Bölüm 8 - Friendly Advice

279 23 0
                                    

Bölüm 8 - Friendly Advice

Kennan'ın Bakış Açısı

"İyi olduğuna emin misin Kennan? Bütün gün gerçekten sessizdin." Ertesi gün dolaplarımıza doğru yürürken Tripp dedi.

"Evet iyiyim sadece yorgunum." Çantamı omzumdan çekerken omuz silktim.

Ona uyuyamadığımı söylemeyecektim çünkü neredeyse öpüşmemiz kafamda tekrar edip durmuştu. Gözlerimi her kapattığımda bu anı görmüştüm. Sert ama nazik elinin çenemi yukarı çektiğini hissetmiştim ve dudaklarımı yalayan naneli nefesinin kokusunu almıştım. Eski sevgilisini duyana kadar neden geri çekilmediğimi bilmiyordum. Belki de Skittles ve Remy'nin bana dokunmasına ve öpmesine çok alışkın olduğumdan tepki vermemiştim. ama onlardan başka hiçbir erkeğine bunun için izin vermezdim.

Ayrıca beni rahatsız eden şey, dün gecenin neden bir randevu olduğunu söylemiştim? İlk başta bunun Marty denen herifi kızdırmak için olduğunu düşündüm. Ama ona bir randevu dedikten sonra bir tür randevuymuş gibi hissetmiştim. Yemek yemiştik, konuşmuştuk, gülüp birlikte ödev yapmış ve ders çalışmıştık ama bu eğlenceliydi. Tripp'in öğrenmeyi ilginç ve büyüleyici kılma yöntemi vardı, bu yüzden gerçekten ders çalışıyormuş gibi hissetmemiştim.

"Kennan, annen burada." Tripp beni düşüncelerimden uzaklaştırarak söyledi. Dışarı çıktığımızı bile fark etmemiştim.

"Teşekkürler Tripp!" Gülümsedim ve beni arabaya götürmesine izin verdim.

"Ee, yani bu hafta sonu, hala müzeye gidiyor muyuz?" Endişeyle sordu.

Başımı salladım ve güldüm. "Evet, Manny'ye söyledim ve o, arkadaş edinmek ve bu müzeye gitmek için gerçekten heyecanlı."

"Harika, o zaman yarın saat 2'de sizi alırım." Dedi ve alnımı öpmeden önce çantamı bana verdi.

"Neydi o?" Pembe yanaklar ve kalkık bir kaşla sordum.

"Biz arkadaşız değil miyiz? Futbol takımının yaptığı yaygın bir şey bu. Hepimiz yakınız ve neredeyse her şey için öpüşüyoruz. Sen bir futbolcuydun, bu yüzden seni de alışkanlıklara dahil edeceğim. Şimdi pratik yapmam gerekiyor. Yarın görürsünüz!" Uzaklaşırken bağırdı.

"Evet yarın." Yolcu koltuğuna oturmadan önce mırıldandım.

"O tatlı." Annem birkaç dakikalık sessiz sürüşten sonra dedi.

kaşlarımı çatıp iç çektim. "Neye benziyor?"

"Pekala, çok uzun ve kaslı, aşırı kaslı değil. Güzel grimsi kahverengi gözleri ve açık ten rengi var. Saçları kahverengi ve biraz dağınık, gerçi umurumda değil. Üzerindi kıyafetlerde uyumlu." Heyecanla söyledi.

"Saçmalıyorsun anne." Gülüp kafamı salladım.

Alay etti ve gözlerini devirdiğini biliyordum. "Ee? Şimdi sana bir şey söyleyeyim Kennan Javier Verges! Eşcinselsen arkana yaslanıp seninle istediğini yapmasına izin vermelisin! Dayanma gücü var gibi görünüyor, ayrıca bir futbolcu, bu yüzden nasıl vuracağını biliyor olmalı. Biliyorum çünkü baban böyle yapmıştı ve hala daha yapıyor."

"MAMI! Aman Tanrım!" O gülerken çığlık atıp kulaklarımı kapattım.

"Hadi bebeğim evdeyiz." Araba durduğunda güldü.

Arabadan inip dikkatlice eve girerken başımı salladım. Annem kapıyı açtı ve içeri girmem için kıçıma bir şaplak attı. Gözlerimi devirdim ve yavaşça merdivenlere doğru yürüdüm, o da alışveriş gezisinde uyuyakalmış olan Manny ile birlikte beni takip etti. Koridordan odama doğru yürürken elimi duvarda gezdirdim.

Dark Moon Sürüsü (boyxboy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin