikk? Ne yapıyorsun burada tek başına böyle? Sizin sürü nerede?

Aybike önündeki sorudan başını kaldırmadan devam
- Sana ne Berk ya, git başımdan. Sana ne neredelerse neredeler?

Berk kızın kendisine hiç pas vermeyip takmamasına bozulmuştu. Kızın dikkatinin kendisine döneceğinden emin olduğu kartını oynadı hemen.

Berk
- Aa neden öyle diyorsun ama tatlım? Cidden yoklar mı yoksa benim gözlerim aradan sadece seni mi seçmeye başladı? Onu merak ediyordum ben.

Aybike kızıl çocuğun söylediği şeyle gözlerini kapatıp kendine verdiği sözü hatırladı. Ama cümlelerini öyle flörtöz tonda öyle seçerek söylüyordu ki heyecanlanmasına engel olamıyordu. Ama bu sefer eminlikle çıktı o heyecan halinden. Elindeki kalemi sertçe bırakıp öfkeyle konuştu.

Aybike
- Keşke hiç seçemese o gözlerin beni. Ayrıca kes artık yaptığın şu saçmalığı.

Berk kızın normalden daha sinirli ve gergin olan halini fark ederken şaşırmıştı da bu duruma. Ama laubali halini bozmayarak kızla yüzlerini biraz daha yaklaştırarak devam ettirdi.

Berk
- Kesmezsem ne olur?

Aybike tüm eminliği ve sinirli haliyle devam etti. Aralarındaki kızılın sağladığı yakınlığın kendisini etkilemesine izin vermedi bu kez.

Aybike
- O zaman ben de senin anlayacağın dilden konuşacağım Berk. Ve emin ol senin de canını yakacak şeyleri çok net tahmin edebiliyorum.

Berk bir an karşısındaki kızın kararlığı karşısında afallarken anlık olarak sinirle açılmış ela gözlerine baktı. Gözlerini elalardan bir süre ayıramazken sonrasında zorlukla kendini toparlayabildi. Kızın kendini üzecek şeyleri bildiği konusundaki eminliğine karşı aklındaki tahmine göre alayla konuştu.

AYBER/ İÇİMİZDE KALANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin