Dark Moon Sürüsü (boyxboy)

Bölüm 29 - Saying Goodbye Is Never Easy

Bölüm 29 - Saying Goodbye Is Never Easy

Tripp'in Bakış Açısı

"Have you got colour in your cheeks?
Do you ever get that fear that you can't shift
The type that sticks around like summat in your teeth?
Are there some aces up your sleeve?
Have you no idea that you're in deep?
I dreamt about you nearly every night this week
How many secrets can you keep?
'Cause there's this tune I found that makes me think of you somehow and I play it on repeat
Until I fall asleep
Spilling drinks on my settee" Otoyolda ilerlerken şarkı söylüyordum.

"(Do I wanna know?)

If this feeling flows both ways?
(Sad to see you go)
Was sort of hoping that you'd stay
(Baby, we both know)
That the nights were mainly made for saying things that you can't say tomorrow day

Crawling back to you

Ever thought of calling when you've had a few?
'Cause I always do
Maybe I'm too busy being yours to fall for somebody new
Now I've thought it through

Crawling back to you

So have you got the guts?
Been wondering if your heart's still open and if so I wanna know what time it shuts
Simmer down and pucker up
I'm sorry to interrupt. It's just I'm constantly on the cusp of trying to kiss you
I don't know if you feel the same as I do
But we could be together if you wanted to

(Do I wanna know?)
If this feeling flows both ways?
(Sad to see you go)
Was sort of hoping that you'd stay
(Baby, we both know)
That the nights were mainly made for saying things that you can't say tomorrow day"

Cama gelen ani bir tıklatma anı bozdu Başımı kaldırdığımda Diesel'in bana sırıttığını gördüm. Gözlerimi devirerek kamyonu kapattım ve hızla dışarı çıktık. Bavulumuzu aldım ve şimdiden ağlamaya başlayan Benny'ye hüzünlü bir şekilde gülümsedim. Bir elimle ona sarıldım ve o da bana sımsıkı sarıldı. Kennan hüzünle gülümsedi ve biz havaalanına girerken çantaların çoğunu aldı.

"Gitme! Tripp, kafede çalışabilirsin! Kafeyi seviyorsun." Benny hıçkırarak ayaklarını sürüklemeye başladı.

"Benny, çok yakında ziyarete geleceğim!" Dedim ve sırtını okşadım.

"Aynı şey değil!" Ağladı ve beni tekrar havaalanından dışarı sürüklemeye çalıştı.

"Kedicik, olay çıkarıyorsun." Diesel usulca dedi ve Benny ona dik dik baktı.

"GERÇEKEN Mİ?!" Diye bağırdı ve diğer herkesinki gibi Diesel'in de gözleri şoktan açıldı. "Lütfen Tripp! Sana burada ihtiyacım var." Benny sızlandı ve ben dudağımı ısırdım.

"Benny kalamam. Derslerimiz çoktan ayarlandı. İyi olacaksın! Skype var ve birbirimizi her gün arayabiliriz!" Fısıldadım ve ağlarken yüzünü göğsüme gömdü.

Ona sımsıkı sarılırken gözlerimin dolduğunu hissettim. Onu kollarıma aldım ve Kennan'ın beklediği alana doğru yürürken bacaklarını belime doladı. Biletimi ve kimliğimi görevliye uzatırken Benny'nin sırtını sıvazladı. Ne yaparsa yapsın çalışmaya başlamadan önce Benny'ye sempatiyle baktı. Bavullarımız tartıldı ve ücreti çabucak ödedim.

"Tamam beyler, uçuşunuz B terminalinden olacak. Soldan aşağı inin ve işaretleri takip edin. İyi uçuşlar." Görevli gülümsedi ve ben de valizimi alıp bizimle gelen grubu takip etmeden önce başımı salladım.

"Benny, bırakmalısın." Yavaşça dedim ama tutuşunu sıkılaştırdı.

"Hayır." İnatla mırıldandı.

"Sen farkına varmadan döneceğim Benny! Jed ​​için güçlü olmalısın." Fısıldadım, burnunu çekti ama tutuşunu gevşetti.

"Evet, haklısın." Dedi ve ayaklarını yere indirdi.