Selamm. Tek partlık uzuun bir kurgu ile geldim bugün. Bol bol yorum yapıp oy vermeyi unutmayın. Keyifli okumalarr:))
Berk aklına gelen fikirle sırıtarak telefonu eline alıp Aybike ile olan konuşmasına girdi hızlıca ve yazmaya başladı.
√ Selam tatlım. Sen beni özlemişsindir diye düşünüp sana bırakmadan ben yazayım dedim:')
Berk mesajı gönderdikten sonra telefonu önündeki sehpaya koyup ne kadar maça odaklanmaya çalışsa da kızdan gelecek cevabı heyecanla bekliyordu. Mesajı göndermesinin üstünden yarım saat geçmişti ama hala cevap yoktu, sıkıntıyla tekrar konuşmaya girerken bir yandan da kendi kendine söyleniyordu.
- Allah Allah neden cevap vermedi ki şimdi ya. Uyudu fala- Ne oha görüldü yemişim.
Berk şaşkınlıkla telefonu kenara fırlatırken sıkıntıyla zorla dikkatini vererek izlemeye çalıştığı maçı da sinirle kapattı. Okulda her ne kadar maç dolayısıyla Sarp'ın doğum gününe gitmeyeceğini söylese de şu anda oraya gitmekten daha iyi bir fikri yoktu. Zaten Aybike'nin cevap dahi vermeye tenezzül etmemesi sıkmıştı canını.
Berk arabasıyla Sarp'ın evine doğru yol alırken de kendi kendine düşünüyordu. Neden Aybike'nin cevap vermemesine bu kadar takılıp üzülmüştü ki? Sonra Aybike ile son zamanlarda yaşadıklarını düşündü, aklına Talya ve Mazlum'un dedikodusunu yaptıkları kısa an gelince ise gülümsemesine engel olamadı. Aybike her ne kadar 'seviyorum seni' dediğinde dalga geçtiğini düşünse de aslında bu sözler Berk'in ağzından birden plansız şekilde çıkmıştı ve hatta Berk bile şaşırmıştı söylediklerine. Amacı o değildi ama Aybike'yi görünce de ne düşündüğünü unutup kendini onunla birlikte ana bırakıyordu. Kimi kandırıyordu ki ela gözlü kız okula geldiği ilk günden beri hayattaki tek amacı ve gördüğü tek kişi bir anda o olmuştu ona zarar verirken de son zamanlardaki gibi hayran olurken de. Onunla kavga ederken bile hayatındaki tek gerçek şeydi Aybike. Berk çok geç olsa da içten içe artık bir şeyleri kabullenme aşamasındaydı ve ne pahasına olursa olsun Aybike'nin hayatından çıkmasına izin vermeyecekti, onu kaybetmeyecekti. Yaptığı onca pisliği ne yapacaktı, nasıl unutturacaktı işte bunu bilemiyordu ama yapacaktı bir şekilde. Çünkü hayatının Aybike'ye bağlı olduğunu anlamıştı artık.
Aybike ve Asiye ise garson olarak çalışmak için geldiklerini sandıkları yerde gördükleri muamelenin ilk şokunu yaşıyorlardı. Şoku atlattıktan sonra mekandan gitmek için yeltendiklerinde ise Sarp ve arkadaşları sertçe engel olmaya başlamışlardı.
Berk Sarp'ın evine vardığında arabasını park edip kapıya doğru adımlarken yüksek sesler kulağına gelince kendi kendine
- Heh çok güzel buraya kafamızı düzeltelim diye geldik bir de bu salakların kavgasını ayıralım.
Berk buraya kadar geldiği için mecbur girecekti. Bahçe kapısından girerken ise hafif arkası dönük iki kız dikkatini çekmesiyle kaşlarını çatmıştı. Neler olduğunu anlamaya çalışırken merdivenleri de yavaş yavaş inmeye başlamıştı.
Sarp'ın yanındaki arkadaşlarından biri ile kavga eden siyah elbiseli, kıvırcık saçlı kızın yüzünü yana yavaşça kendi tarafına doğru dönmesiyle ise gördüğü yüz ile şok olup yerinde öylece kalmıştı.
Berk
- A-aybikeBerk diğer kıza baktığında onun da Asiye olduğunu anlamıştı. Gözleri tekrar Aybike'yi bulduğunda ise can acısıyla kollarını sıkan ellerden kurtulmak istediğini görünce ise kendine gelerek hızla tekrar merdivenleri inmeye devam etti. O onların yanına koşarken ise bir anda Sarp Asiye'yi havuzun kenarına doğru itmişti, diğeri de zorla Aybike'nin üstüne doğru gidiyordu. Berk bağırarak onu fark etmelerini sağlarken, onlar da korkuyla kaçmaya çalışmışlardı. Gitmeden önce de Aybike'yi zorlayan çocuk hırsla sertçe yere itip düşürmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYBER/ İÇİMİZDE KALANLAR
FanficAyber çifti ile ilgili olayları yeniden kurguladığım kısa kurguları içerecektir.