FİNAL

650 33 17
                                    

Beyazlar içinde alan...

Etrafta hatırı sayılır bir kalabalık...

İçimde tarif edilemez heyecan...

"Ne kadar güzel göründüğünün umarım farkındasındır."

Nergis'in gözleri dolu dolu kurduğu cümle ile kendime geldim.Bende ondan farklı değildim.Onur'un teklifini kabul ettikten sonra Kuzey'in isteği üzerine hazırlıklar başlamıştı.Yoğun geçen bir ayın sonunda işte buradaydık.Nergis hem ağlıyor hem de beni hazırlıyordu.

"Bundan sonra her şey daha güzel olacak.İnan bana."

İçimde hissettiğim duygu birikimi ile Nergis'i kendime çekip sarıldım.O kadar saçma bir görüntü çiziyorduk ki...Benim üstümde sade bir gelinlik onda ise kırmızı bir elbise.İkimizinde gözler hafiften şişmeye başlamıştı.Nergis geri çekilip yüzüme baktı.

"Yaptığım tüm makyaj boşa gitti şu an.Otur hemen şu şişleri kapatalım.Kaç gündür uyumuyorsun sen?"

"Bilmem.Galiba iki gün."

Yüzüme sanki Kuzey'in onu aldattığını söylemişim gibi baktı.Yaklaşık bir saatte ikimizinde makyajını halletti.Dönüp ona baktığımda yüzünde hafif bir gülümseme vardı.Bir süre birbirimize baktık.O sırada çalan kapı ile kendimize geldik.Kuzey önce başını içeri uzattı.

"Hazır mısınız?"

İkimizde başımızı salladık.Kuzey ile Nergis'in bakışları kesişti.

"Ben gidip etrafı kontrol edeyim."

Nergis çıkıp kapıyı arkasından kapattı.Kuzey uzun uzun beni inceledikten sonra dudaklarını araladı.

"Bak hala vazgeçebilirsin.Şahsen benim için hiçbir sorun yok."

Kuzey'in sözleriyle gülüp ayağa kalktım.

"Fazlasıyla eminim.Ama yine de bu seçeneği aklımda tutacağım."

Bu kez sarılma zamanı Kuzeyleydi.

"Her zaman yanında olacağım bücür.Kimle olursan ol.Arkanda hep bir abin olacak."

Tekrar ağlamaya başlarsam Nergis beni sarayın kulesinde aşağı atardı.Bu yüzden kendimi tutmaya çalıştım fakat akan ilk damlaya engel olamadım.Kuzey geri çekilip yüzümü avuçları arasına aldı.

"Çok ağlıyordun sulugöz.Senin tek damla gözyaşına evreni yakarım ben."

Kapı çaldı ve Nergis göründü.

"Hadi gelin.Vakit geldi."

Kuzey'in koluna girip odadan çıktım.Deniz kenarında olmasını istemiştim düğünün.Sahile koyulan sandalyeler,hoperlörlerden gelen hafif keman sesi ve tam karşımdaki masada Onur...

Beni görenler alkışlamaya başlamıştı.Alkış sesleri içinde ona doğru yürüyordum.Kuzey ise kolumdaydı hala.Nergis şahit sandalyesinde oturuyordu.Etrafıma bakınıp misafirleri inceledim.Ve hiç beklemediğim biriyle gözgöze geldim.Meriç...Yüzünde buruk bir tebessümle alkışlıyordu beni.Kuzey kulağıma eğildi.

"Güçlerimizden haberdar değil.Ülke dışında sanıyor kendini.Ufak bir ilüzyon büyüsü ile tabi."

Ve nikah masasına ulaştık.Onur ayağa kalkıp yanımıza geldi.Kuzey'in kolundan çıkıp onun elini tuttum.

"Kardeşim tek damla gözyaşı dökerse kendine ölüm beğen.Ki baya seçeneğimiz mevcut."

Onur başını salladı.

"Onun gözyaşını görmek benim için ölüm zaten."

Kuzey onaylar şekilde başını salladı ve şahit sandalyesine geçti.Fakat Nergis kalkmıştı.Nergis' in yerine oturan Meriç ile bir süre bakıştık.

 Meriç benim şahidimdi...

(NİKAHINA BENİİ ÇAĞIR SEVGİLİİM.İSTERSEN ŞAHİDİİN OLURUM SENİNN)

Ve sıra yeminlere geldi.Onurla ben sık sık yüzyüze gelmemize rağmen tek kelime etmemiştik.Nikah memurunun uzun konuşmaları ve tanıtma merasimi bittikten sonra sözleri verip imzaları attık.

"Hayatıma tekrar hoşgeldin Eftelya Gökdemir."

Beni yavaşça öpüp geri çekildi.

Artık hayatımın yeni dönemiydi ve mutlu olacağıma emindim...

~

6 YIL SONRA

"Pare, kızım koşmasana.Ne bu acelen."

"Anne babamla dayım gelecek ama."

Tuttuğum an elimden kaçan canpareme baktım.Dört yaşındaydı Pare.Evlendikten sonra Dünya'ya geçip uzun bir tatil yapmıştık.Tatilden döndükten bir süre sonra hamile olduğumu öğrenmiştik.Sarayda uzun kutlamalar olmuştu.Onur ise benim ayağa kalkmama bile laf ediyordu.Tüm süreci yatarak geçirmişti diyebilirim.Biz döndükten sonra ise Kuzey ile Nergis evlenmişti.Şu an onlarında iki yaşında oğulu vardı.

"Anne bak geldiler."

Pare hızla koşup Onur'un dizlerine sarıldı.

"Baba, annem bana sihir öğretmiyor."

Ben gözlerimi devirirken Onur gülmeye başladı.

"Güzelim daha gücünün ortaya çıkmasına çok var.Biraz daha sabredelim olur mu?"

Babasından olumsuz cevap duymak yüzünü düşürdü.Bu hali hepimizi güldürürken onunda kıkırdamasını sağlamıştı.

"Canparem senin öğle uykusuna yatman gerek.Hadi yatıralım seni."

Onur'un kucağında odasına taşınan kızımın gözleri yavaş yavaş kapanıyordu ve fazla tatlı görünüyordu...

"Anne bana hikaye anlat."

Yatağa girip üstünü örttükten sonra Onurla bende yanına oturduk.

"Çok uzak diyarlardaki bir krallıkta bir aile mutluluk içinde yaşıyormuş.Ta ki kızları kaçırılana kadar..."

...

"Ve sonunda ülkesine kavuşan kraliçe sevdiği adamla evlenmiş.Güzeller güzeli kızlarıyla birlikte mutlu mesut yaşamışlar."

Pare uykuya dalmıştı.Onur uzanıp elimi tuttu.

"Pekte uzak sayılmaz, ne dersin?"

KAYIP KRALİÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin