Düzenlendi
Yazar
Omega kızgınlığa girmişti. İki bebek ve jungkook ile birlikte küçük saraydaydılar. İki bedende anın zevkini çıkarmak istiyordu fakat kurtları buna izin vermiyordu. Delta'ya birşey olduğundan emindiler.
"Omega lütfen izin ver eğer yardım etmezsem çok ağrı çekeceksiniz" jungkook omega'yı ikna etmeye çalışıyordu ama omega ikna olmuyordu.
"Özür dilerim Jimin ama şuan kurtlar önemli değil. Senin canın yanmaması için bunu yapmam lazım."
Jungkook karşısındaki dolgun dudaklara atılınca alfa kurt içinde pençelerini çekmişti. Deltası acı çekerken zevk alamazdı. Omega ise birden ortalardan kayboldu.
İki beden birbirlerinin dudaklarını talan ederken Jimin kurdunun sessizliğinden endişe ediyordu.
Jungkook küçük bedenin seğiren penisine elini dolamış ve hiç düşünmeden ağzına almıştı. Omega daha yeni doğum yapmıştı eğer içine girerse dikişleri zarar görebilirdi.
"Jungkook-ah geleceğim" jungkook son bir kez ısırıp ağzına gelen menileri yuttu.
Yanyana uzanan iki beden bu sefer jimin'in büyük aleti ağzına alması ile harekete geçti.
( Anlık okuyucular: büyük olduğunu görmeden inanmam)"Zorluyorsun Jimin-ah dikişlerine zarar gelmemesi için birşey yapmak istemiyorum fakat beni zorluyorsun" Jimin ağzından çıkardığı aleti avuç içinde sıkmaya başladı.
"Eğer böyle bir şey yaparsan ilerde çocuğum olmaz ve ilerdeki kocam buna kızabilir" küçük beden aleti tekrar ağzına alacakken hırsla yatağa itilmesi amacına ulaşmasını sağlamıştı.
Hiç beklemeden ıslanmış deliğe itmişti kendini jungkook. "Seni tekrar mühürlemeli miyim Jimin-ah" vuruşlarını yaparken sorduğu soruyla Jimin kafasını iki yana sallamıştı.
"Mühür tutmayacaktır. Senin bir eşin var" jungkook elinin altındaki yanaklara(poposu oluyor yanlış anlaşılmasın) birer tokat atmış ve dişlerini mühür bölgesinde geçirmişti.
"Jungkook ne yapıyorsun ahmh" jungkook düğümün tamamlandığından emin olduktan sonra altındaki bedenden çıkıp yatağa boşaldı.
"Mühür tutması için en fazla 24 saat süremiz var jungkook tutmayacaktır." Jungkook kafasını olumsuz anlamda sallamış ve üzerlerine bir battaniye örtüp küçük bedene sarılmıştı.
"Bunları düşünme artık uyu. Mühür tutacaktır ben eminim." Jimin kafasını iki yana sallamış ve kafasını yastığa gommüştü.
"Kurdum kayboldu onu hissedemiyorum" jungkook sıkıntılı bir nefes alıp battaniyeyi daha fazla üstlerine örtmüştü.
O sırada aynı anda ağlayan bedenler ile ikili yataktan kalkmış ve bebeklerini bıraktıkları odaya girmişlerdi. Her iki bebekte çok ağlıyordu.
Kızlarını jungkook, oğullarını Jimin kucaklamış ninni söylüyordular.
"Yoonsan uyudu jungkook. Sen hala yoon ji'yi uyutamadın." Jimin'in hayıflanarak konuşmasına jungkook güldü. "Yoonji uzun zamandır uyuyor seni bekliyordum"
Jimin göz devirmiş ve ikili bebekleri yatağa yatırdıktan sonra kendi odalarına geçtiler. "Taehyung iyi midir sence kook" jungkook başını olumlu anlamda sallamış ve ikili birbirine tekrar sarılmıştı. Jungkook son kez jimin'in mühür kısmını öptükten sonra ikili gözlerini kapattı.
İki beden de daha fazla konuşmadı. Jungkook'un kurdu mühür'ün tutması için deltası'nın iznine ihtiyacı vardı.
Ağır yaralı delta kendi acısını azaltmak için verdiği çabayı bırakmış mühür için izin vermişti.
Delta'nın acısı daha katlanır bir hale geliyordu. "Abi lütfen dayan bak şifacılar senin için uğraşıyor lütfen dayan abi!" Jennie'nin çığlık atarak ağlaması hiçbir şeye yardımcı olmuyordu.
"Özür dilerim abi alfa'nı koruyamadım affet beni" taehyung'un kısık çıkan sesine karşılık derin bir nefes aldı ve gözlerini kapattı. En azından ölmeden önce sevdiği ve sevdiğini kabul edemediği bedenin mutlu olmasına izin verecekti.
Jimin
Sabah uyandığımda yanımdaki boşluk hissi beni germişti. Hâlâ kurdum benimle konuşmuyordu ve taehyung'dan haber alamıyorduk.
Elimi yüzümü yıkamak için banyoya gidip aynanın karşısına geçtiğimde boynumdaki mühürle hemen jungkook'u aramaya koşmuştum.
Heyecanla indiğim katlar sonucu bahçede sırtı dönük bir şekilde oturan jungkook ile bağırarak ona koşuyordum. "Jungkook haklıydın mührüm tutmuş" yerinden oynamadı veya herhangi bir hareket belirtisi göstermedi. Bu beni iyice panikletirken bu sefer yavaş adımlarla yanına ilerlemiştim.
Tam karşısına geçtiğimde gözlerinde süzülen yaşlar bir göl oluşturacak kadar çok olan beden ile neye uğradığımı şaşırdım. "Jungkook neden ağlıyorsun ne oluyor hayatım" endişe ile sorduğum soru ile kollarını hızla bedenime sarmıştı.
"Dün gece taehyung'un acı çeken kurdunu hissediyordum Jimin." Daha gür ağlaması beni iyice tedirgin ederken devam etmesini istedim.
"Artık kurdunu hissetmiyorum iletişime geçemiyoruz bana cevap vermiyor" daha çok ağlaması ile ona sarılmıştım.
"Ağlama jungkook nolur bak benim kurdum da şuan bana cevap vermiyor belki onunda kurdu içeri çekilmiştir." Bunları söylerken sadece kurdumun artık benimle iletişime geçmesini istiyordum.
"Seni mühürlemek için delta'nın iznine ihtiyacım vardı çünkü onun mührünü taşıyorum. O çok acı çekiyordu Jimin yaralandığına eminim. Deltası bize izin verdiği sürede taehyung acıya dayanamamış olabilir."
Bu ihtimal beni kahrederdi. Omegam ortalıkta olmadığı için kızgınlığım çok gün yüzüne çıkmıyordu fakat eğer böyle bir şey varsa omegam bu yüzden ortadan kaybolmuş olabilirdi.
Onu dinlemeliydim. Benim omegam asla yanlışa izin vermezdi. Onu dinleseydim böyle olmayabilirdi.
Omegama dışarı çıkması için yalvarıyordum ama çıkmıyordu. "Merak etme kook bogum ve daha bir çok muhteşem asker onunla beraber ben onun iyi olacağından eminim" gözlerinin içine bakarak konuşmam ile umarım dedik ikimizde, umarım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Worlds
Fanfictionsadece deltaların ruh eşi olduğu ve ruh eşleri ile evlenmek zorunda olduğu dünyada delta kim taehyung'un ruh eşi baskın alfa jeon jungkook çıkmıştı. tek sorun jungkook omega Jimin ile evliydi ve omega hamileydi. Switch taekook Bottom Jimin