🖤 Sözleşme 🖤

🖤 Yaramaz Peri 🖤

Tahir Demir.

Ağlama sesine uyanmıştım.

Hemen yerimde doğrulup etrafıma baktığımda Doğa sırtı bana dönüp çıplak bir şekilde uyuyordu, odadan tekrar ağlama sesi gelince kardeşim olduğunu idrak ettim ve hemen yataktan kalkıp altıma iç çamaşırımı hızlı giydim ve yerdeki eşofmanı da alıp üzerime geçirdim ve hemen odadan çıkıp hızlı adımlarla onun odasına girdim.

Ellerini koca beşiğin tahtalarına koymuş çıkmak İçin çırpınıyordu, beni görünce ağlamayı kesip yanaklarını sildi ve gülücükler saçtı. "Abi" o tatlı sesiyle beni mest ettiği yetmezmiş gibi abi demesi yüreğime işliyordu resmen, yüzümdeki sert ifadenin yerine çapraz bir gülümseme almıştı ve yanına doğru gitmiştim, hemen kollarını kaldırıp koca yeşil gözleriyle bana bakmaya devam etmişti. "Kucak, kucak" dediğinde koltuk altlarından tutup havaya kaldırdım, gülücükler saçıp ayaklarını sallayınca kucağıma alıp alnını öptüm.

"Al sana kucak minik yumurcak, oldu mu istediğin?"

"Oydu"

"Hımm, keyfin yerinde mi?"

"Yeyinde" deyip boynumdaki altın zincirle oynamaya başlayınca minik parmaklarına baktım, dün gece hatunumla saatlerce birlikte olmuştuk, hamile bırakma işlemi tamamdı? Kendi çocuğum olacağı İçin ayrı bir mutluydum, tıpkı bu minik kardeşim gibi bir yumurcak evladım olacaktı, kız erkek fark etmez? Sağlıklı olsun yeter.

"Acıktın mı bakalım?" diye sorduğumda hala zincirime odaklanmış kaşlarını çatarak ilgiyle araştırıyordu, soruma da yanıt vermişti ama küçük hanım.

"Ha ha" o kadar tatlı demişti ki kıkırdadım ve mutlulukla içim coştu, alnını tekrar öptüğümde kolyeyi tutup bana gösterdi.

"Bu ne?"

"Kolye onun adı"

"Koye"

"Kolye"

"Ko. Ye" dedi heceleyerek, güldüm, o kadar tatlı diyemiyordu Kİ sözleri düzeltme gereği duymak istemiyordum fazla, çünkü çok tatlı oluyordu.

"O ye de bakayım?"

"O yeee" dedi gözlerini kısıp şımarıkça gülümseyince kahkaha attım, oda gülücükler saçmaya başlayınca yanağını öptüm ve derin nefes alarak yatak odasına girdim, baktım birinci minnak kız uyuyor? Uyandırmak istemedim. Bugün kahvaltıyı ben hazırlamak istedim.

"Şimdi seninle abi - kardeş anne adayımıza güzel süpriz yapacağız" dediğimde ellerini birbirine çırptı ve kocaman gülümsedi.

"Süpürüz" dediğinde güldüm ve başımı salladım.

"Evet, süpürüz yapacağız" dedim. Krep yapmak için yumurtaları çıkardım ve güzelce kırıp leğenin içine aktardım, kabartma dozu azıcık su ve un ekleyip karıştırmaya başladığımda arkadan kahkaha sesi gelince başımı çevirip baktım, Peri ellerini unlara dayamış alkış yaparak bütün unları silkeliyordu oyun yapıyordu.

"Un" dediğinde kıkırdadım, kıkırdadı ve kafasını unun içine sokunca gözlerimi büyütüp kahkaha attım ve hemen yanına gidip kollarından tuttum ve çektim, kendime çevirdiğimde suratı bembeyaz olmuş dili dışarda hala gülücükler saçarken kahkaha attım. "Şende ay bak" dediğinde başımı iki yana salladım.

"Olmaz küçük hanım, un savaşına hayır..." demeye kalmadan unu avuçlayıp suratıma fırlatmasıyla irkildim ve gözlerimi kapattım, o kadar güzel kahkaha almıştı ki yüreğim bir kere daha ısınmıştı ona.

"Çok komik oydun" dediğinde gözlerimi açıp kıkırdadım bende, o sırada ayak sesleri işitince başımı kaldırıp baktım, Doğa bizi öyle görünce kaşlarını çatıp gülümsedi sonra kahkaha atmaya başlayınca Peri ve bende gülmeye başladık.