16/YARA

150 7 0
                                    

.
.
.

"Geçmişin Celladı."

❤️‍🩹

"Bu ne Amirim?" Engin, tek kelime etmeden telefonunu çıkartıp, Amirini aramıştı. Bense etrafa göz atmak için iyice binaya yaklaştım.

"Bu adam bu kadar yardım severse, ne gibi bir boklar döndürüyor olabilir ki?" Dedim tekrar başımı kaldırıp bu sefer daha yakından gördüğüm tabela ile.  Hayır koca yapı, işlevsel hâle getirilmesi, gerekli malzemeler ve ortam ayarlaması hem zaman, hem güç hem de para gerektiriyordu ki bir de sağlık bakanlığı tarafından onay.

Bu kadar şeyle nasıl rahat rahat ilgileniyordu, anlamamıştım.

Etrafında dolaştığım yapıda, camlardan içeriyi görebilmek adına cama ellerimi dayayıp  yüzümü pencereye yaklaştırdım. Arkamdan gelen adım sesleri vardı ama korkmadım. Ön kısımda Engin'in beni gördüğü yerde olduğum için gelenin Engin olduğunu biliyordum.

"Görebiliyor musun bari?"Dedi. Yanında kollarını göğsünün hizasında kavuşturarak. Ellerimi camdan çekip, yüzümü Engine döndürdüm.

"Cık. Karanlık."

"Şaşırmamız gereken bir durum değil. Daha fazla incelemek gibi bir hedefin yoksa gidelim." Dedi. Onun neden etrafı incelemediğini sorgulamam gerektiğini fark ettim. Bir adım ile direkt dibine girdim ve çenemi dikleştirip ona baktım.

"Sen neden incelemiyorsun?"Dedim. Umursamaz bir şekilde binanın etrafında bakışlarını gezdirdi.

"İnceledim oldu mu?" Dedi. Benimle alay ediyordu! Alt dudağımı hırsla dişledim ve yanından geçerken de dişlerimin gazabından kurtardım dudağımı.

"Öyle konuşup, davranıyorsun ama bakalım burası ne ayak? Bir bakmışın, didik didik inceliyorsun." Diye söyledim. Ben erkenden bir ipucu bulmak için bakıyordum, keyfimden cama yapmışmadım ya! 

Hızla yanından ayrılıp, giderken arkamdan kurduğu cümleleri duyuyordum, ki ben duyayım diye söylüyordu. 

"Boş boş incelemek olmaz hiç bir önlemimiz de yok, yani inceleme zamanı değil." demişti. Ona bakmadım ve arabanın kapısını açmak istedim ama kilitli olduğu için mecburen Engine döndüm.

"Kapı?" dedim. Bana kafasını sola meğledirken baktı ve göğüsünün inip çıkışından derin bir nefes aldığını anladım. "Peki Leyla hanımefendi, şuan ki tribin amaçsızlığını çözemedim." dedi o da şoför koltuğuna geçiyordu. Ben kapıyı açtığı gibi içeri girmiştim. Engin arabayı çalıştırırken konuşma kararı aldım.

"Dalga geçmeden deseydin sende." dedim. Bir yandan ellerim karnımın üzerinde gezdiriyordum. Bu asabi halimin bir nedeni de regl olabilirdi. Umarım şuan öyle bir talihsizlik yaşamazdım. Üzerimde elbise varken, hatta yanında çantam yokken! 

"Eğleniyordum sadece." dedi. 

"Eğleniyordun öyle mi?" dedim.  Bakışlarını yoldan çekip bana saliselik bir bakış attı. "Bozulmadın umarım." dedi. Yüzümden anlamaya çalışıyordu. Ona omuz silktim. 

"Yoo, Bozulmadım. " dedim. Bakışlarım yola geri döndüğünde az ilerimiz de benzinlik gördüm.

"Benzinlikte duralım mı?" dedim. Neden diye sormadı, benziliğe girdi ve durdu. Durunca direkt indim.

YARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin