Step Brother / 𝐽𝐽𝐾-𝐾𝐽𝑁

0.4

Medya parti gecesinde giyindikleri.

Elimdeki kalemi sert bir şekilde masaya vurup dikkat çekmeye çalıştım. Ama sadece çalışmışdım çünkü karşımda kahkahalar ile gülen beşli beni hiç takmamışdı.

Şirkete geldiğimde beni hiç hoş olmayan bir süpriz karşılamıştı. Jungkook ve kendine ait arkadaş grubu odamı -benim için- cehenmeme çevirmişdi.

Ne kadar kovmaya çalışsam da Beyfendi sürekli babamı hatırlatıp durmuş ve asla gitmemişdi ve diğerlerini de bırakmamışdı şimdi ise, karşımda Chae ve Lalisa ile kaç yıllık kankalar gibi gülüşüyorlardı.

"Neden bu kadar abartıyorsun? Yoksa Jk arkadaşlarını elinden alır diye mi endişelisin?"

Masamın önündeki koltukda oturmuş olan varlığını unutduğum adama döndüm.

"Bu seni hiç ilgilendirmez"

Omuz silkip yorgun bakışlarını elindeki kalemden çekti ve bana döndü.

"Jungkook biraz umursamaz, gerizekalı hatda salakdır, ama kötü biri değil zamanla seveceğine eminim"

Gözlerimi devirip arkama yaslandım, zaten çizim de yapamıyordum.

"Ben insanları zamanla sevmem ilk gördüğümde neyse odur"

Dudağını büzüp gözlerini kapatarak başını salladı "tabii canım tabi"

Gereksiz Alaycı tavrı sinirimi bozsada sessiz kalıp başımı geri yasladım ve gözlerimi kapatdım.

"Noona saat 6 olmuş artık çıkalım mı hazırlanacağız, Hyung sende gelecek misin?"

Bakışlarımı önce Jungkook'a sonra Hyung dediği adama çevirdim, kimden izin almışdı bu?

"Davet benim kimin gideceğine ben"-"

"Gidip uyuyacakdım ama geleceğim çok ısrar etdiniz"

Ağzım açık bir şekilde karşımda sırıtan ikiliye baktım.

"Hadi ama Jen"

Lalisa sonunda arkadaşınında burda olduğunu hatırladığında ayağa kalkdım "gidip hazırlanacağım vaktinde gelin.

🍂

Üstüme geçirdiğim gri tulumumu aynada süzüp saçlarımı topladım ve makyaş yapıp ayakkabılarımı giyindim.

Bu gece benim için oldukça özeldi hiç bir şeyin bunu mahfetmesine izin vermeyecekdim.

Saate bakıp vakit geldimi diye kontrol etdikden sonra çantamı alıp odadan çıktım ve kapıya yöneldim.

Evden çıkıp topuklu ayakkabılarımın çıkardığı sesler eşliğinde karşlda bekleyen limuzine doğru yürüdüm.

" neden limuzin?"

Dedim gözlerimi devirmeyi ihmal etmeden.

"Çünki sayıca fazlayız ve kimsenin kucağımda oturmasını istemiyorum"

Yüzümü buruşturup şöförün açtığı kapıdan içeri girdim ve yerime oturdum. Lalisa, Chaeyoung, Jisoo unnie ve Jungkook'un iki arkadaşı.

"Neden en son beni aldığını sorabilir miyim?"

Jungkook omuz silkti. "Chaeyoung senin çok geç hazırlandığını söyledi." kaşlarımı çatıp Chae'ye döndüm.

Ellerini teslim olur gibi kaldırıp ardından hızlıca telefonunu aldı ve birini arıyormuş gibi yaptı.

"Noona neden bu kadar sinirlisin?"

Sinirli bakışlarımın hedefi bu sefer Jungkook'du

"Ben sana bana saygı ekleri ile seslen demedim mi?"

"Böyle bir şey hatırlamıyorum ki zaten Noona bir saygı eki"

Kollarımı birleştirip alaycı bir şekilde güldüm

"Hayır değil!"

"Biz aynı babadanız Noona"

Bakışlarımı ondan çekip cama döndüm .
"Sence bu umurumda mı?"

"İster umurunda olsun ister olmasın biz kardeşiz"

"Aynı babadan olmamız bizi asla kardeş yapmaz!"

Evet belki çok kabaydım ama bu umurumda değildi çünki onu asla gerçek bir kardeş olarak görmeyecekdim