❝ BU HER ŞEYİ DÜZELTEBİLİR! ❞
❝ SEN BENİ Mİ TAKİP EDİYORSUN? ❞
Florence Hopkins, Zaman Döndürücüler'in mucidi olan Hopkins ailesinin son varisiydi. Ayrıca nesilden nesile aktarılan tarihin ilk ve en güçlü Zaman Döndürücüsü'nün mirasçısıydı.
Y...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
13. BÖLÜM: GÖKYÜZÜNDEKİ YILDIZLAR
( Artık kitabı yeni sponsorum Harry Styles ile beraber yazıyoruz... Yorum ve oy atarsanız sevinirim!!! )
————
"BENCE SENİ İKNA ETMEK İÇİN DAHA İYİ BİR zamanda istemeliyim."
Sözleri onu yıldırmadı, kendinden garip bir eminliği vardı. Sanki hayatının şu ankinden daha kötü hale gelme olasılığı yoktu ve her şeyden, herkesten bıkmıştı. "Sadece ne istediğini söyle."
Kendine bu kadar güvenmemeliydi.
Tamamiyle bilincini geri getirebilmek için yutkundu, doğru düzgün düşünemedi bile. Aklı bir karış havada, zeytin yeşili gözlerini kırpıştırarak oğlanın ay ışığında parlayan suratına bakmak için kendini zorladığı sıkıntılı bir sınav içerisindeydi.
Regulus Black her zaman isminizi telaffuz eden ya da kalmanız için yalvaran türde bir insan değildi, onu hazırlıksız yakalamıştı.
"Saçını kesmek." diye iç geçirdi kız, diğer elindeki makası hafif yukarı kaldırdı.
Sonunda omuzlarındaki yükü atmanın sevinciyle kalbindeki huzursuzluğun eridiğini hissetmiş, açıkçası az biraz rahatlamıştı.
İnanılmazdı, sonunda söyleyivermişti.
Elbette olumlu bir tepki almadı, tuttuğu kolunu şaşkınlıkla bıraktı. En azından eski mimiklerinin bazılarının geri döndüğü görülebiliyordu ki bu çocuk hem kızgın, hem yılların yorgunu hem de dehşete düşmüş vaziyette bulunmayı nasıl başarabiliyordu?
Cevap vermesi çok uzun sürmedi, "Hayır." dedi kararlılıkla. Yine de sözleri Florence'ı tatmin edebilecek kadar güçlü çıkmadı. "Hayır, başka bir şey iste."
Böyle bir reaksiyona hazırlıklıydı, asıl sorun karşı çıkmasaydı hissedeceği şaşkınlıktı.
Zar zor tanıdığı, iyi duygular beslemediği; kesinlikle berberlik becerisi profesyonel gözükmeyen 5. sınıf Hufflepuff öğrencisi Florence Hopkins, mükemmel saçlarıyla meşhur Black hanesine az önce felaket bir teklifle gelmişti. Normal şartlarda saçlarını kesmek şöyle dursun, çok bilmiş Slytherin oğlanı muhtemelen onlara tek bir parmağın dokunmasına dahi izin vermezdi.
Merlin aşkına, belki de kardeşleri karıştırmaya başladım, diye içten içe kendiyle zıtlaştı. Yine de çok bir gerçek değişti mi emin olamıyor, kız bu özelliğin Black varislerinin genelinde olduğunu düşünüyordu.
Evet, ideolojiler farklı olabilir ancak genler hala aynıydı.
"Black, bunun gerekli olduğunu sen de biliyorsun. Bugünkü gibi bir olay yarın da başımıza gelebilir."
