"Jungkook hazırlandın mı ?"
Dedim, Jungkook kaşlarını çatıp bana döndü.
"Neye ?"
Dedi"Ya Jungkook dedim ya bizimkiler gelecek birlikte olduğumuzu söyleyeceğiz diye"
"Ahh aklımdan çıkmış!"
Diyerek oyunu kapatıp ayaklandı.
"Sana inanamıyorum!"
DedimAyağa kalkarak boynumu öptü.
"Tamam sevgilim, sıkıntı değil. İki dakikaya hazır olurum"
Dedi, o merdivenleri çıkarken son kez masaya bakıp gülümsedim."Aa portakal suyu!"
Diyerek mutfağa girip dolaptaki soğumaya bıraktığım portakal suyunu alarak salona doğru yürümeye başladım.Sürahiyi masaya koyduğumda merdivenlerden inen Jungkook'u gördüm. Bir tek saçlarını taramıştı
"Jungkook kendini bu kadar yormasaydın ya"
Dedim"Ne var sevgilim, onlar yıllardır arkadaşımız. Bu halimi gördüler"
Dedi
"Ama altına bir pantolon giyinsen fena olmazdı"
Dedim
"Yok şort iyi"
DediGöz devirdiğimde beni kendine doğru çekti. Sırtım göğsüne değdiğinde dudaklarını enseme bastırdı.
"Bu kadar hazırlığa gerek yoktu bebeğim"
DediJungkook'a dönerek yüzünü ellerim arasına aldım.
"Vardı Jungkook, ne kadar umursamasanda böyle birşeyi telefonda söyleyecek halimiz yoktu"
Dedim"Hayır kendini yormaman için söyledim. Geldiklerinde dışardan yemek söylerdik olurdu biterdi yani"
Dedi
"Olsun böyle daha iyi oldu, hem elime yapışmadı ya, ayrıcaa bugün özel bir gün herşeyin özel olmasını istiyorum"
Dedim"Seninle herşey özel zaten Lalisa bir çaba sarf etmene gerek yok"
Dedi, gülümseyerek göğsüne vurdum yavaşça
"Yaa...öyle mi gerçekten ?"
Dedim"Öyle tabii kızım"
Diyerek beni belimden kendine çekti. Kollarımı boynuna sardığımda gülümseyerek bana yaklaştı ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı."Hass!ktir"
"İşte bunu beklemiyordum"
"Bunlar 1 haftada ensest ilişkinin dibine vurmuş"
Korkuyla Jungkook'tan ayrılırken kapının önünde dikilenlere baktım."Hoşgeldiniz!"
Dedim gülerek, Jungkook'ta bozuntuya vermeden gülerken dirseğimi yavaşça boşluğuna vurup dişlerimin arasından konuşmaya başladım.
"Çöp attıktan sonra kapıyı kapatmadın mı gerizekalı ?"
Dedim"İttim ama kapanmamış demek ki"
Dedi
"Katıksız bir malsın"
Dedim hâlâ gülerken
"Ee nasılsınız ?"
Dedim konuyu değiştirmek amacıyla"Biri burda ne olduğunu anlatabilir mi yahu ?!.."
Dedi Jisoo unni
"Öncelikle-"
"...sus ya da anlatma midem kaldırmaz!"
Dedi"Unni sandığın gibi deği-"
"Biz Lisa'yla çıkıyoruz!"
Jungkook'un bağırmasıyla avucumu alnıma vurdum.
"Ay bana birşeyler oluyor!"
Bir anda Jin oppa'nın kucağına yığılan Jisoo unnimle herkes çığlık atmaya başladı.•••••
"Ne yani kardeş değil misiniz ?"
Dedi Jisoo unnim, kafamı eğerek onu onayladım.
"Bize niye söylemediniz ?"
Dedi Jennie unnim"Lisa'ya de, ben daha geçen ay öğrendim valla noona"
Dedi Jungkook teslim olurmuşcasına, sinirle koluna vurduğumda ellerini indirdip uslu bir çocuk gibi kafasını eğdi."Bu birine öylesine söylenecek kadar kolay birşey değil, emin olun sizde benim yerimde olsanız söyleyemezdiniz"
Dedim
"Lisa haklı, hepimizin birbirimizden sakladığı birşeyler vardır illa ki"
Dedi Rose"Benim yok"
Dedi Jimin, Rose sinirle ona döndü.
"Sen kapat çeneni gelirken göz kırptığın o kızıl saçlı kızı unuttum sanma!"
"Aşkım yemin ediyorum göz kırpmadım o an gözüm seğiriyordu."
Dedi Jimin"Kapat çeneni, bu yalanlarını annene anlat"
Dedim
"Ayıp oluyor ama"
Dedi Jimin
"Yok ciddi anlamda annene anlat, bir o seni haklı bulur çünkü oğlusun!"
Dedi RoseJimin oflayarak Rose'ye sarıldığında Rose sinirle Jimin'in kollarını itti.
"Her neyse, Bay Jeon'a bu ilişkiyi naısl anlatacaksınız ? Bahsettiğiniz kadarıyla sizi kardeş gibi büyütmüş"
Dedi Jisoo unni"İşte orayı bizde bilmiyoruz unni, söylemeyi bi ara düşündük ama kalbine falan iner şimdi o riski alamadık"
Dedim
"Ne çıkmaz bir durum"
Dedi Jennie unniOflayarak kafamı eğdiğimde Jungkook elimi tuttu.
"Ama birlikte olduğumuz sürece içinden çıkılmaz hiçbir durum bizi durduramaz"
Dedi, gülümseyerek ona sarıldım.