Başlamadan önce lütfen yorumlarınızı satır arası yapın arkadaşlar. Ve oy verip yorum yaparak destek olmayı unutmayın. Şimdiden teşekkür ederim ❤️
Gözlerimi açtığımda ilk gördüğüm şey bir çift mavi gözdü. Serhat'ın hayran bakışları beni afallatsa da kendimi toparlayıp gülümsedim. "Günaydın," dedim.
Serhat gülümseyerek yanağımdan öptü. "Günaydın," dedi.
Başımı yastıktan kaldırmadan Serhat'a bakmaya devam ettim. Yüzünde ki tebessümün ardında yorgun bir yüz vardı. Hani bir insana bakınca anlarsın ya ne kadar yorgun olduğunu Serhat'ın yüzündeki yorgunluk fiziksellikten çok uzaktı. Elimi yanağına koyup baş parmağımla okşamaya başladım. Serhat gözlerini yumarken tebessümü büyüdü.
"Seni bu kadar yoran ne?" diye sordum.
Burnundan sıkıntılı bir nefes verdi. "Sorma," dedi yorgun çıkan sesiyle.
"Niye?" diye sordum.
"Sorma işte. Bazı şeyler anlatılmıyor," dedi gözlerini açarken.
"Biz böyle gerçek bir karı koca olamayız biliyorsun değil mi?" dedim.
Serhat yanağında ki elimi elinin arasına alıp avuç içimi öptü. "Zamanı gelince anlatırım. Şimdilik bir şey sorma," dedi.
"Peki," dedim.
"Hadi kalkalım artık. Bugün düğünümüz var," dedi.
"Kalkalım," dedim tebessüm ederek.
Yataktan kalkıp banyoya girdim. Rutin işlerimi halledip çıktım. Ben çıktıktan sonra Serhat banyoya girdi. Üzerime rahat bir elbise giydim ve makyajımı yaptım. Saçlarımı tararken Serhat'ta banyodan çıktı. Üzerini değiştirirken gözüm ister istemez sırtındaki yara izlerine kayıyordu. Ayağa kalkıp yanına gittim. Serhat bana döndüğünde ellerimi gömleğin düğmelerine götürdüm. Düğmeleri iliklerken "Bari sana bunu kimin yaptığını söyle. Berat mı yaptı yoksa? " diye sordum göğsünde ki yara izinden gözlerimi ayırmazken.
"Kendi kanımdan biri yaptı,"dedi.
"Kim? "diye sordum.
"Boşver Erva bir şey sorma artık," dedi.
Oflayarak ellerimi geri çektim. "Of Serhat onu sorma bunu sorma. Sen benden bu kadar şey saklarken ben sana nasıl bir şans vereceğim?" diye sordum.
Serhat ağzını açtı hiçbir şey söylemeden geri kapattı. Öfkeyle yüzüne baktım. Elini yanağıma uzattığın da geri çekildim. "Ben aşağıya iniyorum," dedim ona arkamı dönüp kapıya doğru yürürken.
"Erva bekle beni," dedi arkamdan. Onu umursamadan kapıdan çıkıp merdivenlere doğru yürüdüm. Merdivenlerin başındayken arkamdan gelip kolumdan çektiğinde düşeceğim korkusuyla koluna sarıldım. Korkuyla Serhat'a bakarken "Bana arkanı dönme Erva," dedi sertçe.
"Serhat ne yapıyorsun sen? Düşecektim az kalsın," dedim titreyen sesimle.
Serhat'ın öfkeli yüzü yumuşarken beni kendine çekti. "Düşmene asla izin vermem,"dedi.
Gömleğinin üst düğmelerini iliklemediği için yüzüm çıplak göğsüne değiyordu.
Arkamızdan gelen öksürek sesiyle Serhat beni yanına çekti. Aşağıya baktığım da babam sert tutmaya çalıştığı yüzüyle bize bakıyordu. Bir süre ikimize baktıktan sonra hiçbir şey söylemeden gitti. Evin çalışanlarıda bize baktıktan sonra gülmemek için başlarını eğip uzaklaştılar. Serhat'a dönüp baktığım da gözlerim kocaman açıldı. Serhat'ın göğsünde kocaman ruj izim vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇİLEK KOKUSU +18
ChickLit"Yapma." Sesimin titremesini istemesem de kollarının kıskacında ki bedenim tıpkı sesim gibi titriyordu. Göz kapaklarımı sımsıkı birbirine bastırsam da burnundan verdiği nefesi yüzüme çarptığın da öfkelendiğini anlamıştım. Çıplak sırtımın değdiği duv...