⚠️: Uyarı! Bu bölüm smut içermektedir.
•••
Katsuki
"D-deku.. cidden.. ne halt ediyorsun şuan?" Diye sorarken birkaç adım geriledim ve duvara çarptığımda istemsizce durdum.
Deku üzerindeki sıfır kol siyah bluzu çıkarıp bana baktı. "Soyunuyorum?" Bakışlarım yavaşça aşağılara kaydı. Çıplak göğsü beyaz ve pürüzsüzdü. Kaslarla çevrili karnı sıkı, inip kalkan omzunda çiller vardı. Özellikle bakışlarım pembe göğüs uçlarında oyalandığında neredeyse başımın döndüğünü hissettim.
Ve çabucak başımı çevirdim. "N-neden?"
"Neden?" Diye sordu Deku beni tekrarlayıp. Ardından üzerime doğru ilerlerken bana tuhaf hissettiren ses tonu ile konuşmaya devam etti. "Bende merak ediyorum.. söyle neden?"
"N-ne? Ne neden?"
"Söylemek istediğimiz çok şey varken.. neden vücutlarımız yerine kelimeleri kullanıyoruz, Kacchan?"
Şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırdım.
Duvara biraz daha sinip o bana yaklaşırken ise kaskatı kesildiğimi hissettim. Kalbim korkunç bir hızla atıyor, beynim düşünme yetisini kapıyı açtığımdan beridir bırakmışa benziyordu. Yutkundum. Şuan neler olduğu hakkında gerçekten bir fikrim yoktu fakat..
Kalbimden dudaklarıma dek bir yangının başladığını düşünmeye başlamıştım.
"Ne demek istediğini anlamıyorum," dedim panikle ve hızlıca Deku'nun sol tarafından sıyrılıp yatağın arkasına geçtim. "Şey.. neyse.. birazdan akşam yemeği başlayacak. Ne demek istediğini o zaman açıklayabilirsin."
Deku gülümsedi.
Ve yatağın üzerine bir bacağını koyup öne doğru uzandı. "Gerek yok. Ne demek istediğimi birazdan -net bir şekilde- anlayacaksın."
"Öhöm.. ö-öyle mi? Ama yine de yemeği beklesek iyi olacak. Sonuçta para ödedik o kada-"
"Merak etme. Resepsiyona bizi yaklaşık altı saat boyunca rahatsız etmemeleri gerektiğini söyledim. O yüzden akşam yemeğini sonra getirecekler."
Kalbimin bir anlık durduğunu hissettim. Ve kekeleyerek sordum. "A-anlamadım.. neden öyle bir şey söyledin?"
"Kacchan," dedi Deku gülüp başını yana yatırarak. "Fazla nazın aşığı usandırdığıyla ilgili bir söz duymadın mı hiç?"
"..Ne?"
"Ah, benim minik kafalı sevgili-"
"Daha sevgili değiliz."
Deku sırıttı. Ardından yatakta biraz daha ilerleyip, kirpiklerinin altından ateş gibi parlayan bakışlarını bana çevirdi. "Bu geceden sonra sevgili miyiz, değil miyiz öğreneceksin."
"Deku," dedim hafifçe yüzümü buruşturup. "Gerçekten beni korkutmaya başlıyorsun.. bu hareketler de ne?"
Deku yatakta dizleri üstünde doğruldu ve elleri pantolonunun fermuarına giderken küçük bir nefes aldı. "Hâlâ anlamıyor musun, Kacchan? Sen ve ben.. birazdan seks yapacağız."
"ÖHHÖ ÖHÖÖ.. gıhhk.. ıhm.. öhö öhöm?!"
Duyduğum şeyden miydi, veya tükrüğümü yuttuğum için miydi bilmiyorum ama çılgınlarcasına öksürürken şaşkınlıkla gözlerimin ardına dek açıldığını hissettim. Ve bakışlarım Deku'nun bacaklarından aşağı kayan.. tanrım.. bu nasıl bir pantolon allasen?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐂𝐫𝐮𝐬𝐡 𝐎𝐧 𝐇𝐚𝐭𝐞 - BakuDeku
Fanfiction"Bugün birisi bana aşkını ilan etti. Daha fazla onu perişan etmememi, enkaza döndüğünü söyledi. Ama asıl perişan olan ben değil miyim? O dizlerimin önünde ağlamaya devam ederken.. itiraf edenin sen olduğunu hayal ettiğim için perişan olan ben değil...
