Jeon Lalisa:
Gözlerimi zar zor açtığımda başımda dikilen iki tane kız gördüm. Korkuyla ayağa kalkıp etrafa baktım.
"Nerdeyim ben ?"
Dedim
"Sakin ol bizde senin gibi kaçırıldık aylardır burda tutsağız"
Dedi kızın biri
"Şu gördüğün deli adam bizi kaçırdı. Buranın lanetli bir orman olduğunu söyleyerek bizi buraya getirdi sonra da bu parmaklıklar arasına hapsetti"
Dedi diğeri
"Neden ?"
Dedim
"Kızı tecavüze kurban gitmiş bize kızı gibi davranıyor. Deli sanırım"
Dedi kumral olan
"Erkeklerin yanında kız gördüğü an çıldırıyor sinirle silahını alıp kulübeden çıkıyor"
Dedi sarışın
"Ne zamandır burdasınız ?"
Dedim
"3 aydır falan"
Dediğinde şaşkınca gözlerine baktım.
"3 ay mı ? Kimse sizi aramaya gelmedi mi ?"
Dedim
"Geldi ama hepsini lanetli orman hikayeleriyle korkutup kaçırdı."
Dedi kumral
Korkuyla adama bakarken arkamdaki sandalyeye oturdum. Bizimkiler kesinlikle gelir ve bizi kurtarırdı.
Adamın kameralarına baktım. Ormanın her yerini gören kameraları vardı. Kameraların birinde Jungkook'u gördüm. Yanında Rose vardı. Gülerek ormana doğru koşuyorlardı.
Ne yani kimse kaybolduğumun farkına varmadı mı ? Adam bir anda uyanıp duyduğu sesle kameralara döndü.
"Jungkook burda mı yapacağız ?"
Dedi Rose
"Evet Rose, sessiz ol ve soyun"
Şaşkınca ikisine bakarken kaşlarımı çattım. Rose Jimin'i sevmiyor muydu ?!
Adam sinirle silahını alıp kulübeden çıktı. Jungkook kameraya baktığında göz göze geldik. O herşeyin farkındaydı.
Gülümseyerek kızlara döndüm.
"O bizi kurtaracak"
Dedim, kızlar heyecanla birbirlerine sarıldıklarında Jungkook'a baktım.
•••••
Adam Rose'yle birlikte kulübeye girdiğinde kilidi açıp Rose'yi yanımıza attı. Hemen Rose'ye sarıldım.
"Jungkook beni yem olarak kullanıp onu takip etti yakında bizi kurtarır"
Dedi kulağıma
"Biliyorum"
Dedim, adam mutfak gibi olan yere gittikten sonra elinde bir tepsiyle geldi. Elindeki tepsiyi bizim yanımıza bırakıp çıktı ve tekrar kilitledi bizi parmaklıkların arkasına
"Hadi yiyin güzel kızlarım, açlıktan ölmenizi istemem"
Dedi istemesekte bize silah doğrultuğu için yemeye başladık.
"Sen, siyah saçlı..."
Diyip silahın ucuyla beni işaret etti.
"...aynı benim kızıma benziyorsun, o da senin gibi böyle umutla bakardı etrafa, uzundu, güzeldi, ay kadar beyazdı teni, gece kadar siyahtı saçları..."
Diyip silahı kenara bırakıp oturdu.
"...ama onu aldılar benden, ağzımı açıp tek kelime edemedim"
Dedi kafasındaki şapkasını çıkartırken
"Neden ?"
Dedim
"Çünkü ona tecavüz eden herif çok varlıklı bir aileden geliyordu!"
Dedi sinirle
Rose irkilerek bana sarıldı.
"Bizi bu yüzden mi tutsak tutuyorsun ? Kızına bu ormanda tecavüz edildiği için ?"
Dedim
"Bu zamanlarda erkeklerin kanı çok hızlı akar kızım. Sizin gibi narin ve güzel kızları kullanıp atarlar"
Dedi
"Onlar bizim kardeşlerimiz gerçekten, o siyah saçlı dövmeli çocuk benim erkek kardeşim"
Dedim
"Değil"
Dedi
"Gerçekten"
Diyerek gözlerimi kaçırdım.
"Kardeş değilsiniz. Sana çok farklı bakıyor..."
Diyip silahını temizlemeye başladı.
"...bu silahı sana doğrulttuğumda seni korkuyla arkasına almasının başka açıklaması olamaz. Siz kardeş değilsiniz"
Dediğiyle sesimi çıkartmadım çünkü diyecek hiçbirşeyim yoktu.
"Bu adam ne saçmalıyor ?"
Dedi Rose kaşlarını çatarak
"Saçmalıyor işte"
Diyip önüme döndüm.
Kameradan Jungkook'u gördüğümde gülümsedim adamda oraya dönecekti ki dediğimle bana döndü.
"Kızınız kaç yaşındaydı ?"
Adam gülümseyerek temizlediği silahını duvara astı.
"22 yaşındaydı. Gençliğinin daha baharındaydı onu çalılıkların arasında çıplak bulduğumda"
Boğazımda bir yumru oluşurken adam için üzülmüştüm.
"Kızınız için çok üzgünüm ama İnsanları böyle ailelerinden alıkoyamazsınız"
Dememle içeri Jungkook girdi. Adamın Jungkook'a dönmesiyle Jungkook ona tekme atıp yere düşürdü.
Adam düştüğünde cebindeki anahtar yanımıza kadar sürüklendi. Anahtara zar zor uzanıp kilidi açtığımda kızlara döndüm.
"Hepiniz dışarı!"
Herkes koşarken Jungkook'u elinden tuttum.
"Gidelim"
Dedim içeri polisler girerken, Jungkook yerdeki adamın kollarını tutmayı bıraktığında polisler onu kaldırıp kelepçelediler.
"Uzun süredir bu adamı arıyorduk. Yardınımız için teşekkürler çocuklar"
Dedi polis, herkes kulübeden çıktığında Jungkook'a sarıldım.
"Çok korktum"
Dedi
O adamın dedikleri aklımda yankılanırken Jungkook'tan ayrılıp yüzüne baktım.
"Niye bu kadar korktun ?"
Dedim
"Sana birşey olsaydı eğer uğraşacak bi kardeşim kalmazdı aptal!"
Diyip saçlarımı karıştırdığında güldüm. O adam yanılmıştı Jungkook gerçekten benim kardeşimdi bunu kanıtlamak için illa bir bağa gerek yoktu.
"Aptalsın!"
Dedim gülerek
