❝ BU HER ŞEYİ DÜZELTEBİLİR! ❞
❝ SEN BENİ Mİ TAKİP EDİYORSUN? ❞
Florence Hopkins, Zaman Döndürücüler'in mucidi olan Hopkins ailesinin son varisiydi. Ayrıca nesilden nesile aktarılan tarihin ilk ve en güçlü Zaman Döndürücüsü'nün mirasçısıydı.
Y...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
32. BÖLÜM: HOPKINS KADERİ
( Baştan uyarıyorum, bu bölümün ortalarına doğru bir zaman atlaması ile karşılaşacaksınız. Keyifli okumalar... )
————
Florence,
İnanılacak gibi değil ama Sirius ile aram iyi, onunla sık sık konuşuyorum. Bana tonla yazı gönderiyor ve biliyorum, bir Ölüm Yiyen olmam konusunda kesinlikle endişeli. Annemin bu sohbetlerden haberi olup olmadığından emin değilim ama mektuplarındaki tavrına bakılırsa her şey iyi.
Her şey iyi. Sen mutlusun. Eskisi kadar uykusuz gözükmüyorsun. Haklıydın, hafızamı kaybetme fikri en mantıklı seçimdi. O büyü işe yaramalıydı.
Senin için mutluyum.
Sevgilerle Regulus Black
————
KATILMAK İSTER MİSİN, DEMİŞTİ arkadaşı ona. Sözcüklerini bu kadar açık kurmasaydı muhtemelen onları hayal ettiğini sanırdı. Ölüm Yiyen karşıtı bir grubumuz var, bu okulun dışında, büyük bir yoldaşlığımız. Katılmak ister misin?
Florence'ın nutku tutuldu.
Kirpiklerini kırpıştırdı, teklifi sindirmek için birkaç saniye harcadı, masanın altındaki ayağı yere vurup düzenli bir ritim tutturdu. Etrafına bakındı çünkü konuşma bu şekilde devam edecek ise kimsenin duymaması gerekiyordu.
Şaka yapıp yapmadığını kontrol etmek için süzdü. Kesinlikle yapmıyordu.
"Yoldaşlık mı? Kafayı mı yedin sen? Böyle bir zamanda gittin bir örgüte mi üye oldun?" diye fısıldayarak azarlamaktan kendini durduramadı, kafasını iyice Hufflepuff masasına yaklaştırdı. Genç kızın üç lokmalık iştahı da uçup gitti, dudaklarını tasa içinde birbirine bastırdı.
Bir yoldaşlık. Ölüm Yiyen karşıtı bir dayanışma.
Beatrice onun bu tarz bir tepki vereceğini tahmin edememiş olmalı ki dehşete düşmüş gözükmüş ancak kendini tutmuştu. "Buna ihtiyacımız var Florence, sen de biliyorsun. Savaş kapıda, o zaman geldiğinde ne yapacaksın?"
Kör bir inanç ile sarhoştu, bu coşkusunu sadece Quidditch maçı öncesi takımını gazlarken ya da kutu oyunu oynarken birkaç kere şahit olmuştu. Muhtemelen bu devasa okulda kimlerin onu duyabileceğini bilmiyordu.
Sesini kıssın diye Florence ona masanın altından etkili bir tekme gönderdi.
