🖤 Bir İyilik 🖤

2.7K 124 16
                                    

Sevgili Dostlarım Sevgili Okuyucularım.
Size bir kitap önermemde izin verin, ben şahsen okudum ve bölümün ilk giriş olmasına rağmen merak uyandırıcı gizemli ve güzel bitti, arkadaşım yeni yazmaya başladı ve bende ona destek olmak istiyorum, sizden de tek isteğim bir şans verin kitaba, destek olun. Cesaret verin ona, yanında olun. Sizden tek ricam budur umarım geri çevirmezsiniz. Kitabın özetini, yazarını paylaştım, umarım çok beğenirsiniz. Arkadaşımı da takip etmeyi unutmayın. ❤️❤️❤️❤️✨✨✨✨✨✨✨

Kitap Tanıtımı.
Yazar : Sedef Lara Demir.
Kitap Adı : Gri Nabız.
Not : Kitap özeti kitap kapağın altına yazılmıştır.

Hayatın ipleri zaman denen ihtilalin ellerindeydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hayatın ipleri zaman denen ihtilalin ellerindeydi. Zamana karşı yenilgiye mi uğramıştı yoksa zafer mi kazanmıştı bilmiyordu küçük kız. Hala küçüktü aslında; çünkü daha 7 yıl önce büyümek zorunda kalan bir çocuktu Mersa. Henüz 14 yaşındayken öldürdüğü, kendisi gibi çocuk olan o oğlan çocuğunu düşündü ve derin bir nefes alarak sigarasını söndürdü. Yüzü, gülüşü ve ölüşü aklından senelerce hiç çıkmamıştı. Rüyalarında sürekli onu farklı şekillerde öldürdüğünü veya onun kendisini çeşitli işkencelerle öldürdüğünü görüyordu. Vicdanı küçük bir mezarın içinde daha küçük bir çocukken gömülmüştü.

Bu aralar aklında geçmişle beraber bugünün de kaosu vardı. Büyüyememiş her çocuk hala biraz kalbine yeniktir. İki günden beri beyaz yüzünde tek bir duygu ifadesinin gölgesi yoktu. Kötü haberi aldığından beri ne düşüneceğini ne yapacağını bilmiyordu. Mersa, üç kız arkadaşıyla aynı yurtta büyümüş ve yurttan sonra iki arkadaşıyla birlikte aynı evde kalmaya başlamıştı. Diğer üçüncü yakın arkadaşları Meryem yurtta kaldıklarında bir aile tarafından evlatlık edinilmişti ve İstanbul dışında oturuyodu. 'Sıla ve Aslı nerede? Onları kim kaçırdı?' Aklında ki puslu düşünceleri bölen zil sesiyle sakince oturduğu kanepeden kalktı ve kapıyı açtı. Dalgın bir halde karşısında ağlayan, işaret diliyle bir şeyler anlatan ve ağlamaktan yüzü kızarmış kızın yüzüne baktı. Meryem. Ağlamayı unutan gözlerine bu lal olan sessizlik ağla diye bağırıyordu adeta Mersaya. Meryem konuşmayı yıllar önce unutmuş bir kızdı fakat işaret diliyle şu an resmen haykırıyordu. Onun için Sıla Aslı ve Mersa işaret dili öğrenmişlerdi. Bu yüzden neler dediğini anlayabiliyordu. İki arkadaş sarılıp içeriye girdikten sonra Meryem ellerinde ki alfabeyi Mersa'nın yeşil gözlerine doğru hareket ettirdi.

"Nasıl ortada yoklar? Nasıl kaçırılmış olabilirler? Ne zaman nasıl oldu?"

Meryem her ne kadar konuşamıyorsa da duyabiliyordu.

"Dün staj çıkışında aldım haberi. Kızları defalarca aradım mesaj attım fakat dönmediler. Bende bu durumdan şüphe ettim ve ikisinin çalıştığı restorana gittim. Restorandakiler ikisinin de çoktan çıktığını söylediler. Çıkarlarken ikisinde de bir gariplik olduğundan ve çok heyecanlı olduklarından bahsettiler. Tabi hemen polise koştum çünkü her şeylerini bilirdim. Bilirsin bizim gizlimiz saklımız yoktur." dedi , elleriyle yüzünü ovuşturup Meryem'in dehşete düşmüş yüzüne baktı ve devam etti. "Umarım yoktur."

🖤 Sözleşme 🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin