Bölüm 11: Cevapsız Kız

37 3 11
                                    

Pazar Saat 22.00

Takımın özel turnuva kıyafetlerini giyinmiştim. Siyah eşofman ve siyah v yaka bir tişörtten oluşan kıyafetlerin glaucus atlanticus simgesi kalbimizin üzerinde yer alıyordu. Eşofmanın da sol cebinin hemen yanında aynı simge bulunuyordu.

Gece mavisi renkteki ayakkabılarımız ve tişörtün kol kısmındaki gece mavisi renkteki şeritler armamızın renkleriyle uyum içindeydi.

Üstümüzde paraşüt kumaştan yapılma bir hırka vardı ve gece mavisiydi. Elbette ki arması da bulunuyordu. Önümdeki fermuarı çektim. Saçlarımı yandan mısır örgüsü yaptım. İşte hazırdım. Odamdan çıktım ve benden daha telaşlı olan Karan'ın yanına geçtim.

"Her şeyi aldığına eminsin dimi?" Karan sanki kendisi yolculuğa çıkacakmış gibi ne alıp almadığımı kontrol ediyor eksiklerimi tamamlıyordu.

"Evet! Her şey tamam." Hazırladığım çantamı yere bıraktım ve mutfaktan iki şişe su alarak çantama attım. Kaptan olarak son eksikleri kontrol etmem gerekiyordu ve kulübe gitmem için artık çıkmam gerekiyordu. Tam kapıya yöneldiğim esnada elindeki termosla kapı ağzında beni bekleyen Karan'a minnettarca bakışlar gönderdim ve elindeki kahveyi alıp onu da çantama yerleştirdim.

"Sandviç falan hazırlasaydın ya! Acıkırsın yolda." İlgili ağabey tavırları baymaya başlamıştı. Bu derecesine alışkın değildim.

"Kek kutusunu attım ya çantama! Ayrıca mola veririz. Orada bir şeyler atıştırırım." Eda ısrarla kekimden istediğini söylemişti ve takımımızın ne kadar aç insanlardan oluştuğunu düşününce bir kalıp keki dilimleyerek yanıma almıştım.

"Dikkat et kendine! Burayı da merak etme. Babam sorun olursa ben hallederim." alayla gülümsedim.

"Umarım halledebilirsin. Şuana kadar yapabildiğin gibi (!)." yüzünde gördüğüm ciddiyet alayımı devam ettiremememe sebep oldu.

"Bu sefer halledeceğim. Sen ağabeyine güven." diyerek yanağımdan makas aldı.

"Hadi bakalım." dedim ve ona özgüven vermek adına gülümsedim.

"Ha! Bu arada." Çatık bakışları bana dönünce sözlerime devam ettim.

"Benim tanımadığım, yakın arkadaşın olmayan herhangi bir kız; kızı bırak herhangi biri benden habersiz hatta haberim olsa bile bu eve girerse, döndüğümde kilidi değiştiririm ve seni bir daha bu eve almam. Anladın mı?" gözlerini devirerek baktı. Bu tarz alışkanlıkları olmadığını biliyordum. Belirli bir arkadaş grubu vardı ve hep onlarlaydı. Zorunda kalmadıkça partilere de gitmezdi.

"Ekstradan evimde parti yapmak da yasak." dedim ve bana olan anlamsız bakışlarına cevap bekleyerek kafamı salladım.

"Anladık be tamam!" dedi ve gülümsemesini son bir kez bahşetti.

"Öyleyse Derin Hanım yolcu." dedim ve kapıdan dışarı çıktım. Peşimden geldiğini görünce kaşlarım çatıldı.

"İki dakikalık yol varken seni evden yolcu etmeyeceğimi biliyorsun değil mi?"

"İyi de benim işlerim var hemen yola çıkmayacağım ki."

"Olsun bende sana yardım ederim." dediğinde aklımdan tek bir şey geçti.

"Sen araba sana kalsın diye uğraşıyorsun dimi? Öyle bir durum varsa zaten taksiyle gideceğim." Yeniden gözlerini devirdi.

"İki ağabeylik yapalım dedik burnumuzdan getirme." dediğinde itiraz etmeyerek asansöre bindim.

Yedi MetreHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin