PART 5: OYUN ARKADAŞIM

476 33 160
                                    

Selamm. Artık hikayenin son partı ile nihayet karşınızdayım. Benim çok eğlenerek yazdığım bir bölüm oldu. Umarım siz de seversinizz<3

Bu arada bu bölümle 51. bölüm oluyor, duygulandım biraz.. Destek olanlara ve okuyanlara çok teşekkür ederimm💘

Oy vermeyi ve yorumlarınızla beni mutlu etmeyi de unutmayınn🥲💗

Berk hiç istemese de dudaklarını yavaşça ayırırken Aybike'nin önce alt sonra da üst dudağına sırayla öptü. Sonrasında hızla burnuna ve en son alnına yöneldiğinde derin bir öpücük bıraktı alnına. Gözlerini açıp elalarla aynı noktada buluştuğunda çocuk gibi gülümsedi.

Berk
- Sana deli gibi aşığım ve sadece seni görüyorum, hep seni görüyorum. Lütfen bırakma beni Aybike lütfen..

Aybike kapalı gözlerini açarak birbirine yaslanmış alınlarının pozisyonunu bozmadan Berk'in yalvarırcasına sorduğu yüzüne baktı. Berk kızın sessizliğinin arttığı her saniyede daha da fazla korkarken umutla olumlu bir cevap bekliyordu. Biraz önce öpüşmüşlerdi sonuçta. Öylesine değildi ki bu, olamazdı.

Aybike ise cevabını kızılın hiç beklemediği şekilde boynuna sımsıkı sarılarak verdi. Aybike yüzünü Berk'in boynuna gömerken ilk defa bu kadar yakından ve netçe almış olduğu kokuyu fark etti. Berk'in onu ferahlatan kokusunu..

Berk ise aldığı en güzel cevapla rahatlamanın etkisiyle gözlerini kapayarak kızın zaten bildiği kokusunu derin derin saçlarından içine çekti.

Aybike
- Bırakmayacağım bizi bırakmayacağım.

Berk kızın belindeki ellerini daha da sıklaştırarak iyice kendine çekerken elinden gelse gerçekten de kalbinin içine sokmak istiyordu sevdiği kızı. Orada yaşatmak; herkesten, her kalp kırıklığından korumak istiyordu. Hatta kendinden bile..

Bir süre sonra boynunda nem hissetmesiyle uzaklaşarak yüzlerini karşı karşıya getirdi. Aybike'nin yavaş yavaş süzülen gözyaşlarıyla tekrar içinin acıdığını hissederken bunu yüz ifadesine de yansıttı. Yakınlıklarını bozmadan usulca gözyaşlarını parmaklarıyla silmeye başladı.

Berk
- Güzelim ama artık ağlama lütfen. Bak sen bırakmayacağım diyorsun bizi diyorsun biz olmuşuz ama ben mutlu bile olamıyorum. Sen kendini zorunda mı hissediyorsun? Mutlu değil misin Aybike?

Aybike hızla başını sağa sola salladı. Berk'in böyle hissetmesini, tekrar üzülmesini istemiyordu, hem de hiç. İçindeki çıkamadığı durumu anlatmalıydı kızıla, hem belki o yine iyi gelirdi de.

Aybike
- H-hayır. Zorundalık değil sadece içimde o kadar karışığım ki. Bu zamana kadar her şeyi içimde tutabildiğimi sanıyordum, yapabiliyorum diye düşünüyordum bunu. Ama olmuyormuş Berk. O kadar dolmuşum ki artık nefes dahi alamadığımı hissediyorum. Bilmiyorum belki de içimdeki o şeyler küçük ya da önemsiz. Ama boğuyor beni.. Sana şimdi abartı geliyor da ola-

Berk kız konuşurken bir an olsun ondan dikkatini, gözlerini ayırmamıştı. Aybike'nin konuşurken nefes dahi alamadığını hisseder gibi olduğunu söylerken yüz ifadesinde o acıyı o kadar yaşıyordu ki.. Berk hiçbir zaman kızın biriktirdiklerinin bu derece olabileceğini düşünmemişti. Neden daha önce bu kadarını fark etmediği için kendine kızıyordu.

Aybike ise her ne kadar anlatmak, hafiflemek istese de Berk'in de bu hislerini küçük, önemsiz görmesinden korkuyordu. Şimdiye kadar hep öyle olmuştu. Bunlar küçük şeylerdi ve Aybike'nin bunlar için üzülmesi de saçmaydı. Herkesin gözünde o umursamazlığı görmüştü.

AYBER/ İÇİMİZDE KALANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin