🖤 Gala Gecesi 🖤

1.2K 55 1
                                    

Saray gibi bir yere geldiğimizde gözlerim kocaman açıldı ve etrafa baktım o kadar heyecanlı ve mutluydum ki bunları kelimelere dökersem eğer susmam için kilit vurdurmak isteyebilirdiniz, burası lüks ve dizilerde çekilen yalılardan biriydi çünkü ve buraya bir gün gelip görmek için heves ediyordum ama bir türlü gidememezlikler oldu, işler oldu bir türlü nasip olmamıştı kısaca, ama bugün o kırılma noktası yaşanmıştı.

Bu gece.

Yalıya baka baka yürürken topuklular yüzünden sağ sola gittim, mekan o kadar dillere destandı ki anlatmakla bitmezdi, tabi Çırağan Sarayı ayrı bir muazzam ama burası da çok başka bir dünyaydı, başım hala havada yalıya bakıp yürürken takıldım, ufak bir çığlık atmamla belimde eller hissetmemle başımı çevirip baktım, Tahir sinirli bir tavırla yüzüme bakınca dudaklarımı büzdüm. "Bu lanet elbiseliyi giydiğin yetmiyor bir de şimdi topukluların ve mekana olan hayranlığın yüzünden düşmeni endişe ediyorum!" dediğinde hafifçe sırıttım.

"Aşkım lütfen bırak tadını çıkaralım? Lütfen sevgilim" dediğimde bir gram bile yumuşamamıştı, ilk defa bu kadar katı ve tehlikeli duruyordu, onu ne bu kadar deli etmiş olabilirdi ki? Başka bir şey vardı, çünkü bir elbise yüzünden de bu kadar fazla abartmazdı, diğerlerinde abartmamıştı? Bu gece neden böyle gizemli ve abartılıydı?

Derin bir nefes alıp verdim ve başımı salladım, kolunu uzatınca nezaketi karşısında hafifçe gülümseyip koluna girdim ve kırmızı halıda yürüdük, basın resimlerimizi çekerken biri mikrofon uzattı Tahir'e.

"Efendim yangından sonra ilk defa görüyoruz sizi, Doğa hanımın şirketi patladıktan sonra tekrar yapılması ve işleve geçmesi için siz destek olmuşsunuz bu doğru mu?" Tahir zoraki bir şekilde gülümsedi.

"Evet doğru, çünkü o benim karım ve destek olmak arka çıkmak benim kocalık görevim" dediğinde kalbim hızlanmış gözlerim dolmuştu, gülümseyerek ona sarıldığımda oda yanağımı öptü, kameralar resmimizi çekerken bir başka aldı sordu.

"Efendim son bir soru, ne zaman bebek yapmayı düşünüyorsunuz? Sizde kaç tane olsun istersiniz? Hayranlarınız ve sizi tanıyan bir çok kişi en çok bu sorunun merakını taşıyor"

"Yakında. Ve altı tane yapmayı düşünüyoruz" dediğinde ufak çaplı bir alkışlanma oldu ve gülümseyerek yalının içine girdik. Gördüğüm manzarayla mest olmuştum, girişin tam ortasında güzel bir süs havuzu vardı burası Öyle Bir Geçer Zaman ki dizinde çekilmiş bir mekandı, Aylin ve Soner'in mekanıydı dizide, o diziyi ne izlesem hep ağlardım muhteşem bir diziydi, ve en sonunda sevdiğim dizinin çekilmiş olduğu bu yere gelmiştim. "Sen neden gözlerini alamıyorsun bu yalıdan?" diye sordu Tahir bana merakla bakarak, ona baktığımda etrafa resmen röntgen gibi bakıyordu, gerildim.

"Sen neden etrafa böyle herkesi öldürecekmiş gibi bakıyorsun?"

"Sana bakan var mı diye bakıyorum"

"Tahir abartma, gören zanneder ki dünya güzeliyim!"

"Öylesin. Sen kendini sıradan güzelliğe sahip sanıyorsun ama değilsin!" dedi gözlerimin içine kıskançlıkla bakarak, derin nefes aldı. "Bu yüzden üzerine düşüyorum, ve sana deli gibi aşık olup kıskandığım için" dediğinde gülümsedim ve şeytani bir gülümseme yerleştirdim yüzüme.

"Yaklaş" dediğimde tek kaşını kaldırıp hala sinirli bir şekilde yüzüme baktı, sonra yaklaştı, ellerini belime koydu ve kendisine çekti beni iyice, onun duyacağı bir şekilde gözlerinin içine bakarak konuştum. "Eğil" dediğimde derin nefes aldı ve belimi sıktı.

"Milletin içinde öpüşecek misin benimle? Sevgilim ben kimseye özelimi gösteren gavat bir insan değilim, kimse benim özelimi göremez? Herkes normalleştirmiş olabilir bu durumu normal değil aslında ama beni ilgilendirmez ama ben onlardan değilim, evimizde yaparız toplum içinde saygılı olmalıyız" dediğinde kalbim hızlanmıştı, onun bu bakış açısı beni mutlu ediyor ve gururlandırıyordu.

"Hayır elbette, öpüşmeyeceğiz? Kulağına fısıldayacaktım" dediğimde eğildi, gülümseyerek konuştum.

"Kıskançlık sana o kadar yakışıyor ki ne kadar karizmatik olduğunu görmüyorsun" dediğimde derin nefes alarak geri çekildi ve sırıttı.

"Ben her daim öyleyim, şimdi anlat bana bakalım? Buraya neden çok hayranlıkla bakıyorsun?" dediğinde uzun masalara yönlendirdi beni, en kuytu köşede yer bulup beni duvarın olduğu yere kendisi de yanımda gelip bana bakınca sırıttım.

"Öyle Bir Geçer Zaman ki dizinde Aylin ve Soner'in mekanıydı burası, diziyi hala çok seviyorum hatta yeniden başlayıp izleme hevesindeyim, buraya o kadar gelmeyi çok istiyordum ki sana anlatmam? Ama bir türlü nasip olmadı, şimdi ise bu gece Gala sayesinde görmüş oldum, Tahir terası da çok güzel? Konuşma ve kokteyl partisi bittikten sonra gider miyiz? Lütfen beni kırma sevgilim ne olur?" dediğimde sırıttı.

"Sen burayı çok sevdiğini bana söyleseydin, önceden gelirdik balayımızı hatta burada yapardık"

"Aklıma hiç gelmedi ki" dedim ona hayranca bakıp gülümseyerek, alnımı öptü ve geri çekilip başını salladı.

"Gideriz elbette" dediğinde kocaman sırıttım, bakışlarını yüzümden kesmeden derin nefes aldı. "Aylin ve Soner dediğinde gözlerin çok başka baktı"

"Hikayeleri çok dramatik ve üzücü, Aylin Soner'in evlenme teklifi edeceğini sanıyordu, ama halbuki erkek kardeşiyle evlenmesi için ona bir sözleşmeden bahsetmişti, ama tabi Soner de Aylin'e aşıktı kardeşi de öyle"

"Neden kardeşiyle evlenmesi için sözleşme imzalattı ki?"

"Tekerlekli sandalyeye mahkumdu Murat, ve Aylin'i çok seviyordu..."

"Anladım, demek burada çekildi ha? Güzel mekan seçmişler..." dediğinde Orhan bey konuşma kürsüsüne çıkıp ufak bir konuşma yaptıktan sonra herkes alkışladı.

"Efendim bu güzel Gala Gecesi'nde bizlerle olduğunuz İçin gerçekten çok mutluyum yeni açmış olduğum otel de sizleri ağırlamak isterim" dediğinde herkes alkışladı, bende gülümseyerek alkışladığım sırada gözleri bana döndü ve gülümsedi. "Ve ortağım olan Doğa Güneş'i de konuşma yapması İçin kürsüye davet ediyorum onun sayesinde de biraz bu otel işi oldu onun da hakkı var, alkışlarınızla" dediğinde heyecanla kocaman gülümseyip elimi kalbime koydum, Tahir bana endişeyle bakınca gülümseyerek ona baktım.

"İyiyim merak etme"

"Doğa hanım, buyurun" dediğinde Orhan bey, gülümseyerek kürsüye doğru adımladım, heyecanla mikronun başına geçtiğimde herkese gülümsedim.

"Sevgili ortağım olan Orhan beyin bu açmış olduğu otelde hayırlı uğurlu olmasını ve başarıların devamını diliyorum" dediğimde herkes alkışladı, Orhan beyle de el tokalaştıktan sonra kameralar bir kaç kere bizi çekti el tokalaşırken falan, sonra ben kürsüden inmemle bakışlarımı masaya çevirdim ve gülümsemem soldu.

Tahir yoktu.

Merakla kaşlarımı çatıp nereye gittiğine bakarken belimde bir el hissetmemle gülümseyerek başımı ona çevirdim, ama karşımda gördüğüm kişiyle yüzümdeki gülümseme aniden gitti ve gözlerimi kocaman açtım.

Taner buradaydı!

🖤 Sözleşme 🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin