1.8

634 43 25
                                    

"Rose ne giyinsem acaba ?"
Dedim telefondaki Rose'ye bakarak
"Bilmem"
Diyerek içeceğinden bir yudum aldı.
"Rose!"
Dedim sinirle

"Ayol ne var ? Şurda sevgilimle tatile çıkmışım rahat bırak beni"
Dedi
"Yazıklar olsun"
Dedim gözlerimi kısarak

"Giyin birşey git işte kızım"
Dedi, oflayarak onu onayladım ve telefonu kapattım. Yatağın üstüne serdiğim elbiselerde göz gezdirdim.

Kısa bir sürenin sonunda siyah elbisemde karar kılarak onu aldım.

Makyaj masama oturarak önce saçlarımı kuruttum sonra düzleştirmeye başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Makyaj masama oturarak önce saçlarımı kuruttum sonra düzleştirmeye başladım.

Kahküllerime sprey uyguladıktan sonra iyice taradım ve tekrar uyguladım. Kafamı sağa sola sallayarak bozulup bozulmadıklarına baktım.

"Bu işte bir numarayım!"
Diyip siyah halka küpelerimi kulağıma taktım. Yüzümü biraz renklendirdikten sonra makyajı kısaca kırmızı bir rujla sonlandırdım.

Boy aynamdan üstüme bakarken kendime öpücük attım. Gülümseyerek deri uzun botlarımı giyinip ayağa kalktım.

"Tanrım! Harikayım"
Dedim ve siyah çantamı alarak son kez aynadan kendime baktım. Telefonuma mesaj geldiğinde elime aldım.

Christopher Bang:
Kapıdayım

Ben:
Hemen çıkıyorum

Telefonu çantama atarak odamdan çıktım ve yavaşça merdivenlerden indim.
"Lisa bu saatte nereye ?"
Dedi babam
"Saat daha 10 baba"
Dedim

"Ama geç oldu"
Dedi
"Arkadaşlarımla buluşacaktım"
Dedim
"Öyle olsun madem..."
Dedi elindeki tableti masaya bırakarak merdivenlere doğru yürümeye başladı.

İlk basamağı çıkmadan bana dönerek gülümsedi.
"...çok güzel olmuşsun prensesim"
Dedi, gülümseyerek babama öpücük attım.
"Saat 12 olmadan evde ol"
Dedi
"Tamam baba, merak etme"
Dedim

•••••

İçeri girdiğimizde etrafa bakmaya başladım.
"Birini mi arıyorsun ?"
Dedi Chris
"Hayır öylesine bakınıyordum"
"Neye ?"
Dedi

"Şeye...şey...oturacak yer bakınıyordum"
Dedim, Chris beni onaylayarak elini belime atıp beni yönlendirdiğinde cam kenarında oturan Jungkook'la Minnie'yi gördüm.

"Otur buraya hadi"
"Olmaz!"
Dedim, Chris kaşlarını çattı.
"Neden ? Niye olmaz ?"
Dedi
"Böyle bir yerde duvar kenarında mı oturulurmuş! Cam kenarına geçelim"
Dedim

"Doğru diyorsun, gel hadi"
Diyerek elimi tuttu. Birlikte cam kenarında hemen Jungkook'ların arkasına oturduğumuzda ben Jungkook'la yüz yüze gelecek şekilde oturmuştum.

"Hoşgeldiniz, ne istersiniz ?"
Dedi garson
"Ne yemek istersin ?"
Chris'in sesiyle gözlerimi Jungkook'tan çekerek menüye bakmaya başladım.

"Sezar salata lütfen"
Dedim
"Bende bir lazanya alayım"
Dedi
"Peki, bir sezar salata ve bir lazanya hemen geliyor efendim!"
Diyerek gitti.

"Burayı çok severim. Gerçekten çok iyi seçim"
Dedi Chris
"Efendim, ne ?"
Dedim gözlerimi Chris'e çevirerek
"Sen kime bakıyorsu-"
Arkasını dönecekken elini tuttum.

Kaşlarını kaldırarak önce tutuğum eline sonra da bana baktı.
"İyi misin ?"
Dedi
"Çok"
Diyerek güldüm. Chris'te gülerek tutuğum eliyle birlikte benim elimi kaldırıp elime minik bir öpücük kondurdu.

Jungkook'un olduğu tarafa baktığımda kaşlarını çatarak bize baktığını gördüm. Kaşlarım havalanırken sırıttım.

Gergince bir nefes aldı ve önüne döndü. Gelen yemeğimden hızlıca bir çatal alarak keyifle yemeye başladım.
"Yavaş ol, boğulacaksın"
Dedi Chris, peçeteyle dudaklarımı silerek gülümsedim.

"Biraz gömülmüş gibi oldum. Kusura bakma"
Diyerek güldüm. Chris gülerken elini uzatıp yüzümdeki saçı kulağımın arkasına sıkıştırdı. Utanarak kafamı eğdiğimde çenemden tutup ona bakmamı sağladı.

"Yemeklerimize mi dönse-"
Parmağıyla beni susturduğunda şaşkınca dudaklarımın üstündeki parmağına baktım.
"Dudakların çok güzel Lalisa"
Dedi, biraz fazla mı hızlı gidiyordu ?

"Chris..."
Bana yaklaşırken nefesimi tuttum ve gözlerimi sımsıkı yumdum. Birinin kolumdan tutup beni kaldırmasıyla gözlerimi açtım.
"Jungkook, ne yapıyorsun ?!"
Dedim, Chris sinirle ayağa kalktığında Jungkook beni arkasına aldı.

"Neler oluyor ?"
Dedi Chris
"Neler olduğunu söyleyeyim saat 12'ye gelmek üzere araban balkabağına dönüşmeden önce ikile!"
Dedi Jungkook
"Ne diyorsun lan sen ?!"
Dedi Christopher

Hızla aralarına girerek Jungkook'u arkama aldım.
"Chris bu akşam için teşekkürler, ben sana daha sonra yazacağım"
Dedim ve konuşmasını beklemeden Jungkook'un elini tutup onu peşimden sürüklemeye başladım.

~LAVİNİA~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin